Dha Yurt Bülteni- 5
Doğu Karadeniz'de yaylacılara terör uyarısı: Evlerde yaşam malzemesi bırakmayınDoğu Karadeniz Bölgesi'nde, 3 ilde terör örgütü PKK'ya yönelik başlatılan geniş çaplı bahar operasyonu sürerken yaklaşan yayla sezonu öncesi vatandaşlara evlerde yaşam malzemeleri bırakmamaları yönünde uyarı geldi.
Doğu Karadeniz'de yaylacılara terör uyarısı: Evlerde yaşam malzemesi bırakmayın
Doğu Karadeniz Bölgesi'nde, 3 ilde terör örgütü PKK'ya yönelik başlatılan geniş çaplı bahar operasyonu sürerken yaklaşan yayla sezonu öncesi vatandaşlara evlerde yaşam malzemeleri bırakmamaları yönünde uyarı geldi. Gümüşhane Valisi Okay Memiş, bölgede her hangi bir vatandaş desteği olmadan vahşi hayvanlar gibi yaşayan teröristlerin yayla evlerinde bırakılan malzemelerle yaşam sürelerinin uzayabileceğine dikkat çekti, "Vatandaşlarımız yaylalarını kullansın ama tedbirlerini alsın ve evlerde yiyecek bırakmasın" dedi.
Gümüşhane-Trabzon sınırı kırsalında terörist unsurlarla güvenlik güçleri arasında sağlanan sıcak temasın ardından, Doğu Karadeniz Bölgesi'nde Gümüşhane, Trabzon ve Giresun'da, terör örgütü PKK'ya yönelik başlatılan geniş çaplı bahar operasyonları sürüyor. Bölgede operasyonlarını yoğunlaştıran polis ve Jandarma Özel Harekat timleri, dağlık ve ormanlık alanda kaçan teröristleri etkisiz hale getirmek için araziyi karış karış tarıyor. Operasyonlar kapsamında, bölgeye helikopterle intikal eden askeri birlikler, teröristlerin kaçış güzergahlarını havadan ve karadan takibe aldı. Birlikler, kırsal alanlarda bulunan yayla evleri başta olmak üzere, ormanlık alanlar ve dere yataklarını didik didik arayarak, az sayıdaki terörist grubu etkisiz hale getirmeyi hedefliyor.
'TERÖRİSTLERE ASLA FIRSAT VERMEYECEĞİZ'
Gümüşhane Valisi Okay Memiş, sürdürülen terör operasyonlarına ilişkin DHA'ya değerlendirmelerde bulundu. Bölgedeki operasyonların kararlıkla sürdüğünü ve kimsenin endişe etmemesi gerektiğini ifade eden Vali Memiş, "Karadeniz bölgesine terör örgütünün sızma girişimleri var. Bölgedeki bütün iller, sürekli teyakkuz halindeyiz. Askerimiz jandarmamız ve Özel Harekat timlerimiz, sayıları çok az olan terörist unsurları tamamıyla temizlemek ve onları bölgeden sıyırmak için operasyonlarımız yaz-kış devam ediyor. Biz bölgede bu terörist grupların eylemlerine müsaade etmeyeceğiz. Bütün planlama ve çalışmalarımız bu yönde. Karadeniz insanlarının yaşadığı yaylaları ve köyleri ile rahatlıkla her hangi bir endişe duymamalarını istediğimiz bir bölge. Teröristlere asla fırsat vermeyeceğiz. En kıza sürede bunları bertaraf etmek için bütün çalışmalarımız ve operasyonlarımız hız kesmeden sürüyor. Sayıları çok az olan unsurları bölgeden temizlemeyeceğiz" dedi.
