Haberler
TEM Otoyolu'nda kaza! Edirne yönünde tüm şeritler kapatıldı

TEM Otoyolu'nda kaza! Tüm şeritler kapatıldı

Bomba iddia: Erdoğan, DEM-İmralı görüşmesi için Adalet Bakanı'na talimat verdi

Bahçeli'nin İmralı çağrısı sonrası Erdoğan'dan dikkat çeken talimat

Türkiye sınırında kritik gelişme: Muhalifler, ikinci büyük kenti ele geçirmek üzere

Muhaliflerin ikinci büyük kenti ele geçirmesi an meselesi

Taksilere acil durum butonu ve kamera zorunluluğu getirildi

Taksilerde yeni dönem başlıyor

Dha Yurt Bülteni - 9

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Maçka'da polis otosu dereye uçtu: 1 şehit, 1 yaralı, 1 kayıp (3)ŞEHİT POLİS İÇİN TÖREN DÜZENLENDİTrabzon'un Maçka ilçesinde şüpheli bir aracı takibe aldıkları sırada dereye uçan otomobilde şehit olan polis memuru Yunus Çavdar (35) için Trabzon Valiliği önünde tören düzenlendi.

Maçka'da polis otosu dereye uçtu: 1 şehit, 1 yaralı, 1 kayıp (3)

ŞEHİT POLİS İÇİN TÖREN DÜZENLENDİ

Trabzon'un Maçka ilçesinde şüpheli bir aracı takibe aldıkları sırada dereye uçan otomobilde şehit olan polis memuru Yunus Çavdar (35) için Trabzon Valiliği önünde tören düzenlendi. Törene, Trabzon Valisi Yücel Yavuz, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, Trabzon Emniyet Müdürü Orhan Çevik ile şehit polis memurunun annesi Meryem ile eşi Tuğba Çavdar ve vatandaşlar katıldı. Cenazenin alana getirilişi sırasında şehit polisin yakınları zor anlar yaşadı. Acılı anne Meryem Çavdar oğlunun fotoğrafını öptü, elindeki oğluna ait hırkayı koklayarak "Ben senin için ölürüm derdin, ama sen benden önce öldünö diyerek gözyaşlarını tutamadı. Eşi Tuğba Çavdar'da uzun süre tabuta sarılarak gözyaşı döktü. Saygı duruşunda bulunulması ile başlayan törende, şehit polis memuru Yunus Çavdar'ın özgeçmişi ile Kuran'ı Kerim okundu, dua edildi. Törenin ardından şehit polisin cenazesi meslektaşlarının omzunda tekbirler eşliğinde cenaze aracına konuldu. Bu sırada şehit polisin eşi Tuğba Çavdar tabuta sarıldı. Acılı eşi yakınları teselli etmeye çalıştı. 2 yaşında Ela ve Egemen adında ikiz çocuk babası olan şehit polis memuru Yunus Çavdar, Maçka ilçesi Esiroğlu Mahallesi merkez camiinde ikindi vakti kılınacak cenaze namazı sonrası Yeniköy Mahallesindeki aile kabristanlığında toprağa verilecek. 10 yıllık polis memuru olan Çavdar, Kamu Yönetimi Bölümünden mezun olmuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------------------------

-Tabutun getirilişi

-Annesinin ve eşinin tabuta sarılması

-Tören detayı

-Tabutun cenaze aracına konulması

Haber: Osman ŞİŞKO Kamera: Selçuk BAŞAR TRABZON,

==========================================

Afrin'de teröristlerin çocukları eğittiği kamp görüntülendi

Genelkurmay Başkanlığı, terör örgütlerinden arındırılan Afrin'in Hacıhasanlı bölgesinde imha edilen ve teröristlerin, alıkoydukları çocukları eğittiği kampın görüntüsünü paylaştı.

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 'Zeytin Dalı Harekatı'yla terör örgütlerinden temizlenen Afrin bölgesinde, teröristlerin tuzakladığı mayın ve el yapımı patlayıcılar bulunarak, kontrollü şekilde imha ediliyor. Bölge halkının yeniden güvenli hale getirilecek Afrin'de evlerine yerleştirilmesi planlanıyor. Genelkurmay Başkanlığı, harekaat kapsamında jetlerin bombardımanıyla imha edilen teröristlerin Hacıhasanlı bölgesindeki eğitim kampının görüntülerini paylaştı. Görüntülerde, teröristlerin, sivil halkın zorla alıkoydukları çocuklarını eğittiği kamptaki eğitim, atış, barınma ve muhabere alanları yer alıyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------------------------------

Teröristlerin eğitim kampı

Vurulan kamptan detaylar

Barınma ve eğitim alanları

Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 5 MB

Haber: Mücahit YOLCU- Kamera: SURİYE,

========================================

Yüksekova'da 'sayaç' gerginliğinde 4 kişi gazdan etkilendi

Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde, elektrik sayaçlarının evlerinin dışına çıkarılmasını istemeyen köylüler ile elektrik şirketi ekipleri arasında gerginlik çıktı. Olaya müdahale eden jandarma ve polis, gaz bombasıyla gerginliği sona erdirmeye çalıştı. Gazdan etkilenen 4 kişi, ambulanslarla hastaneye kaldırıldı.

