Dha Yurt Bülteni-5
İstiklal Marşı'nın ilahi gibi okunmasını protesto ettilerKocaeli Büyükşehir Belediyesi mehter takımının İstiklal Marşı'nı ilahi gibi seslendirmesi CHP'liler tarafından protesto edildi.
İstiklal Marşı'nın ilahi gibi okunmasını protesto ettiler
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi mehter takımının İstiklal Marşı'nı ilahi gibi seslendirmesi CHP'liler tarafından protesto edildi.
Geçen hafta Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'nin Şehit Recep Topaloğlu Spor Salonu'nda düzenlediği Okullararası Masa Tenisi Şampiyonası'nda mehter takımı İstiklal Marşı'nı ilahi gibi seslendirirken, herkes saygı duruşunda bulundu. İstiklal Marşı'nın ilahi gibi okunması tepkilere yol açarken, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi sorumlular hakkında idari soruşturma başlattı. Bugün, CHP İzmit İlçe Başkanlığı binasının önünde toplanan partililer, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'nin önüne yürüdü. Belediyenin güvenlik görevlileri partililerin içeri girmesine izin vermedi. Polis güvenlik önlemleri alırken, partililer belediyenin yanındaki Sabancı Kültür Merkezi'nin önünde bulunan Atatürk anıtının önünde toplanarak İstiklal Marşı'nı okudu.CHP İzmit İlçe Başkanı Mehmet Ümit Küçükkaya, bazı hassas noktaların tartışılamaz olduğunu, bunlardan birinin de İstiklal Marşı olduğunu belirterek, "Hiç kimse ama hiç kimse ay yıldızlı bayrağımızla İstiklal Marşımızı farklı bir noktaya getirmeye çalışmasın. Bu ister terör örgütü olsun, isterse vahabi imparatorluğunu kurmak isteyenler olsun. Bazı hassas noktalar vardır ki bunlar tartışılmaz. İstiklal Marşlı budur böyle söylenir. Bu gök kubbede ay yıldızlı bayrak dalgalandığı sürece de böyle söylenecektir. Sakın ha sakın orada çalışan 50-60 tane garibanın üstüne bu olayı yıkmayın. Herhangi bir işçiye herhangi bir bando takımındaki elemanın burnu kanar bu konuyla ilgili ceza alırsa bu gök kubbe de sizin üstünüze yıkarız. Müzikten notadan anlamayan ben bile biliyorum ki, bir parçanın çalınması en az 1 hafta 10 günlük meseledir. Birileri bu işçilere, bu emekçi kardeşlere ekmek parası harici başka bir derdi olmayan bu kardeşlere bir talimat vermişler ki bu parça çalınmıştır, çalışılmıştır. Kimse aman haberim yoktu, o yüzden kimse haberim yoktu demesin. Bu görevle ilgili olan bürokrat bu kentten özür dileyecektir. İlgili belediye başkanı bu konuyla ilgili Türk halkından özür dilemelidir" dedi. CHP Kocaeli İl Başkanı Cengiz Sarıbay ise İstiklal Marşı'nın ortak değerimiz olduğunu ifade ederek, "Allah bir daha bu millete İstiklal Marşı yazdırmasın demiş. İstiklal Marşının sözlerinin değiştirilmesi veya yeni sözler yazılması nasıl kabul edilemezse, İstiklal Marşı'nın makamı, bestesi herhangi bir şekilde alışkanlık olan geleneğinin değiştirilmeye çalışması aynı derecede kabul edilebilir bir şey değildir" diye konuştu.
Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Parti binasından Büyükşehir Belediyesi önüne yürüyüş
-Belediye önünde alınan güvenlik önlemleri
-Küçükkaya konuşma
-Sarıbay konuşma
-Detay
Haber: Uğur AYDIN Kamera: Dinçer AKBİR/İZMİT(Kocaeli),
===========================================
Kaputaş Plajı'ndan geçen otoyola 'ÇED gerekli değildir' kararına iptal
Antalya'nın doğa harikası Kaş ilçesi ve Kalkan arasındaki Kaputaş Plajı'ndan da geçen Kaş- Kalkan otoyol projesine karşı açılan davada Antalya 2'nci İdare Mahkemesi, 'ÇED gerekli değildir' kararını iptal etti. Mahkeme, iki hafta önce ise 2842 metrelik güzergaha yol yapılmasına ilişkin Antalya Tabiat Varlıkları Koruma Komisyonu'nun verdiği iznin yürütmesini durdurdu. Mahkeme kararına ilişkin bilgi veren avukat Tuncay Koç, "Yaşam alanlarına sahip çıkan Kaşlılar kazanmıştır" dedi.
Karayolları Genel Müdürlüğü, dünyaca ünlü Kaputaş Plajı'nı da içine alacak şekilde, Kaş ilçesi ile turistik Kalkan Mahallesi arasına 28 kilometre uzunluğunda, 4 şeritli, 26 metre genişliğinde otoyol projesi hazırladı. Maliyeti 73 milyon lirayı bulması beklenen, 4 viyadük ve toplam uzunlukları 5 kilometreyi aşan üç tünel bulunan yolun, doğal dokuya zarar vereceği iddiasıyla Peyzaj Mimarları Odası Ankara Şubesi, Kaş Turizm ve Tanıtma Derneği ile 77 bölge sakini, Ağustos 2017'de yargıya başvurdu. İlk dava, Antalya Valiliği tarafından otoyol projesi için verilen 'ÇED gerekli değildir' kararına, ikinci dava ise birinci derecede Sit alanından geçen 2842 metrelik güzergaha ilişkin Antalya Tabiat Varlıkları Koruma Komisyonu'nun verdiği izne karşı açıldı. İki hafta önce, Antalya 4'üncü İdare Mahkemesi, Kaputaş Sit alanından geçen otoyol projesine izin veren Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıkları Koruma Komisyonu'na karşı açılan davada yürütmeyi durdurma kararı verdi.
'YOL VARKEN YENİ BİR YOL GEÇİRİLMESİ ZORUNLU DEĞİL'
Koruma Kurulu kararına açılan dava dilekçesinde, 'Halihazırda bir yol varken üstelik üst kotlardan geçen köy yolları da varken (asfalt halde) yeni bir yol geçirilmesi zorunlu değildir' ifadelerine yer verildi. Dilekçede, Kaş gibi özellikli doğası olan antik ve doğal Sit'lerle bezeli, butik bir turizm kentine bu projenin hiçbir getirisinin olmadığı, götürüsünün yüksek olacağı, projenin telafisi mümkün olmayan zararlara yol açacağı kaydedildi. 4. İdare Mahkemesi, yürütmeyi durdurma kararı verdi.
LİKYA ORKİDESİ
'ÇED gerekli değildir' kararına karşı açılan ikinci davada ise bölgedeki Likya orkidesi başta olmak üzere endemik bitki türleri ve yaban hayatı varlığını tehdit ederek yok olmasına ve bölgede doğal habitatların parçalanmasına neden olacağı vurgulandı. Otoban projesinin planlandığı bölgede yoğun trafik akışı olmadığına da dikkat çekilerek, 73 milyonluk yatırımın çöpe gideceği, öte yandan doğal SİT bölgelerinin yok olacağı belirtilerek, 'ÇED gerekli değildir' kararının yürütmesinin durdurulması ve iptali talep edildi.
MAHKEME ÇED GEREKLİ DEĞİLDİR KARARINI İPTAL ETTİ
Kaş Turizm Tanıtma Derneği tarafından açılan bu davada ise Antalya 2'nci İdare Mahkemesi, Antalya Valiliği'nin 'ÇED gerekli değildir' kararını iptal etti. Mahkeme kararına ilişkin bilgi veren avukat Tuncay Koç, "İki hafta önce Kaş'ta Kaputaş Sit alanından geçen otoyol projesine izin veren Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıkları Komisyonu'na karşı açtığımız davada Antalya 4'üncü İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı vermişti. Bu kararın ardından ÇED gerekli değildir kararına karşı açtığımız davada da Antalya 2'nci idare Mahkemesi ÇED Gerekli değildir kararının iptaline karar verdi. Kaş Turizm ve Tanıtma Derneği ile Peyzaj Mimarları Ankara Odası başta olmak üzere, Kaş Çevre Platformu ve Kaş Koruma Platformu'na üye 76 Kaşlı yurttaşın açtığı davalarda böylelikle mutlu sona ulaşıldı" dedi.