'YAYLA EVLERİNİ KULLANMA İHTİMALLERİ VAR'
Vali Memiş, baharın gelişiyle yaylalara başlayacak olan göçle birlikte burada bulunacak vatandaşların dikkatli davranmaları ve evlerinde yaşamsal malzeme bırakmaları uyarısında bulunarak şunları dedi: "Karadeniz yaylaları yörenin zenginliğidir. Sahilde yaşayan on binler yaylalara çıkıyor. Biz kullanıma karşı asla yasaklama yapmadık. Biz tüm tedbirleri alırız. Bölgemizde 6 bin 500 dolayında yayla evi var. Bu büyük bir rakam ve ıssız yerler. Uzun süreli kullanmak üzere erzak bulunursa terörist unsurlar bunları kullanabiliyor. Teröristler, bu bölgede her hangi bir vatandaş desteği olmadığı için adeta vahşi hayvanlar gibi yaşıyorlar. Kimseye gözükmeden ve irtibata geçmeden yaşıyorlar. Böyle olsa anında ihbar ediliyor ve gereken yapılıyor. Gizli gizli bütün yayla evlerini kullanma ihtimalleri var. Bu evleri kullandıklarında hayatta kalma süreleri uzuyor. Orada yemeğini yiyebiliyor. Vatandaşlarımızın çok dikkatli olması lazım. Vatandaşlarımız yaylalarını kullansın ama tedbirlerini alsın ve evlerde yiyecek bırakmasın. Kışa girerken bu duyuruları yaptık. Şimdi baharla bu uyarıyı yineliyoruz"
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Vali açıklamaları
-Terör operasyon detayları
-Yayla detayları
Haber: Muhammet KAÇAR Kamera: Selçuk BAŞAR TRABZON,
===============================================
Savaş uçağının yakıt tankı boş araziye düştü
TÜRK Hava Kuvvetleri'ne ait bir savaş uçağının yakıt tankı, Şanlıurfa'nın Hilvan ilçesinde boş araziye düştü ve kısa süreli paniğe yol açtı.
Olay, sabah saatlerinde Hilvan'ın Akçamescit Mahallesi yakınlarında meydana geldi. Sabah saatlerinde mahalle sakinleri, gürültü ve ardından araziden yükselen dumanları görünce tedirginlik yaşayarak durumu jandarmaya bildirdi. İhbar üzerine olay yerine geçen ekipler, yaptığı incelemede boş araziye düşen cismin, savaş uçağının boş yakıt tankı olduğunu belirledi. Mahallede kısa süreli tedirginliğe yol açan yakıt tankının parçaları toplanarak incelenmek üzere Hilvan Jandarma Komutanlığı'na götürüldü.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------------------------
Araziye düşen yakıt tankının parçaları
Parçalara ayrılan tank
Genel ve detay görüntüler
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 11 MB
Haber-Kamera: ŞANLIURFA,
==============================================
15 yıl önce şekerci Sezai Çakar'ı lokumcu öldürmüş
Konya'da 15 yıl önce cesedi boş tarlada şeker çuvalı içinde bulunan ve boğularak öldürülen o dönem 29 yaşında olan şekerci Sezai Çakar'ı, lokum satan Hazmi Dağ (61) ile yeğeni Celalettin Dağ'ın (41) öldürdüğü ortaya çıktı. Şüpheliler, polisteki sorgusunda Çakar'ı, kendilerine vadeli olarak şeker satmadığı için öldürdüklerini itiraf etti. 2 kişi çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Konya Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi'ne bağlı Cinayet Büro Amirliği ekipleri, 8 Şubat 2003 tarihinde merkez Selçuklu ilçesi Sille Ak Mahallesi Hakça Sokak üzerindeki boş tarlada cesedi şeker çuvalı içinde bulunan ve boğularak öldürülen Sezai Çakar'ın, cinayet zanlılarını bulmak için bu yılın başında yeniden çalışma başlattı. Çakar cinayetini çözmek için oluşturulan özel ekip, olay tarihinde ele geçirilen delilleri ve alınan ifadeleri inceledi. Çakar'ın, yakınlarıyla yeniden görüşme yaptı.
ŞEKER SATIN ALAN ESNAFLARDAN YOLA ÇIKILDI
Ardından Çakar'ın, şeker sattığı esnafları tek tek inceleme altına aldı. Özel ekip, yaptığı araştırmada Çakar'dan sürekli şeker satın alan lokum üreten Recep Dağ (66), oğlu Celalettin Dağ ve kardeşi Hazmi Dağ'a ait şirketin, o dönemlerde aşırı borçlarından dolayı esnaflardan hammadde almadıklarını ve şirketinde iflas ettiğini belirledi.