Yüksekova'ya yaklaşık 15 kilometre uzaklıkta bulunan Adaklı köyüne giden Vangölü Elektrik Dağıtım A.Ş. (VEDAŞ) ekipleri, evlerde bulunan sayaçları köydeki elektrik direklerine asmak istedi. Köylülerin karşı çıkması üzerine taraflar arasında gerginlik çıktı. Köylüler, VEDAŞ ekiplerinin köyden gitmesini istedi. Gerginliğin büyümesi üzerine, şirket çalışanlarıyla birlikte köye giden jandarma ve polis ekipleri, gaz bombası kullanarak gerginliği sona erdirmeye çalıştı. Bu sırada, bazı köylüler, jandarma ve polise taş attı. Müdahale sırasında gazdan etkilenen 4 kişi, gelen ambulanslarla Yüksekova Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Ekipler, evlerdeki tüm elektrik sayaçlarını direklerin üzerine astı. Köydeki gerginlik bir süre devam etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------------------

-Köyde alınan güvenlik önlemleri

-Köylüler ile VEDAŞ görevlileri arasında yaşanan gerginlik

-Taraftara gaz bombası atılarak müdahalede bulunurken

-Gaztan etkilenenler

-Ambulansla hastaneye götürülürken

-Detaylar

Haber: Yaşar KAPLAN/YÜKSEKOVA (Hakkari),

========================================

Trakya' da barajlar dolu, Karadeniz' de kuraklık riski devam ediyor

Yurtta son  yağışların etkisiyle baraj ve göletlerdeki doluluk oranları arttı. Trakya' da 11 barajın doluluk oranı yüzde 83' lere ulaşırken Karadeniz bölgesinde barajlardaki doluluk oranları artmasına rağmen kuraklık riski için tehlikenin henüz geçmediği belirtildi .Yetkililer Karadeniz  bölgesinde kar yağışının az düşmesinin yer altı su kaynakları ve pınarlarla ilgili sıkıntı yaşanmasına neden olduğunu belirtti. Marmara bölgesinde yaşayanların içme suyunun büyük bölümünün sağlandığı Yuvacık Barajı, mevsim koşullarına bağlı olarak doldu. Yapılan son ölçüme göre, 48 milyon 800 bin metreküple barajın su seviyesi, yüzde 95'e ulaştı.

TRAKYA'DA BARAJLAR YÜZDE 83 DOLU

DEVLET Su İşleri (DSİ)11'nci Bölge Müdürlüğü verilerine göre, Trakya'daki 11 barajın doluluk oranı yüzde 83'lere ulaştı. Son yağışların ardından Edirne'deki Süloğlu barajı yüzde 99 seviyesine yükselirken, Altınyazı barajı yüzde 87, Kadıköy barajı yüzde 61, Yenikarpuzlu barajı yüzde 95, Sultanköy barajı yüzde 80, Hamzadere barajı yüzde 77, Kırklareli'ndeki Kayalıköy barajı yüzde 106, Kırklareli barajı yüzde 91, Armağan barajı yüzde 72, Tekirdağ'daki Karaidemir barajı yüzde 76 ve Türkmenli barajı da yüzde 89 seviyesine ulaştı.

TUNCA'DA 'KIRMIZI' ALARM

Balkanlar ve Edirne'de yağışların ardından kentin Meriç ve Tunca nehirlerindeki debilerde de artış gözlendi. DSİ Değirmenyeni İstasyonu ölçümlerine göre, Tunca Nehri'nin debisi 'kırmızı alarm' seviyesindeki 197 metreküp/saniyeye çıktı. Yunanistan ile sınırı oluşturan Meriç Nehri'nde ise Kirişhane İstasyonu ölçümlerinde nehir debisi 766 metreküp/saniye tespit edildi.