'KAŞLILAR KAZANMIŞTIR'
Bu iki karar doğrultusunda 6 arkeolojik sit ve 2 doğal sit alanından geçen 28 kilometrelik yolun yapılma olanağının kalmadığını belirten Koç, "Mahkeme, alınan yürütmeyi durdurma kararını dayanak göstererek projenin bütünlüğünün kalmadığını, bu haliyle projenin gerçekleştirilemeyeceğinden bahsederek ÇED gerekli değildir kararını iptal etti. Böylesine özel doğaya ve antik yapılara, endemik türlere sahip bir alanda yol projesinin düşünülmesi dahi yanlıştır. Karayolları Genel Müdürlüğünün bölgenin ihtiyaçları ve dokusunu gözetmeden sadece duble yol yapmaya kilitlenmiş anlayışının da doğru olmadığı bu kararlarla görülmüştür. Yaşam alanlarına sahip çıkan Kaşlılar kazanmıştır" dedi.
GÖRÜNTÜ GEÇİLECEK
Haber: Mehmet ÇINAR/ANTALYA,
============================================
Öğrencinin düştüğü servis aracının şoförü gözaltına alındı
Manisa'nın Yunusemre ilçesinde, iddiaya göre, kapasitesinden fazla öğrenci taşıdığı sırada araç kapısının aniden açılmasıyla yola düşen bir öğrencinin yaralandığı olayla ilgili servis şoförü 37 yaşındaki A.İ.B. gözaltına alındı. Karakoca Sarıkaya Mahallesi'ndeki toplam 22 öğrenci ise bu sabah farklı servis aracıyla okullarına taşındı.
Olay, 20 Mart Salı günü sabah saatlerinde, Yunusemre ilçesine bağlı Karakoca Sarıkaya Mahallesi'nde meydana geldi. Eğitim gördüğü 10 Ekim Ortaokulu'na gitmek için evden çıkan 6'ncı sınıf öğrencisi 12 yaşındaki Emirhan Kırmızıkaya, iddiaya göre, kapasitesinden fazla yolcu taşınan okul servisine bindi. Servisin hareket etmesinden 1.5 kilometre sonra aracın kapısının aniden açılmasıyla, Kırmızıkaya dengesini kaybederek, araçtan yola düştü. Olayı gören çevre sakinlerince otomobile bindirilip, Manisa Merkez Efendi Devlet Hastanesi'ne götürülen Emirhan Kırmızıkaya'nın başına 4 dikiş atılırken, kırılan sol kolu ise alçıya alındı. Sağ ayağında ve sol elinde de ezilmeler meydana gelen Kırmızıkaya, hastanedeki tedavisinin ardından evine götürüldü. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yaşanan olayla ilgili soruşturma başlattı. Servis firmasının sözleşmesi fesh edildi.
ÖĞRENCİLERİ YENİ SERVİS TAŞIDI
Yaşanan olayın ardından Karakoca Sarıkaya Mahallesi'ndeki 22 öğrencinin bu sabah eğitim gördükleri okullara taşınması için İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından geçici servis görevlendirildi. Öğrenciler bu sabah evlerinden çıkarak, geçici görevlendirilen okul servisine bindi. Servis şoförü binen öğrencileri tek tek sayarak, araç içerisinde dikkatli davranmaları konusunda uyarıda bulundu. Öğrencileri alan okul servisi, daha sonra mahallenin çıkışında İlçe Jandarma Trafik ekipleri tarafından kontrol edildi. Mahalle sakinlerinden Akim Gülüm, "Yeni bir servis aracının görevlendirilmesinden dolayı mutluluk duyuyoruz. Bu sabah çocuklarımızı alan okul servisinin şoförüyle de konuştuk. Ondan da memnun kaldık. Daha önceki firmanın servisi, 15-16 kişilik araca yaklaşık 28 çocuğu bindiriyordu. Daha sonra da böyle olay yaşanıyor. Gerekli önlemlerin alınması için böyle bir olayın yaşanması mı gerekirdi? İnşallah bundan sonra böyle bir olayı daha yaşamayız" diye konuştu.