RUSYA'YA GİTMİŞLER
Şüphelerini, Dağ ailesi üzerinde yoğunlaştıran polis, cinayetin işlendiği gün Recep Dağ'ın, Bursa'ya lokum satmaya gittiğini oğlu Celalettin ile kardeşi Hazmi Dağ'ın, Konya'da olduğu; ancak cinayetten kısa bir süre Hazmi Dağ ile yeğeni Celalettin Dağ'ın, önce Bursa'ya oradan da Rusya'ya gittiğini saptadı. Amca ve yeğenin Rusya'da 1.5 yıl kalıp tekrar yurda döndüklerini belirleyen polis, olay günü Recep Dağ'ın kardeşi Hazmi ile 18, oğlu Celalettin'le de 15 defa telefonla görüştüğünü, ondan sonraki süreçte ise telefon görüşmelerinin azaldığı tespit etti. Recep Dağ'ın yine aynı gün 5 kez 'Alo 155 Polis imdat' telefon hattını aradığı da belirlendi.
Polis, geçen 9 Nisan günü düzenlediği operasyonla Recep Dağ, oğlu Celalettin Dağ ve kardeşi Hazmi Dağ'ı, gözaltına aldı. Şüphelilerden Recep Dağ, polisteki sorgusunun ardından Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatıyla serbest bırakıldı.
VALEDİ ŞEKER SATMADIKLARI İÇİN ÖLDÜRMÜŞLER
Hazmi Dağ ve yeğeni Celalettin Dağ, polisteki sorgusunda Sezai Çakar'ı, kendilerine vadeli şeker satmadığı için öldürdüklerini itiraf etti. Şüpheliler polisteki sorgularında, "Recep Dağ, lokum satmak üzere Bursa'ya gitti. Bizde yaklaşan Kurban Bayramı nedeniyle üreteceğimiz lokumlara şeker temin etmek üzere Sezai Çakar'ın işyerine gittik. Kendisinden vadeli olarak şeker istedik. Çakar bize, 'Siz zaten bataksınız, ben peşin parayla çalışıyorum. Size vadeli olarak şeker veremem' dedi. Bunun üzerine tartışma çıktı. Tartışma kısa sürede kavgaya dönüştü. Kavga sırasında Sezai Çakar başına aldığı ağır darbeler sonrası bayıldı. Sezai yerde iken boğazına ip geçirip onu boğduk. Soluğu kesildikten sonra yakalanmamak için şeker çuvalı taşıyormuş gibi ayaklarına ve başına çuval geçirerek minibüse bindirdik. Daha sonra cesedi boş bir tarlaya attık." dedi.
DELİL BIRAKMAMAK İÇİN MİNİBÜSÜ DE PARÇALAMIŞLAR
Olaydan sonra arkada delil bırakmamak için minibüsü de parçaladıklarını itiraf eden şüpheliler, "Olaydan sonra minibüsü defalarca yıkatmamıza rağmen kan lekelerini çıkaramadık. Yakalanacağız korkusuyla cesedi taşıdığımız minibüsü, hurdaya çıkarıp parçalattık. Böylece minibüsten kurtulduk. Daha sonra önce Bursa'ya daha sonra da Rusya'ya gittik." dedi.
ÖLEN ŞEKERCİNİN ANNESİ PSİKOLOJİK TEDAVİ GÖRÜYOR
Oğlunun öldürülmesinden sonra olayın şokunu atlatamayan anne Anakız Çakar'ın (75), psikolojinin bozulduğu, halen hastanede psikiyatri servisinde tedavi gördüğü belirtildi.
Polisteki sorgularının ardından adliyeye sevk edilen Hazmi Dağ ve Celalettin Dağ çıkarıldığı mahkemece 'Kasten adam öldürme' suçundan tutuklandı.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Şüphelilerin Asayiş Şube Müdürlüğü'nden çıkartılması
Polis aracına bindirilmesi
Öldürülen Çakar'ın fotoğrafı
Haber- Kamera: Tolga YANIK- Hasan DÖNMEZ KONYA,
==============================================
Bursa'da Spor eğitmenliği yapan Ali Özden böyle öldürüldü
Bursa'da alacak-verecek meselesi yüzünden aralarında husumet bulunan Ali Özden ile Erhan K.'nın kavgası ölümle sonlandı. Erhan K.'nın, Ali Özden'i silahla kovalaması ve arkasından ateş etmesi güvenlik kameralarına yansıdı.