PROF.DR. DEMİR: YER ALTI SULARI VE PINARLARDA SIKINTI DEVAM EDİYOR

SAMSUN Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Demir, son yağışların etkisiyle baraj ve göletlerdeki doluluk oranlarının arttığını ancak kuraklık riski için tehlikenin tamamen geçmediğini söyledi. Prof.Dr. Demir, kar yağışının az düşmesinin yer altı su kaynakları ve pınarlarla ilgili sıkıntı yaşanmasına neden olduğunu belirtti. OMÜ Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Demir, kuraklıkla ilgili tehlikeyi bir kaç aydır sadece kendisinin değil bu konudaki uzmanların ifade ettiğini söyledi. Prof.Dr. Demir, Türkiye'de son dönemlerde hem yağış rejimindeki değişim, düşen yağış miktarındaki azalma, özellikle kar yağışının az düşmesi nedeniyle ciddi anlamda sıkıntıların olduğunu belirterek "Tabi bu sıkıntıları bertaraf edebilmek için bahar yağışları çok önemli. Son bir kaç gündür düşen yağış miktarı da bu konuda bir parça bizi umutlandırıyor. Ama tehlikenin tamamen geçtiğini söylemek yanlış olur. Bu söylemek için bir kaç tane parametreye bakmamız lazım. Bunlardan bir tanesi düşen yağış miktarı ile göllerde ve barajlardaki su miktarımız ama asıl önemli olan bu tehlike konusunda bizi tereddüde düşüren iki tane kritik nokta var. Bir kar yağışının az düşmesi nedeniyle yer altı su kaynaklarımızın ve pınarların özellikle hala sıkıntıda olması. Çünkü bu su kaynakları ve pınarlar yaz aylarında bizim su rezervlerimizi destekleyen ve yaz aylarında sulama ihtiyacı gösteren bölgelerdeki su ihtiyacını karşılayacak, toprak nemini karşılayacak. Bunu genellikle biz kar yağışlarından alıyorduk. Bu noktada sıkıntı hala devam ediyor" diyerek sözlerine şöyle devam etti: "İkinci bir noktada da iyi bir tarımsal üretimin olabilmesi için bitkilerde kış aylarında hem tohumlarında hem de çimlenme dönemlerinde belli soğuklanma ihtiyaçları vardır. Bu sene bunlar olmadı. Yeteri kadar kış olmadığı için, böyle bir soğuklanma olmadı, bu nedenle hem ilkbahar döneminde hem de bitkilerin gelişim dönemlerinde ciddi anlamda verim ve kalitede endişeliyiz. Bu sonucun yüzde yüz olacağı anlamına gelmez ama bizim bu günden gerekli kişi ve kurumları uyararak tedbirler alınması gerektiğini ifade etmeye çalışıyoruz. Halkımızın ve kamuoyunun bu konuda bilinçli olması gerektiğini ifade ediyoruz. Yıllara bağlı ciddi bir sıkıntı yaşıyoruz ama bu sene bu ekstrem noktada devam ediyor. Bu düşen yağışlar belki şu anda bir miktar barajlarımızda ve göletlerimizde su seviyesini yükseltti ama özellikle toprak altı su rezervlerimizde ciddi bir gelişim sağlamadığı için de yaz aylarında eğer yağış rejimi de böyle devam ederse ki yaz döneminde düşük yağış alma riskimiz devam edecektir. Bu da bizim kuraklık riskimizi hem tarımsal üretimde karşılaşacağımız problemler noktasında bizi endişeye sevk etmektedir." Prof.Dr. Demir, bahar dönemindeki yağışların önemli olduğunu dile getirerek "Bahar dönemindeki yağışlar dağılım homojen devam ederse bizi rahatlatabilir ama bu yüzde yüz problemin çözüleceği ve sorunun tamamen biteceği anlamına gelmiyor. Bunun için mutlaka su kaynaklarımızın doğru ve tasarruflu kullanılması için gerekli çalışmaların yapılması önemli" şeklinde konuştu. Öte yandan Meteoroloji 10'uncu Bölge Müdürlüğü verilerine göre Samsun'un uzun yıllar ortalaması metrekareye düşen yağış miktarı Ocak ayı için 68 kilo, Şubat ayı için ise 57.5 kilo. Metrekareye düşen yağış miktarı 2016 Ocak ayında 88 kilo, Şubat ayında 31 kilo, 2017 Ocak ayında 79 kilo Şubat ayında 40 kilo, 2018 Ocak ayında 153.6 kilo, Şubat ayında ise 37 kilo olarak gerçekleşti. Samsun'un uzun yıllar yağış ortalaması metrekareye düşen yıllık yağış miktarının ise 706 kilo olduğu belirtildi. Bu oran 2016'da 917 kilo, 2017 de ise 651 kilo olarak gerçekleşti. Ayrıca Devlet Su İşleri 7'inci Bölge Müdürlüğü verilerine göre son dönemde görülen yağışlarla birlikte 05 Mart 2018 tarihi itibarıyla, Samsun'un su ihtiyacını karşılayan Çakmak Barajı yüzde 98, Derbent Barajı yüzde 95, Suat Uğurlu Barajı yüzde 94, Altınkaya Barajı yüzde 75, Hasan Uğurlu Barajı yüzde 60, Vezirköprü Barajı'nda yüzde 77 doluluk oranına ulaşıldı

