Haberler
Netanyahu'dan orduya Orta Doğu'yu cehenneme çevirecek talimat: Yoğun savaşa hazırlanın

Netanyahu'dan orduya Orta Doğu'yu cehenneme çevirecek talimat

Türkiye sınırında kritik gelişme: Muhalifler, ikinci büyük kenti ele geçirmek üzere

Türkiye sınırında kritik gelişme! Muhaliflerin ikinci büyük kenti geçirmesi an meselesi

İslam Memiş uyardı: Sadece dolar değil sahte euro da var

Kritik uyarı: Sadece dolar değil sahte euro da var

Fuhuşa zorlanan 17 yaşındaki kızın anlattıkları kan dondurdu: Günde 180 kişi ile birlikte oluyordum

Günde 180 kişiyle birlikte olmaya zorlamışlar

Diyalizde Her 100 Kişiden 16'sı Bir Yıl İçinde Ölüyor'

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Medical Park Antalya Hastanesi Organ Nakil Merkezi Başkanı Prof. Dr. Alper Demirbaş, bugün diyalize başlayan her 100 hastanın 16'sının 1 yıl sonra hayatını kaybettiğini belirterek, "Fakat bugün böbrek nakli yaptığımız her 100 hastanın gelecek yıl bugün yüzde 98'i hayatta oluyor" dedi.

Medical Park Antalya Hastanesi Organ Nakil Merkezi Başkanı Prof. Dr. Alper Demirbaş, bugün diyalize başlayan her 100 hastanın 16'sının 1 yıl sonra hayatını kaybettiğini belirterek, "Fakat bugün böbrek nakli yaptığımız her 100 hastanın gelecek yıl bugün yüzde 98'i hayatta oluyor" dedi.

Prof. Dr. Demirbaş, 3 - 9 Kasım Organ Bağışı ve Nakli Haftası dolayısıyla Medical Park Antalya Hastanesi ek hizmet binasında basın toplantısı düzenlendi. Organ naklinin anlamını Orhan Veli'nin 'Dalgacı Mahmut' şiirinden 'Gökyüzünü boyarım her sabah/ Hepiniz uykudayken/ Uyanır bakarsınız ki mavi' dizeleriyle anlatan Prof. Dr. Alper Demirbaş, "Organ nakli bu insanların hayatını renklendirmektir. Siyah beyaz bir yaşamdan renkli bir yaşama geçmelerini sağlamaktır" dedi.

Türkiye'de organ naklinin geldiği noktanın kendisi açısından dahi inanılmaz olduğunu belirten Prof. Dr. Demirbaş, "Organ nakli Türkiye'de 14 yılda, normal bir ülkede alınabilecek mesafenin 3 - 4 katı yol almıştır" değerlendirmesini yaptı.

2000 yılında Türkiye'de, hiçbir kurumsal yapısı ve özelliği olmadan, kabaca bilinen organ nakil rakamlarının 50- 60 civarında olduğunu dile getiren Alper Demirbaş, fakat bu yıldan sonra Akdeniz Üniversitesi ve Ege Üniversitesi'nin olaya kurumsal yaklaşmaları sayesinde büyük bir dönüşümün başladığını söyledi.

DEVLET POLİTİKASI OLARAK ORGAN NAKLİ

Üniversitelerin bu yaklaşımının Sağlık Bakanlığı'nı da harekete geçirdiğini ve organ nakillerini bir devlet politikası olarak kabul ettiğini anlatan Prof. Dr. Alper Demirbaş, şöyle konuştu:

"Şu anda sıcak siyaset üstü, günlük siyaset üstü bir devlet politikasıdır. Sağlık Bakanlığı'nın organizasyonunda 75 civarında organ nakil merkezi vardır. Bu merkezler denetlenebilen, şeffaf, ne yaptıklarını Bakanlığa bildirmek zorunda olan, hasta sağ kalımları, nakledilen organın sağ kalımı açısından tamamen kontrol altında olan bir mekanizma kurulmuştur."

EĞİTİM DEĞİL KÜLTÜR SORUNU

Bu gelişmeler sonucunda 2002 yılında 300 olan böbrek nakli sayısının 2013 yılında 3 bin olduğuna dikkat çeken Demirbaş, 10 yıl önce yeni bir yöntem olarak başlayan karaciğer naklinde de Türkiye'nin Avrupa 3'üncüsü olduğunu kaydetti.