Olay, Bursa'nın Kestel ilçesi Yeni Mahalle'de meydana geldi. İddiaya göre, beyaz eşya tamircisi olan evli ve 4 çocuk babası Erhan K.(47), aralarında borç meselesi yüzünden husumet bulunan spor eğitmeni Ali Özden (39) ile karşılaştı. Belindeki silahı çeken Erhan K., Ali Özden'i kovalamaya başladı. Cadde üzerinde bir markete sığınmak için kaçan Özden, Erhan K.'nın arkasından peş peşe ateş etmesi ile ağır yaralandı. Markete yığılan Özden, olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Olayın ardından kaçan Erhan K., Kestel ilçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri tarafından kısa sürede yakalandı. Adliyeye sevk edilen Erkan K., tutuklandı.
CİNAYET ANI KAMERALARDA
Evli ve 3 çocuk babası olan ve spor eğitmenliği yapan Ali Özden, doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamadı. Yaşanan olayın ardından soruşturmayı genişleten ekipler cinayet anının güvenlik kamera görüntülerine ulaştı. Görüntülerde, Erhan K.'nın, elindeki silah ile Ali Özden'i kovalaması, arkasından peş peşe ateş etmesi, bir markete girmeleri, daha sonra marketten kaçması ve vatandaşların telaşı görüldü.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Ali Özden'in kovalanması
-Erhan K.'nın silahla kovalaması
-Vatandaşların kaçışması
SÜRE: 2 dakika 15 saniye,BOYUT: 253 MB
Haber: Berktuğ ÖNCÜ/BURSA,
=============================================
Tekirdağ'da fuhuş operasyonu: 7 gözaltı
Tekirdağ'ın Şarköy ilçesinde polis tarafından düzenlenen fuhuş operasyonunda 7 kişi gözaltına alındı.
Şarköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında 2 ay önce insan ticareti, fuhuşa teşvik, aracılık ve yer temini etttiği belirlenen kişileri takibe alan Tekirdağ İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri, 5 ayrı adrese eş zamanlı operasyon düzenledi. Operasyonda, S.K, A.K, Ç.U, O.M, E.G, T.E ve U.K. yakalanarak, gözaltına alındı. Evlerde yapılan aramalarda bulunan 1 ruhsatsız tüfek ve bin lira paraya da el konuldu. Soruşturma sürüyor.
Görüntü Dökümü:
-------------------------
-Şüphelilerin emniyete girişi
-Detaylar
(SÜRE: 00.29 - BOYUT: 30 MB)
Haber-Kamera: Nuri ÇAĞLAR/ŞARKÖY(Tekirdağ),
=============================================
Muradiye Şelalesi baharla birlikte coştu
Kış aylarında donarak farklı güzelliğe bürünen Muradiye Şelalesi, baharın gelmesiyle de coşkun akmaya başladı. Şelale, eşsiz doğal güzelliği ile yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı haline geldi.
Van'ın Muradiye ilçesinde bulunan ve Van merkeze yaklaşık 90 kilometre uzaklıktaki Muradiye Şelalesi, ziyaretçilere doyumsuz bir seyir sunuyor. Havaların ısınmasıyla su debisi yükselen ve yaklaşık 20 metre yükseklikten akan şelale, özellikle fotoğraf sanatçılarının ilgisini çekiyor. Her mevsim büründüğü ayrı güzellikleriyle ziyaretçilerine birbirinden farklı anılar yaşatan şelale, kışın Pamukkale'deki travertenleri andıran buzla kaplı hali, yazın ise coşkulu akışıyla eşsiz bir manzara sunuyor. Hafta sonları çevre illerden gelenler, fotoğraf lar çekiyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
------------------------------
-Muradiye Şelalesi'nden görüntüler
-Asma köprüden geçenler
-Şelale çevresinde dolaşanlardan detaylar
-Şelaleden detaylar
-Vatandaşlarla ropörtaj
Haber: Orhan AŞAN/VAN,
==============================================
Hem öğreniyorlar hem kazanıyorlar
Tekirdağ'ın Saray ilçesi Küçükyoncalı Mahallesi'nde açılan 'Yöresel kilim dokuma kursu'nda kadınlar hem bir geleneği devam ettiriyor, hem de kazanç sağlıyor. Dokuma kursunda ilk mezunlar verilirken kadınlar artık sipariş almaya başladı.
Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Meslek Edindirme Kursları (TEMEK) ile Saray Belediyesi işbirliği tarafından Saray'ın Küçükyoncalı Mahallesi'nde geçen aralık ayında açılan yöresel kilim dokuma kursu restore edilen Küçükyoncalı Mahallesi Kültür Evi'nde faaliyet gösteriyor. 20 kadının katıldığı dokuma kursu kadınların verdiği emekler sayesinde projeye dönüştü. Kadınlar burada bir yandan geleneği devam ettirirken bir yandan da ekonomik kazanç sağlıyor. Dokuma kursunda ilk mezunlar verilirken kadınlar artık sipariş almaya da başladı.
EL SANATLARI KURSLARI AÇILACAK
Küçükyoncalı Mahallesi Muhtarı Ekrem Sevinç, "TEMEK ile Saray Belediyesi işbirliği tarafından mahallemizde kadınlarımıza yönelik yöresel kilim dokuma kursu açıldı. İlk önce mahalle muhtarlığı binasında faaliyet gösteriyordu. Daha sonra mahallede bulunan atıl durumdaki bina Saray Belediyesi tarafından restore edilerek Saray Belediyesi Küçükyoncalı Mahallesi Kültür Evi olarak faaliyete geçirildi. Kadınlarımız artık burada dokumalarını yapıyor. Restorasyonun tamamlanmasının ardından el sanatları kursları açılacak" dedi.
'KADINLARIMIZ BURADA ESKİ GELENEĞİ SÜRDÜRÜYOR'
Yöresel kilim dokuma kursunun ilk başta kurs olarak başladığını daha sonra projeye dönüştüğünü belirten Sevinç, şöyle dedi: "Kadınlarımız burada eski geleneği sürdürüyor. Kadınlarımızın vermiş olduğu emekler sayesinde kursumuzun amacı tam anlamıyla sağlanmış oluyor. Ayrıca kadınlarımız bu kurs sayesinde ev ekonomilerine katkı sağlarken üretimde söz sahibi olabiliyor. Kadınlarımıza bu imkanı sağlayan Saray Belediye Başkanı Nazmi Çoban'a ve Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Başkanı Kadir Albayrak'a teşekkür ediyorum."
'KENDİLERİ DESEN ÇİZMEYİ ÖĞRENDİ'
Dokumacılığa gönül verdiğini belirten El Sanatları Öğretmeni Emine Yılmaz, "6 yıldan bu yana el sanatları öğretmenliği yapıyorum. Köy kadınlarımıza hem maddi hem manevi kazanç sağlamak amacıyla bu projeyi yürütüyoruz. 20 kursiyerle başladık bu kursa. Şu anda 15 kursiyerle devam ediyoruz. Kadınlarımız 5 aydır dokuma tekniklerinin çoğunu öğrendiler. Tabii öğrenecekleri teknikler de var. Kendileri desen çizmeyi de öğrendi. Şimdi de sipariş almaya başladılar. Seneye inşallah seri üretime geçilecek. İlerleyen zamanlarda projemizi daha kapsamlı hale getirmek istiyoruz. Genelde Trakya yöresine ait çalışıyoruz. Kadınlarımız, torba, kilim, peşkir, minder, namazlık, heybe dokuyabiliyor" diye konuştu.
'BİR ŞEYİ BAŞARMAK GÜZEL ŞEY'
Açılan kurstan memnun olduklarını ifade eden kursiyerler de "Öncelikle bize bu imkanı sağlayan Saray Belediye Başkanı Nazmi Çoban'a ve Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Başkanı Kadir Albayrak'a teşekkür ediyoruz. Atalarımızdan kalan geleneği sürdürmek istiyoruz. Dokuma bizim kültürümüz olduğu için severek yapıyoruz. Bir şeyi başarmak güzel şey. Bizler başarabileceğimize inandık. Bu projenin yaz kış devam ettirilmesini istiyoruz. Artık üretime geçtik. İlk dokumalarımızı sattık. Sipariş almaya başladığımızdan itibaren daha çok heveslendik. Çünkü üç kuruş da kazanmış olsak kendi emeğimizi kazanmış oluyoruz. Böylece hem çocuklarımızı daha iyi okutabilme şansı sağlamış oluyoruz hem de eşimize yardımcı olabiliyoruz" dedi. Kendi yöremizin adını duyurmak istiyoruz. Dünyaya açılmak istiyoruz. işi tamamen öğrendikten sonra maaş karşılığında çalışmak istiyoruz. Tabii kendi atölyemizi de kurmak isteriz" dedi.