SERVİS ŞOFÖRÜ ADLİYEDE
Öğrencinin araçtan düşerek yaralandığı olayda okul servisi şoförü A.İ.B., dün (pazar) Sabuncubeli Jandarma Karakolu ekipleri tarafından gözaltına alındı. Servis şoförü A.İ.B., jandarmadaki ifadesinin ardından bu sabah adliyeye sevk edildi. Ayrıca servisin bağlı olduğu firma sahipleri R.B. ve A.O.B. de jandarmada ifade verdi, ardından serbest bırakıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
---------------------------------
Sarıkaya Mahallesi'nde öğrencilerin servis beklerken görüntü
Öğrencilerin servise binerken ve servis içinden görüntü
Mahalle sakinlerinden Akim Gülüm'ün açıklaması
Haber- Kamera: İlker KILIÇASLAN- Nermin UÇTU / MANİSA,
=========================================
Nurgül, 3 kilometre battaniye ile taşınarak ambulansa ulaştırıldı
Hakkari'nin Yüksekova ilçesinin Büyükçiftlik beldesine bağlı Kandilli mezrasında yaşayan astım hastası Nurgül Soylu (14) için karla mücadele ekipleri seferber oldu. Ekipler mezraya giremeyince Nürgül, bir bataniye içerisinde 3 kilometre taşınarak ambulansa kadar getirildi.
İlçe merkezine 35 kilometre uzaklıktaki Büyükçiftlik beldesine bağlı Kandilli mezrasında rahatsızlanan astım hastası Nurgül Soylu'nun yakınları, durumu 112 Acil Servis ekiplerine bildirdi. Yol kardan kapalı olduğu için ambulans köye gidemeyince karla mücadele ekiplerine haber verildi. Yüksekova Kaymakamlığına Bağlı Şantiye Şefliği karla mücadele ekipleri mezra yolun açmak için hemen harekete geçti. Yolun büyük kısmı kardan temizlendi ancak çamurdan kayganlaşması ve dar olması nedeniyle iş makineleri mezra içine kadar giremedi. Nurgül Soylu, yakınları tarafından bir bataniyeye konularak 3 kilometre taşınıp, ambulansa kadar getirildi. Nurgül Soylu'ya ilk müdahale ambulansta yapıldıktan sonra Yüksekova Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Baba Fikri Soylu, kızının öğrenci olduğunu ve hafta sonunu köyde geçirmek için eve geldiğini, akşam saatlerinde ise aniden rahatsızlandığını söyledi. Fikri Soylu, kızını hastaneye ulaştırmak için gelen sağlık ekiplerine teşekkür etti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------------------
-iş kaminasından gör
-ambulanstan gör
-Battaniye içinden ambulansa getirlen Nurgül Soylu
-Ambulansın içinde ilk müdahale
-Fikri Soylu ile röp
-Hastane önünde gör
-Genel detaylar
Haber: Yaşar KAPLAN/YÜKSEKOVA(Hakakari),
=========================================
Liseli Dilber sağlığına kavuşacağı ameliyatı dört gözle bekliyor
Antalya'nın Gazipaşa ilçesinde 'kortikal displazi' teşhisi konulan ve sürekli bayılma nöbetleri geçiren lise öğrencisi 15 yaşındaki Dilber Utku, kendisini sağlığına kavuşturacağını umut ettiği ameliyat için verilen sıranın gelmesini bekliyor.