YUVACIK BARAJI DOLDU

KOCAELİ'de yaşayanların içme suyunun büyük bölümünün sağlandığı Yuvacık Barajı, mevsim koşullarına bağlı olarak doldu. Yapılan son ölçüme göre, 48 milyon 800 bin metreküple barajın su seviyesi, yüzde 95'e ulaştı. Kocaelililerin içme suyu ihtiyacının büyük bölümünün karşılandığı, 51 milyon metreküp kapasiteli Yuvacık Barajı'nın su kapasitesi, dağlardaki karların erimesi ve son yağışlarla birlikte, maksimum seviyeye yaklaştı. Kocaeli Su ve Kanalizasyon İdaresi'nin internet sitesinden yayımlanan açıklamaya göre, Yuvacık Barajı'nda su oranı yüzde 95'e yükselirken, su miktarı da 48 milyon 800 bin metreküp oldu. 25 milyon metreküp kapasiteli Kandıra ile bağlı köylerin su ihtiyacının karşılandığı Namazgah Barajı'nda ise su seviyesi, 16 milyon 10 bin metreküp ile yüzde 71 oranına ulaştı.

TURNASUYU IRMAĞI HES TEHDİDİ ALTINDA

ORDU'nun en önemli tatlı su akarsularından olan, Turnasuyu ırmağı üzerine kurulması planlanan HES'ler, doğaya karşı tehdit oluşturuyor. Turnasuyu ırmağının yüksek rakımlı kesimlerinde yapılan gölet ile suyun bir bölümü, tünel ile taşınarak başka vadideki  Melet Irmağı üzerine kurulan bir HES'e aktarılırken, alt bölümlerde de hazırlanan benzer projelerin iptali için köylülerin hukuk mücadelesi sürüyor. Ordu'nun Altınordu ve Kabadüz ilçesindeki yaylalar ile obalardan akan derelerin birleşmesiyle oluşan,  denize akan Turnasuyu ırmağı üzerine en az 3 HES'in yapılması planlanıyor. Irmağın yüksek rakımlı kesiminde Kabadüz sınırları içerisinde gölet oluşturulmak suretiyle, suyun bir bölümü alınarak tünellerle Melet vadisi üzerindeki Melet Irmağı'nda kurulu bulunan bir HES'e aktarıldı. Çevrecilerin projeye karşı çıkmasına rağmen bu çalışma tamamlanırken, yine ırmağın yaklaşık 450 rakımlı bölümünde Altınordu ilçesi Hürriyet mahallesi sınırları içerisinde belirlenen alana HES yapılması için proje hazırlandı. 2013 yılında 'ÇED olumlu' kararı, çevrecilerin ve bölge halkının Ordu İdare Mahkemesi'ne başvurup itiraz etmesiyle aynı yıl iptal edildi. Ardından şirket, projede değişiklik yaparak yeniden 'ÇED olumlu' raporu aldı

MAHKEME 'YÜRÜTMEYİ DURDURMA' VERDİ

Bunun üzerine tekrar çevreciler ve köylüler Ordu İdare Mahkemesi'ne başvurarak, yürütmenin durdurulmasını talep etti. Mahkeme; hukuka açıkça aykırı olduğu tespit edilen dava konusu işlemin yürütülmeye deam edilmesi halinde, proje sahibi olan davalı bakanlık ve projeyi gerçekleştirecek olan şirket tarafından, proje faaliyetlerininin devam ettirileceği ve bunun da çevresel ve ekonomik zararlara neden olacağından, uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğurabileceğinin de açık olduğuna kanaat getirip, dava sonuna kadar yürütmenin durdurulmasına karar verdi.

KARARA SEVİNDİK

Ordu Çevre Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Ertuğrul Gazi Gönül, yapılmak istenen HES'le ilgili daha öncede dava açıldığını ve mahkemenin şirketin aleyhine karar verdiğini, yeni kararla dava bitene kadar bölgede çalışma yapılmasının önüne geçildiğini belirterek, "Aynı şirketin daha önceki projesine de dava açtık. Yine Ordu İdare Mahkemesi bizi haklı buldu ve HES için verilen 'ÇED olumlu' kararını bozmuştu. Şirket projesinde küçük değişiklik yaparak yeniden 'ÇED olumlu kararı' aldı. Şirket ısrarla Turnasuyu'na HES yapmak istiyor. Derelerimiz HES'lerle kapatıldı. Yeni projelerle dereler kurutulacak. Dava bitene kadar her hangi bir çalışmanın yapılmaması için 'yürütmeyi durdurma' kararı verdi. Buna da seviniyoruz. Mahkemeler uzun zamandır 'yürütmeyi durdurma' kararı vermiyordu. Bilirkişi atıyorlardı, mahkeme sürüyordu. Mahkeme süresince de şirketler çalışabiliyordu. Bu nedenle 'yürütmeyi durdurma' kararına çok sevindik" dedi.