Görüntü Dökümü:
------------------------
-Üretilen halılar
-Kursiyerlerin çalışması
-Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Onur KAYA-Şenol AKSOY /SARAY (Tekirdağ),
==============================================
Mardin'e bu yıl gelen ilk turist kafilesi davul zurna ile karşılandı
Mardin'e uzun yıllar aradan sonra yurt dışından gelen ilk turist kafilesi davul zurna eşliğinde çiçeklerle karşılandı. Fransa'dan İstanbul aktarmalı THY uçağı ile gelen, aralarında yerli ve yabancıların da bulunduğu 48 turisti havalimanında, sivil toplum kuruluşu temsilcileri davul zurna eşliğinde halay çekerek karşıladı.
UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesine aday olan tarihi kent Mardin'de 2 yıldır terör ve şiddet olayları nedeniyle aksayan turizm, huzur ve güvenin sağlanmasının ardından, aralarında yerli ve yabancı turistlerin bulunduğu 48 kişilik kafile dün akşam saatlerinde Mardin'e geldi. Mardin'de faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin ortak organizasyonu kapsamında turistler, davul zurna eşliğinde çekilen halaylar ve sevgi gösterisiyle karşılandı. Sezonun yurtdışından ilk turist kafilesi, Mardin Havalimanı'na indi. Fransa'nın Paris kentinden, İstanbul aktarmalı THY uçağıyla Mardin'e gelen 48 kişiden oluşan turist kafilesine, badem şekeri ikram edildi. Havalimanı çıkışında da davul-zurna eşliğinde karşılanan turistler önce büyük şaşkınlık yaşarken, daha sonra kendileri de müziğin ritmine uyup halay ve zılgıt çekti. Bir saat süren karşılama töreninin ardından, turistler bir hafta tatil yapacakları otele geçti. Fransa'dan Mardin'i görmeye gelen kafilenin içinde yeralan Paris Hanımeli Derneği Başkanı Pembe Hekimoğlu, karşılamadan çok etkilendiklerini belirterek, "İnanılmaz heyecanlıyım, yıllardır hayal bile edemediğim Mardin'e geldim. Ama bu sadece benim hayalim değildi. Şu anda 48 bayanla geldik. hepsinin de hayali buydu. Bu ilk olmayacak tabi. Bundan sonra da tekrar tekrar Mardin'i ziyaret etmek istiyoruz. Şu yaşattığınız var ya inanılmazdı. Emin olun bunun sesi Paris'ten de duyulacaktır. Bizim için büyük bir sürpriz oldu. Çok şaşırdık. Mardin'de herkes çok sıcakkanlı insanlar. Bu sıcaklıklarını bize şimdiden gösterdiğiniz için çok teşekkür ediyoruz" dedi. Karşılamada yeralan Mardin Toplumsal Dayanışma Federasyonu Başkanı İbrahim Aydın, "Bugün yurtdışından gelen ilk turist kafilemizi davul zurna ile karşılıyoruz. Bu da bölge insanı olarak bizi epey sevindirdi. Gördünüz gerçekten bu karşılamada yaşananlar bizi de duygulandırdı. Biz boşuna dememişiz Mardin dinlerin ve dillerin şehridir diye. Bu güzel bir örnek. Bugün STK'lar olarak onları karşılamaya geldik. Çok mutluyuz gerçekten, tekrar Mardin'e hoşgeldiler, şeref verdiler. Şu anda mutluluğumuzu ifade edemeyiz. Herkesin Mardin'de bir evi, bir kapısı var. Kalbimiz, gönlümüz her zaman gelen turistlere açıktır" diye konuştu. Karşılamadan sonra turistler otellerine geçmek üzere otobüslere bindi. Mardin Turizm ve Otelciler Derneği (MARTOD) Başkanı Özgür Azad Güngör, bu yıl bir milyon misafiri Mardin'de ağırlamak istediklerini söyledi. Mardin'in artık terörle değil, turizmle gündeme gelmesini istediklerini ifade eden Güngör, "Mardin'de özellikle Kobani bahaneli eylemler ile çukur olaylarının ardından