Gazipaşa merkez Pazarcı Mahallesi'nde oturan işçi Davut Utku'nun 3 çocuğundan büyüğü Dilber Utku, bir süre önce rahatsızlandı. Çeşitli hastanelere götürülen Dilber Utku'ya en son özel bir hastanede doğuştan 'kortikal displazi' (Beyin korteksindeki nöronların anormal erken gelişimi sonucu ortaya çıkan bir beyin hastalığı) teşhisi konuldu. Hastanede en az 2 kez ameliyat edilmesi, gerekirse üçüncünün de yapılabileceği belirtilen aileden ameliyat başına 30 bin TL istendi. Maddi gücü olmayan aile Dilber Utku'yu ameliyat ettiremedi.
AMELİYAT İÇİN SIRA VERİLDİ
Dilber Utku için çare arayan ailesi geçen yıl Ankara'daki Gazi Üniversitesi Hastanesi'ne başvurdu. Burada yapılan tetkiklerin ardından aileye Dilber Utku'nun ameliyat için sıraya alındığı ve sıra geldiğinde kendilerine haber verileceği söylendi. Bunun üzerine Gazipaşa'ya dönen aile ameliyat için gelecek haberi beklemeye başladı ancak bugüne kadar bu henüz gerçekleşmedi. Hastalığı nedeniyle sık sık bayılma nöbetleri geçiren ve okulda da bu durumu tekrar eden lise 1'inci sınıf öğrencisi Dilber Utku ve ailesi ameliyat için gelecek mutlu haberi dört gözle beklediklerini söyledi.
'O SIRA HALA GELMEDİ'
Anne Dilek Utku (40), "2015 yılından bu yana Antalya, Ankara uğraştık, durduk. Doktordan doktora, hastaneden hastaneye dolaştık. Hastalığının teşhisi bir özel hastanede konuldu. Ameliyat olmasına karar verildi. Maddi durumumuzun iyi olmaması nedeniyle özel hastanede tedavi ettiremedik. Bizi Gazi Üniversitesi Hastanesi'ne yönlendirdiler. 1 yıl oldu sıra alalı. O sıra hala gelmedi. Bazen arayıp sorduğumuz zaman 'sıranızı bekleyin' cevabı alıyoruz. Kızım bayılıyor, başına bir şey gelir diye hiçbir yere gönderemiyoruz. Okula giderken de ben veya babası götürüp getiriyor. Bazen de okuldan arıyorlar 'kızınız bayıldı' diye. Evde oluyorum, ocağımda yemeğimi bırakıp koşarak okula gidiyorum. Ne yazık ki okulda olsun evde olsun yalnız bırakamıyoruz. Arkadaşları da bu durumuna çok üzülüyor. Derslerine adapte olamıyor. Toplum içine tek başına gidip arkadaşlarıyla eğlenip aktiviteye katılamıyor. 3 yıldır ilaçlarla mücadele veriyor ama artık ilaçlar da etki etmiyor. Bayılmaları, nöbetler arttı. Cumhurbaşkanımızdan, Başbakanımızdan ve Sağlık Bakanlığımızdan yardım bekliyoruz" dedi.
'BAYILMALARI SIKLAŞTI'
Baba Davut Utku (40), kızının durumu nedeniyle uykusuz günler yaşadıkları anlattı. Davut Utku, "Kızımı 2015 yılından bu yana götürmediğim doktor, hastane kalmadı. Ameliyat edecek doktor da özel bir hastanede hazır ama maddi imkansızlıktan dolayı yaptıramıyorum. Aldığım maaş belli, özel hastanede ameliyat yapılması için bizden her ameliyat için 30 bin lira talep edildi. Kızım toplam 3 ameliyat geçirecek onu da maddi imkansızlıktan dolayı yaptıramıyoruz. Şu anda kendi aylığım ilaç masrafı ve diğer çocuklarıma ve evimin ihtiyaçlarına yetmiyor. Arkadaşlarımdan borç alıyorum. Maddi durumumuz olmadığı için Gazi Üniversitesi Hastanesi'ne yönlendirildik. 1 yıl önce sıra aldık, hala gelmedi. Kızımın bayılmaları sıklaştı. Yalnız bırakamıyoruz, zor durumdayız. Sayın Cumhurbaşkanımızdan, Başbakanımızdan, hayırseverlerden, Sağlık Bakanlığından özellikle Antalya milletvekillerinden bu konuya duyarlı olmalarını istiyorum" diye konuştu.