ANTALYA' DAKİ BARAJLAR DOLU

Antalya' daki barajlarda doluluk oranlarını tam kapasiteye ulaştığı bildirildi.Karacaören 2 barajının doluluk oranının  yüzde 100 'e yakın depolama hacmi 48 milyon metre küp, Dim barajının doluluk  oranının yüzde 70'e yakın,  230 milyon metre küp hacimli, Naras barajının ise doluluk oranının yüzde 85, 104 milyon metreküp hacimli  olduğu bildirildi

Görüntü Dökümü

----------------------------EDİRNE

Tunca Nehri'nden detaylar

Sarayiçi'ndeki sular

Köprülerden akan sular

Taşkınlar

Detaylar

Haber-Kamera: Engin ÖZMEN-Ali Can ZERAY/EDİRNE,

Görüntü Dökümü

----------------------------(KOCAELİ)

-Barajdan detaylar

-Anons

HaberErgün AYAZBAŞİSKELE(Kocaeli),

Görüntü Dökümü:

---------------------------(SAMSUN)

-Prof.Dr. Yusuf Demir'den detay

-Barajdan arşiv detay

-Röportaj

(SÜRE: 4.15 Dk) (BOYUT: 478 MB)

Haber-Kamera: Yaprak KOÇER/SAMSUN,

Görüntü Dökümü(ORDU)

-----------------------------

-HES planlanan Turnasuyu ırmağı, şelale ve vadiden genel drone görüntüsü

(SÜRE: 3.44 Dk ) (BOYUT: 221 MB)

Haber-Kamera: Nedim KOVAN/ORDU-DHA

========================================

Şarkışla'da pompalı katliam: 5 ölü -EK

SİVAS'ın Şarkışla ilçesinde Fırat Yurdakul (28), telefonda küfürleştiği sevdiği kızın babası Tarık Esen (50) ile Esen'in babası İbrahim ve annesi Cennet'i pompalı tüfekle vurarak öldürdü. Olayın ardından köyde bakkal dükkanı işleten Celal Koray ile oğlu Taylan'ı da öldürüp, otomobillerini gasp ederek kaçan Yurdakul, Kahramanmaraş'ta yakalandı. Esen ailesinin evindeki katliama tanık olan 6 yaşındaki Ceren Esen ise, korkup saklandığı odada köylüler tarafından bulundu. Olay, saat 20.00 sıralarında Şarkışla ilçesine bağlı Ortaköy'de meydana geldi. Fırat Yurdakul, Adana'da oturan sevdiği Pınar Esen'in, köye anne ve babasını ziyarete gelen babası Tarık Esen ile telefonda tartıştı. Karşılıklı küfürleşmelerin ardından Yurdakul, yanına pompalı tüfeğini de alarak Tarık Esen'in misafir olduğu babasının evini bastı. Fırat Yurdakul, Tarık Esen ile babası İbrahim ve annesi Cennet'e peş peşe ateş etti. Esen çiftiyle oğulları Tarık, olay yerinde yaşamlarını yitirdi.

BAKKAL VE OĞLUNU ÖLDÜRÜP, ARACI GASP ETTİ

Koşarak evden çıkan Fırat Yurdakul, bu kez de yakındaki arkadaşı Taylan Koray'ın babası Celal Koray'ın işlettiği bakkal dükkanına gitti. Yurdakul, Celal Koray'dan arabasını istedi. Ancak Koray, bu isteği geri çevirince tartışma çıktı. Tartışmaya, dükkanda bulunan Taylan Koray da katıldı. Bu kez silahı baba- oğula çeviren Fırat Yurdakul, peş peşe ateş etti. Celal Koray ile oğlu Taylan'ı da öldüren Fırat Yurdakul, anahtarını aldığı otomobile binerek kaçtı.

OLAYA ŞAHİT OLAN KÜÇÜK CENNET SAKLANIRKEN BULUNDU

Silah sesleri üzerine Esen ailesinin evi ile dükkana giden köylüler, cesetlerle karşılaşıp, jandarmaya haber verdi. Köylüler, Esen çiftinin torunları 6 yaşındaki Cennet Esen'i ise evde saklanırken buldu. Olaya şahit olan küçük kızın, silah sesleri üzerine korkup, kaçarak başka bir odaya girip, saklandığı ortaya çıktı.Olay yerinde yapılan incelemenin ardından cenazeler, önce Şarkışla Devlet Hastanesi'nin morguna kaldırıldı, ardından da otopsi için Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne gönderildi.

KAHRAMANMARAŞ'TA YAKALANDI

Olayla ilgili soruşturma başlatan jandarma ekipleri, katliam yapan Fırat Yurdakul'un Kahramanmaraş istikametine gittiğini belirledi. Verilen bilgi üzerine Kahramanmaraş Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, şehrin girişinde güvenlik noktaları oluşturdu. Yurdakul'un gasp ettiği 58 SC 782 plakalı otomobil, Kahramanmaraş-Kayseri karayolu AKEDAŞ önünde durduruldu. Yurdakul gözaltına alınırken, araçta yapılan aramada olayda kullanılan pompalı tüfek ele geçirildi.