turizm ciddi zararlar görmüştü. Çok şükür, bu olaylardan sonra toparlandık. Öncü gruplar, Mardin'de herhangi bir şeyin olmadığını görünce referandumun ardından doluluk oranımız yükselmeye başladı. Son aldığımız resmi verilere göre, Mardin'de rekor üstüne rekor kırılıyor. Mardin'in huzurlu bir şehir olduğunu anlatmak ve terör algısını kırmak için önemli organizasyonlar yapıldı. Mardin'de kapanan otellerden yeni açılan oteller sürecine girmiş olup daha önce 12 tane otelimiz kapanmıştı. Ama şu anda kapanan otellerin yanında yeni açılan oteller oldu. Şu anda Midyat'ta ve Nusaybin'de bir otel Mardin merkezde ise 2 otelimize açıldı" şeklinde konuştu. Reyhani Kasrı Oteli Genel Müdürü Esra Şirin de, bu yıl sağlanan huzur ortamıyla birlikte, turizmde hareketlilik yaşandığını ifade ederek, Mayıs ayına kadar hafta sonları için bütün odalarının dolu olduğunu söyledi. Gelen taleplerden mutlu olduklarını anlatan Şirin, "Şimdiden Eylül ve Ekim ayı talep alıyoruz. Bütün otellerimiz dolsun esnafımız da kazansın istiyoruz. Özellikle hafta sonları ve tatil günleri turizm yoğunluğu yaşanıyor" ifadelerini kullandı.
Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Mardin'den görüntü,
-Havalimanından görüntü,
-Uçaktan inen turistler,
-Turistlerin karşılanması,
-Davul zurna eşliğinde halay çekmeleri,
-Toplu fotoğraf çekimi,
-Otellerden görüntü,
-Otel işletmecileri ile MARTOD başkanı ile röp,
-Drone ile Mardin genel görüntüleri (Valilik)
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Nezir GÜNEŞ/MARDİN,
============================================
Gönüllü olarak öğrencileri konservatuvara hazırlıyor
Eskişehir'de, Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Piyano Ana Sanat Dalı öğretim görevlisi Özge Güncan, 7-12 yaş arası çocuklara ücretsiz piyano dersleri vererek onları konservatuvar sınavlarına hazırlıyor.
Öğretim görevlisi Özge Güncan, gönüllü olarak hafta sonları Eskişehir Tepebaşı Belediyesi Özdilek Kültür ve Sanat Merkezi'nde çocuklara piyano etiğimi veriyor. Her yıl 12 çocuğa piyano eğitimi verdiğini belirten Güncan, "daha fazla çocuğa bu eğitimi vermek istiyoruz ancak eğitimler birebir yapılıyor. Burada da konservatuarda olduğu gibi tek tek her çocuğun yüreğine dokunmak gerekiyor. Belediyenin bu tür merkezleri sayesinde çocuklara müzik kapıları açılıyor. Buradan aldıkları eğitimden sonra çocuklar hangi yaşta olursa olsun müzikle barışık bir dünyaya adım atmış oluyorlar" diye konuştu.
Eğitimlere katılan çocukları aynı zamanda konservatuvar sınavlarına da hazırladıklarını belirten Güncan, "buradaki her 10 çocuktan 1-2 çocuğumuz konservatuara geçiş yapabiliyor. Diğer illere giderek halen piyano eğitimlerine devam eden öğrencilerim de var. Zaman zaman bana sosyal medya üzerinden videolarını atıyorlar. Bu çok mutluluk verici" dedi.
Piyano kursuna katılanlardan Nisa Zeytinbaş 2 yıldır piyona çaldığını belirtirken, eğitimlere bu yıl başlayan Ayşegül Güder ise hedefinin konservatuvar olduğunu söyledi.
Görüntü dökümü:
------------------------
-Özge Güncan'ın piyano başında bir çocuğa eğitim verirken,
-Piyano eğitimi alan Nisa Zeytinbaş ve Ayşe Güder adlı çocukların konuşması
-Öğretim görevlisi Özge Güncan'ın konuşmasından çekilen görüntül
Haber-Kamera: Kemal ATLAN-Hakan TÜRKTAN/ESKİŞEHİR,