'ÇOK YORULDUM'
Dilber Utku da bir an önce sağlığına kavuşarak akranlarıyla sağlıklı şekilde okula gidip, derslerine adapte olmak istediğini kaydetti. Arkadaşlarıyla vakit geçirmek istediğini belirten Dilber Utku, "Birçok hastaneye gittik. Çok yoruldum. Sağlığıma kavuşmak istiyorum, iyileşmek istiyorum. Arkadaşlarım da benim iyileşmemi istiyor" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Aileden görüntü
Dilber Utku'nun ders çalışması
Dilber Utku'nun kitap okuması
Genel ve detay görüntüler
Baba Davut Utku'nun kızının ilaçları hakkında bilgi vermesi
Röp 1: Dilek Utku (Anne)
Röp 2: Dilber Utku (kız)
Röp 3: Davut Utku (Baba)
HABER- KAMERA: Yücel BULUT/GAZİPAŞA (Antalya),
=========================================
Sigara ve para bulamayınca, gofret çaldı
Konya'da bir bakkalın kepenk kilidini kırıp içire giren sigara ve para bulamadığı için 4 adet gofret çalan 2 kişiden 21 yaşındaki Nedim K., çaldığı gofretleri yerken yakalandı. Polis kaçan diğer şüphelinin yakalanması için çalışma başlattı.
Olay, saat 04.00 sıralarında merkez Karatay ilçesi Kalenderhane Mahallesi Ankara Caddesi'ndeki bir bakkalda meydana geldi. Nedim K. ve yanında arkadaşıyla birlikte bakkalın önüne geldi. İddiaya göre Nedim K., elinde bıçakla iş yerinin önünde bekleyip etrafı gözetlerken, arkadaşı da kepenk kilidi kırıp içeri girdi. İçeride para ve sigara bulamayan şüpheliler 4 adet gofret alıp hızla uzaklaştı. Bu sırada durumu fark eden çevredekiler polise haber verdi. Olay yerine gelen polis, bakkalın yakınındaki bir sokakta Nedim K.'ye çaldıkları gofretleri yerken yakaladı. Gözaltına alınan Nedim K. sorgulanmak üzere Asayiş Şube Müdürlüğü'ne götürülürken, polis kaçan diğer şüphelinin kimliğini belirlemek için çalışma başlattı.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Şüphelinin sağlık kontrolüne getirilmesi
Olay yerinde polisin inceleme yapması
Haber- Kamera: Mehmet IŞIK KONYA,
=========================================
AK Parti'li Miroğlu, Paris'te Yılmaz Güney ile Ahmet Kaya'nın mezarını ziyaret etti
AK Parti Mardin Milletvekili Orhan Miroğlu, Avrupa Konseyi toplantısı için gittiği Fransa'nın başkenti Paris'te Yılmaz Güney ile Ahmet Kaya'nın mezarlarını ziyaret edip, çiçek bıraktı.