SUÇUNU İTİRAF ETTİ

Fırat Yurdakul, hastanede sağlık kontrolünden geçirildikten sonra emniyete götürüldü. Buradaki ifadesinde suçunu itiraf eden Fırat Yurdakul, sevdiği Pınar Esen'i 9 yıldır istettiğini, ancak ailesinin vermediğini söyledi. Kızın babasıyla telefonda görüştüklerini, karşılıklı küfürleşmelerin ardından da evi basıp, İbrahim ve Cennet Esen ile oğulları Tarık Esen'i öldürdüğünü ifade etti.

BAKKALI, ALACAĞINI İSTEYİNCE ÖLDÜRDÜĞÜNÜ İDDİA ETTİ

Fırat Yurdakul, Celal Koray ile oğlu Taylan Koray'ı ise bakkala gidip içki istediğini, 'Senin eski borcun da var' deyince baba oğulunu öldürdüğünü iddia etti. Emniyetteki işlemlerinin ardından Fırat Yurdakul'un Sivas'a gönderilmek üzere, jandarmaya teslim edildiği belirtildi.

KIZIN BABASI ŞİKAYETÇİ OLMUŞ

Ortaköy Muhtarı Nazım Sayılgan, öldürülen Tarık Esen'in iki gün önce kendisini aradığını belirterek, "Beni aradığında Fırat ile arasında bir husumet olduğunu, büyük olaylar çıkacağını söylemişti. Sanırım kızını istemiş. Bunlar da olmaz demiş. Olmayınca da savcılığa şikayette bulunacağını söyledi. Benden yardım istedi. Ben de yardımcı oldum. Şarkışla merkeze, avukata gittik. Avukatla görüştük. Tarık Esen karakol ve savcılığa şikayetini bildirmiş. Ondan sonra da köye gelmiş. Geldikten sonra bu olay yaşanmış. Fırat köyde yaşamıyordu. Bu sene geldi. Fırat öldürdüğü Taylan Koral'ın arkadaşıydı. Gelip onlardan da arabayı istemiş" dedi. Sivas'ın Şarkışla ilçesinde 5 kişinin öldüğü silahlı saldırıyı, olay sırasında evde bulunan 5 yaşındaki Cennet Tuncay'ın haber verdiği belirlendi. Adana'dan annesini arayan Uğur Esen Tuncay'ın, cep telefonunu açan küçük kızına, 'Telefonu anneannene ver' sözlerine, Cennet'in 'Onlar öldü' cevabı verdiği, bunun üzerine telaşlanan ailenin jandarmaya haber vermesiyle katliamın ortaya çıktığı öğrenildi.

Olay, dün saat 20.00 sıralarında Şarkışla ilçesine bağlı Ortaköy'de meydana geldi. Fırat Yurdakul, Adana'da oturan sevdiği Pınar Esen'in babası Tarık Esen'in köye geldiğini öğrendi. Köye anne ve babasını ziyarete gelen Tarık Esen ile Yurdakul telefonda tartıştı. İddiaya göre, karşılıklı küfürleşmelerin ardından Fırat Yurdakul, yanına pompalı tüfeğini de alarak Tarık Esen'in misafir olarak kaldığı babasının evini bastı. Fırat Yurdakul, burada Tarık Esen ile babası İbrahim ve annesi Cennet Esen'e peş peşe ateş etti. Esen çiftiyle oğulları Tarık, olay yerinde yaşamlarını yitirdi. Koşarak evden çıkan Fırat Yurdakul, bu kez de yakındaki arkadaşı Taylan Koray'ın babası Celal Koray'ın işlettiği bakkala gitti. Yurdakul, Celal Koray'dan önce içki, sonra da aracını istedi. Ancak Koray, bu isteği geri çevirince tartışma çıktı. Tartışmaya, dükkanda bulunan Taylan Koray da katıldı. Bu kez silahı baba-oğula çeviren Fırat Yurdakul, peş peşe ateş etti. Celal ile oğlu Taylan Koray'ı da öldüren Fırat Yurdakul, anahtarını aldığı otomobile binerek kaçtı.

KATLİAM TELEFONLA ORTAYA ÇIKTI

Esen Ailesi'nin evindeki cinayetlere, ailesi Adana'da yaşayan ve bir süre kalması için Ortaköy'e anneanne ve dedesinin yanına gönderilen 5 yaşındaki Cennet Tuncay da şahit oldu. Adana'da oturan Tolga ve Uğur Esen Tuncay çiftinin çocukları Cennet, saldırı sırasında başka bir odaya saklandı. Olaydan bir süre sonra, Adana'dan Uğur Esen Tuncay, olayda öldürülen annesi Cennet Esen'i aradı. Ancak çalan cep telefonuna küçük kızı cevap verdi. Anne Tuncay, kızından telefonu dedesi veya anneannesine vermesini isteyince, küçük kız 'Onlar öldü' cevabını verdi. Küçük kızın bu sözleri üzerine, önce anne ve babasının uyumuş olabileceğini düşünen Uğur Esen Tuncay, ardından şüphelenerek Adana Jandarması'nı arayıp yardım istedi. Adana Jandarması'nın bildirmesi üzerine köye giden Şarkışla İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, korkunç manzara ile karşılaştı. Küçük Cennet ise evdeki çekyatın arkasında saklanmış halde bulundu. Küçük Cennet Tuncay, olay sonrası Adana'ya gönderildi.