Prof. Dr. Demirbaş, Türkiye'de organ nakillerinin yüzde 70 oranında canlı vericiden yapılırken bunun da 'Organ nakillerinin kadavradan yapılması lazım' üzerinde dönen bir tartışmayı da beraberinde getirdiğini söyledi. Türkiye'de kadavran yapılan organ nakillerinin artırılması konusunda ciddi bir çalışma olduğunu kaydeden Prof. Dr. Demirbaş, "Hem de yoğun bir şekilde yapılıyor fakat bir insanın çocuğunun beyin ölümü olduğunda 'Organlarını kullanabilirsiniz' demesi için Türkiye'de daha alacağımız çok yol var. Bu eğitim değil kültür işidir" dedi.

8 BİN 500 DİYALİZ HASTASI ÖLDÜ

Bu tartışma arasında bir gerçeğin unutulmaması gerektiğini dile getiren Prof. Dr. Alper Demirbaş, Türkiye'de 2013 yılında 8 bin 500 diyaliz hastasının hayata veda ettiğini belirterek, "Bugün diyalize başlayan her yüz hastanın 16'sını önümüzdeki yıl bugün hayatta görmüyoruz, kaybediyoruz. Fakat bugün böbrek nakli yaptığımız her 100 hastanın gelecek yıl bugün yüzde 98'i hayatta oluyor. Yaşayan vericilerin organlarıyla ya da organları bağışlanmış birinin organlarıyla hastaları kurtarabiliyorsak o zaman Orhan Veli'nin Dalgacı Mahmut'u olabiliyoruz" diye konuştu.

SANSASYONEL NAKİLLER

Organ naklinde Antalya'nın gerek ulaşım gerekse konaklama imkanları açısından kent olarak ayrı bir özelliği olduğunu kaydeden Prof. Dr. Demirbaş, bu noktada konuştuğu nakillerin yaşamsal öneme sahip nakiller olduğunun altını çizerek, "Sansasyonel nakillerden bahsetmiyorum. O bizim konumuz dışındadır" dedi.

Akdeniz Üniversitesi'nden ayrılıp Medical Park Hastanesi'nde göreve başladıktan sonraki devam eden süreci anlatan Prof. Dr. Demirbaş, Medical Park Antalya Hastanesi'nde 2008 yılından bu yana 3 bin 12 böbrek, 173 karaciğer nakli gerçekleştirdiklerini söyledi.

EKİBİN EN BÜYÜK MUTLULUĞU

Geldikleri noktada Medical Park Antalya Hastanesi Organ Nakil Merkezi'nin dünyanın en büyük böbrek nakil merkezi olduğu iddiasını ortaya koyan Prof. Dr. Alper Demirbaş, şöyle konuştu:

"Bize her gün Afyonkarahisar'dan pişmaniye, Kayseri'den pastırma, Ezine'den peynir gelir. Türkiye'nin neresinde ne varsa oralardan ufak tefek hediyeler gelir. Bunun nedeni biz Türkiye'nin her ilinden, ilçesinden hastalara organ nakli yaptık. Kırgız şapkaları, Kazak votkaları, Alman çikolataları gelir. Neden, dünyanın da birçok yerinden hastalarımız var. Türkiye'nin ve dünyanın birçok yerine birer ışık yakabildik, hayatlarını renklendirebildik. Bu bizim için büyük mutluluktur."

'DALGACI MAHMUT'LUĞA DEVAM

2011 Milletvekili Genel Seçimlerinde CHP'den Antalya milletvekili olmak için aday adaylık başvurusunda bulunan fakat hastaların ısrarı nedeniyle aday adaylığından çekilen Prof. Dr. Alper Demirbaş, yaklaşan bir seçim öncesi organ nakillerine ne kadar süre daha devam edeceğini şöyle anlattı:

"Elim ayağım tuttuğu sürece, gözlerim gördüğü sürece, alkımın beni terk etmediği sürece ben 'Dalgacı Mahmut' olmaya devam etmek istiyorum."

ÇOCUK HASTALAR SORUNU

Medical Park Hastanesi Organ Nakil Bölümü'nden Yrd. Doç. Dr. Sabri Tekin ise 60 yıl önce bir tedavi yöntemi olarak ortaya çıkan organ naklinin yerini alabilecek yeni tedavi yönteminin gelecek 50 yıl daha gündemde olmayacağını söyledi. Her yıl binlerce insanın kronik organ yetmezliği hastalığına yakalandığını kaydeden Yrd. Doç. Dr. Tekin, "Bu hastalığa yakalananların önemli bir çoğunluğu çocuk hastalar maalesef. 3- 4 yaşında çocuk hastalar var. Bunların diyalizle hayatlarını sürdürmeleri mümkün değil. Çocuk hastaların süreçle baş edebilmesi yetişkin kadar olay olmuyor. Organ naklinin en önemli sorunlarından biri de bu çocuk hasta grubudur" diye konuştu. - Antalya

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title