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Bilim Kültür ve Medya Komitesi'nin toplantısına katılmak üzere Fransa'ya giden AK Parti'li Miroğlu ile eşi Canan Miroğlu, toplantı sonrası Paris'te bulunan Père Lachaise Mezarlığı'na uğradı. Miroğlu ve eşi, sanatçılar Ahmet Kaya ile Yılmaz Güney'in mezarlarını ziyaret ederek, çiçek bıraktı. AK Parti'li Miroğlu, ziyarete ilişkin sosyal medya hesabından fotoğraflarla birlikte şu mesajı paylaştı: "Paris'te yağmurlu bir gün. Canan'la beraber Père Lachaise Mezarlığı'na elimizde iki demet çiçekle giriyoruz. Biri Ahmet Kaya, diğeri Yılmaz Güney için. Aklımda de Gaulle'un ünlü sözü, de Gaulle 'Jean Paul Sartre, Fransa'dır' demişti. Yılmaz Güney ve Ahmet Kaya'nın Türkiye olması gibi. İkisi de çok sevdikleri ülkelerinden uzakta, ebedi uykularındalar. Onlara çok sevdikleri ülkelerinden selam söyledim. Zaman akıp gidiyor, ama Ahmet Kaya'nın şarkıları hiç eskimiyor ve aşılamıyor. Allah'ın rahmetiyle uyu sevgili Ahmet, seni unutmadık ve sana olan sevgimiz hiç azalmadı. Siverek'te başlayıp, Paris'te noktalanan bir hayat. Sürü, Yol ve Umutsuzlar'ın yönetmeni Yılmaz Güney burada yatıyor. Sinemamızın 'Çirkin Kralı'na Türkiye'den ve Siverekli, Adanalı hemşehrilerinden selam götürdük."
Haber: Ferit ASLAN/MARDİN,
==========================================
Van'da Polonyalı geline 2 gün 2 gece düğün
Hakkarili Harun Doğan (32), 5 yıl önce Antalya'da bir otelde garsonluk yaparken tanıştığı Polonyalı banka çalışanı Magdalana Ayachi (31) ile Van'da 2 gün, 2 gece süren düğünle evlendi. Aşkın engel tanımadığını anlatan Doğan, "Birbirimizin dilini tam olarak bilmesek de severek evlendiğim Polonyalı aşkım ile onun ülkesinde yaşayacağım" dedi.
Polanya'nın başkenti Varşova'da bankada çalışan Magdalana Ayachi, 5 yıl önce tatil için geldiği Antalya'da bir otelde garson olarak çalışan Hakkari Çukurcalı Hamdi Doğa ile tanıştı. Sık sık telefonla görüşerek bağlarını koparmayan ikili, bir süre önce evlilik kararı aldı. Bunun üzerine Polonyalı gelin Magdalana Ayachi, düğünlerini damadın ailesinin yaşadığı Van'da bölgenin gelenek ve göreneklerine göre yapmak istedi. Çift için Van'ın merkez Tuşba ilçesindeki Beyüzüm Mahallesi'nde 2 gün, 2 gece süren düğün yapıldı. Ülkesine ait kıyafetle düğün alanına gelen Magdalana Ayachi, halay çekerek eğlendi.
POLONYA'DA YAŞAYACAK
Düğün sonrası Van Gölü sahiline giden gelin ile damat, buradaki muhteşem manzarada hatıra fotoğrafı çekti. Damat Harun Doğan, bundan sonra yaşamlarını Polonya'da sürdüreceklerini belirterek, "Magdalana Ayachi ile aşk hikayemizi evlilikle taçlandırdık. Düğünümüzü, bölgenin gelenek ve göreneklerine göre yapmak istedi. Ben de onun bu isteğini kırmadım ve düğünümüzü Van'da yaptık. 2 gün, 2 gece süren düğünde halaylar çektik. Ben onun dilini tam olarak anlamadığım için, bazen işaret diliyle birbirimizi anlamaya çalışıyoruz. Onu çok seviyorum. O da beni çok seviyor. Aşk engel tanımıyor. Bundan sonraki yaşamımızı Polonya'nın başkenti Varşova'da sürdüreceğiz" dedi. Gelin Ayachi ise Harun'u çok sevdiği için evlendiğini belirterek, "Tatil için Türkiye'ye gelmiştim. Antalya'da tanıştık. Daha sonra da evlenmeye karar verdik. Düğünümü de bölgenin geleneklerine göre yaptım. Çok güzel geçti. Çok mutluyum" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