AİLE ŞOKTA

Olayın ardından köye gelen küçük kızın anne-babası DHA'ya konuştu. Feryat eden Uğur Esen Tuncay, "Anne, baba, ağabey; ben hanginize dayanacağım. Ciğerim yanıyor. Hiç mi vicdanı yoktu bunun. Bir de polisin yanında göğsünü gererek yürüyor. Böyleleri çıkmasın, çıkınca yeğenimi de öldürecek. '30 sene sonra çıksam da alacağım' onu diyor. Yeğenim de hala gözü. Çıkarmasınlar onu. Çürüsün orada. Evimizi açtık, ekmeğimizi verdik biz ona. Ciğeri yansın. Bir ömür sürünsün" dedi. Küçük kızın babası Tolga Tuncay ise büyük bir şok yaşadıklarını belirterek, "Kızım dedesi ve anneannesini çok seviyordu. Bir süre yanlarında kalması için 3 gün önce köye gönderdik. Akşam eşim kayınvalidemi arayınca telefonu kızım açtı. Dedesi ve ninesini sorunca 'Onlar öldü' demiş. Önce uyuyorlardır diye düşündük. Sonra ne olur ne olmaz diye jandarmadan yardım istedik" diye konuştu.

CENAZELER OTOPSİDE

Öte yandan, olaydan sonra Şarkışla Devlet Hastanesi morguna kaldırılan cenazeler, otopsi için sabah saatlerinde Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi morguna götürüldü. Otopsi işlemlerinin devam ettiği, cenazelerin yarın toprağa verilmek üzere ilçeye gönderileceği öğrenildi.

Haber: Hüsnü Ümit AVCI-İrfan ÖZŞEKER/ŞARKIŞLA (Sivas),

========================================

İçme suyu depolarından çıkan yılanlar sergilendi

Manisa'da içme suyu depolarından çıkan yılanlar görenleri hayrete düşürdü. Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi'nin su sergisinde 1800'lü yıllardan kalma su tulumbaları ile arıtma tesisinden çıkan suda yetiştirilen süs balıkları da ilgi çekti.

Manisa'da Dünya Su Günü'nde, Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü(MASKİ) 'Dünden bugüne Manisa' sergisiyle içme suyunda görülen değişimleri Manisalılar'a aktardı. Fatih Sergi Salonu'ndaki sergide, paslanmış su boruları, içme suyu depolarından çıkan yılanlar, atık su arıtma tesislerinden çıkan sular, 1800'lü yıllardan kalma su tulumbaları da sergideki yerini aldı. Manisalılar, Su ve Kanalizasyon İdaresi kurulmadan önceki su depolarından çıkan paslanmış boruları dikkatle inceledi. Özellikle Salihli'nin Poyrazdamları Mahallesi'nin içme suyu deposundan çıkan iki yılanı gören vatandaşlar, şaşkınlıklarını gizleyemedi. MASKİ yetkilileri su depolarının bu yılanlardan temizlendiğini belirterek, su borularının da modern borularla değiştirildiğini ifade etti.

SU TASARRUFU ÇAĞRISI

Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürü Yaşar Coşkun, suyun önemine dikkat çekti. Türkiye'nin su fakiri bir ülke olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu ifade eden Coşkun, suyun tasarruflu kullanılması gerektiğini dile getirdi. Coşkun, sondaj kuyularında suya ulaşmakta sıkıntı yaşadıklarını belirterek, su çıkaramadıkları yerler olduğunu söyledi. Gerekli tedbirleri almanın kaçınılmaz olduğunu kaydeden Coşkun, "Manisa'da 16 atık su arıtma tesisi çalışır duruma geldi. MASKİ kurulmadan önce bu atık su arıtma tesisleri çalışmıyordu. Gediz Nehri, balık tutulur hale gelecek" dedi.

Sergiyi gezen kişilere çalışmaları anlatan Yaşar Coşkun, Saruhanlı atık su arıtma tesisinden çıkan suda yetiştirilen balıkları da göstererek, "Atık su arıtma tesislerimiz o kadar iyi çalışıyor ki bu suda balık yetiştirebiliyoruz. Ayrıca vatandaşlarımızın daha sağlıklı su içebilmeleri için tüm testleri yapıyoruz ve eskiyen, paslanmış boruları değiştiriyoruz" diye konuştu. Sergide yer alan 1800'lü yıllardan kalma su tulumbalarını ve 1930 yılındaki ilk su saatini de tanıtan MASKİ Genel Müdürü Coşkun, teknolojiyle birlikte yaşanılan değişimin gözler önüne serildiğini ifade etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

-Sergiden görüntü

-Paslanmış borulardan görüntü

-Su depolarından çıkan atıklardan görüntü

-Su depolarından çıkan iki yılandan görüntü

-Vatandaşların yılanları incelemesinden görüntü

-1800'lü yıllardan kalma su tulumbalarından görüntü

-Atık su arıtma tesisinden çıkan suda yetiştirilen balıklardan görüntü

-MASKİ Genel Müdürü Yaşar Coşkun'un konuşması

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Nermin UÇTU / MANİSA,

==========================================

Silopi'de 100 engelliye giyim ve ayakkabı yardımı

Şırnak'ın Silopi ilçesinde Kızılay tarafından 100 engelli vatandaşa giyim ve ayakkabı yardımı yapıldı.

Silopi Engellileri Yardımlaşma Dayanışma ve Destekleme Derneği'nde gerçekleştirilen yardım dağıtımına Türk Kızılayı Silopi İlçe Başkanı Kemal Türkan ca engelli vatandaşlar ile yakınları katıldı. Kızılay Şubesine genel merkez tarafından gönderilen yardımlar, 100 engelliye düzenlenen törenle teslim edildi. Büyük sevinç yaşayan engelliler yardım konusunda kendilerine destek çıkanlara teşekkür etti.

Yardım alan doğuştan yürüme engelli Sevgi Tay, "Bugün yardım günü gerçekten çok mutlu olduk. Abdullah başkana teşekkür ediyoruz. Gerçekten çok mutluyuz. Biz engelliler kendimizi yalnız hissetmiyoruz. Çünkü biz insanız. Engelli değiliz" dedi. Silopi Engellileri Yardımlaşma Dayanışma ve Destekleme Derneği Başkanı Abdullah Süer, yardımdan gönderen Kızılay yöneticilerine teşekkür etti. Türk Kızılayı Silopi İlçe Başkanı Kemal Türkan da yapılan malzemeler hakkında bilgi vererek, yardımların devam edeceğini söyledi.

Görüntü Dökümü:

------------------------

-Engellilerin dernek binasına gelmesi

-Engellilere yardımların dağıtılması

-Engelli Sevgi Tay'ın konuşması

-Engelli Dernek Başkanının konuşması

-Kızılay başkanının konuşması

-Genel ve Detay görüntüler

Haber-Kamera: Mehmet Selim YALÇIN, SİLOPİ,

===========================================

(ÖZEL)-İranlı turistler nevruzu zirvede kutladı

İranlı turistlerin iki haftalık nevruz tatili için Palandöken Kayak Merkezi'ne akın etmesi üzerine, otellerde doluluk oranı yüzde 80'lere ulaştı. Kayak merkezindeki oteller de nevruz turizmi nedeniyle İranlı turistler için özel eğlence programları ve etkinlikler hazırladı. Çoğunluğu gençlerden oluşan İranlı turistler, yakılan nevruz ateşindin atlayarak dilekte bulundu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-İranlılar bereket ketirdiğine inandıkları ürünleri sergilerken

-İranlılar hatıra fotoğraf çekilirken

-İranlılarla röp

-İranlıların oynaması

-İranılar nevruz ateyinden atlarken

(Süre: 4.11 Dk / 464 MB)

Haber-Kamera: Turgay İPEK / ERZURUM,

============================================

(ÖZEL)-Ceplerindeki son parayla Afganlar'a su aldılar

Erzurum'da polis tarafından yakalanarak götürüldükleri polis merkezinde kimlik tesbiti için otobüslerde bekletilen Afganlar, yoldan geçenlerden su istedi. Afganlar'ın durumuna çok üzülen Enver Şen ile Abdurrahim Sunar, bakkala girerek ceplerindeki son kuruşa kadar su alıp, onlara dağıttı. Sulardan alabilmek için otobüslerin camından ellerini uzatan Afganlar, zaman zaman birbirleriyle tartıştı. Abdurrahim Sunar, gördüğü manzara karşısında, "Allah kimseyi vatansız bırakmasın, vatanımızın kıymetini bilelim" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------------

-Karakolun önündeki otobüsde bekletilen Afganlılar

-Camdan dışarı sırkıp su isteyenler

-Yoldan geçen iki kişinin bakkaldan su alıp Afganlara dağıtması

-Sulardan almak isteyen Afganlıların mücadelesi

-Vatandaşlarla röp

(Süre: 3.16 Dk / 363 MB )

(Haber-Kamera: Turgay İPEK / ERZURUM,

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title