------------------------------
-Kürtçe müzik eşliğinde halay çeken davetliler
-Polonyalı gelin ve damadın düğün alanına gelişleri
-El tutuşan gelin ve damat
-Polonyalı gelin ve Çukurcalı damadın önünde elindeki bastonda Çukurca oyunu oynayan iki vatandaş
-Polonyalı gelinin damadın yakınlarıyla hatıra fotoğraf çektirmesi
-Gelin ve damat, davetlilerle kol kola girip Kürtçe müzik eşliğinde halay çekerken
-Polanyalı gelin Magdalana Ayachi ile damat Harun Doğan Van Gölü sahilinde yürürken
-Göl manzarasını izlerlerken
-Damat Harun Doğan ile röportaj
-Göl sahilinde el ele tutuşup yürümeleri
-Polonyalı gelin Magdalana Ayachi ile röportaj
BOYUT: 464 MB
Haber: Behçet DALMAZ/VAN,
===========================================
Dalgıç polisle kanalizasyonlarda böyle patlayıcı araması yapmış
Diyarbakır'da, HDP ile DBP'nin organize ettiği 21 Mart Nevruz kutlaması onbinlerce kişinin katılımı ile sorunsuz geçerken, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne bağlı dalgıç polislerin kutlamadan önce kutlamanın yapıldığı Nevruz parkının altından geçen kanalizyasyonlarda yaptığı patlayıcı aramasına ait görüntüler ortaya çıktı.
Merkez Bağlar İlçesi'ndeki Nevruz Parkında 21 Mart'ta HDP ile DBP'nin organizyasyonu ile gerçekleşen Nevruz kutlamaları sorunsuz geçerken, kutlama öncesi 7 bin güvenlik görevlisi ile polisin aldığı önlemlere ait görüntüler ortaya çıktı. Nevruz alanı çevresinde her hangi bir olumsuzluğun yaşanmaması için yaklaşık 5 kilometrelik bariyer ören polisin, 135 bin metrekarelik alanın altından geçen kanalizyasyon hatlarında da saatler süren patlayıcı araması yaptığı ortaya çıktı.
DALGIÇ POLİSLER KANALİZASYONLARA İNDİ
Kutlamaların yapıldığı 21 Mart Nevruz sabahı saat 06.00'da kutlama alının altından geçen kanalizyasyon şebekesine inen Emniyet Genel Müdürlüğü Koruma Daire Başkanlığı bünyesindeki dalgıç polis ekiplerinin de kanalizyasyonda patlayıcı araması yaptığı belirtildi. Deniz ve iç sularda kaybolan, atılan veya saklanan suç aletlerine ulaşmaya yönelik eğitim alan dalgıç polisler, Nevruz alanının kanalizasyonuna inerek saatlerce bomba araması yaptı. Metal detektör, bomba ve mayın köpeklerinin de kullanıldığı arama faaliyetlerinde 2 gruba ayrılan dalgıç polislerin aramalarında çevredeki inşaatlarda incelemelerde bulunduğu öğrenildi.
Görüntü Dökümü:
--------------------------
-Polislerin alana gelmesi
-Dalgıç polislerin kanalizasyona girmesi
-Detektörlerle polisin gezmesi
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Canan ALTINTAŞ/DİYARBAKIR,
=============================================
Gülbahar bitkisi köylülerin gelir kaynağı oldu
Muş'ta ilkbaharda dağlık alanlarda yetişen ve yemeklik olarak kullanılan gülbahar bitkisi, eşek sırtında yerleşim alanına getirildikten sonra kamyonlarla batıdaki illere gönderiliyor. Her gün sabah 07.00'de traktör ve eşeklerle gülbahar toplamaya çıkan köylüler, günde yaklaşık 7-8 ton gülbahar bitkisi toplayıp satıyor. Köylülerden Mehmet Ali Sevim, "Her bahar ayında böyle gider gülbahar getiririz. Toplama işini bıçakla yapıyoruz. Önce kovalara daha sonra ise filelere dolduruyoruz. Çalışkan birisi 110-120 kilo arasında gülbahar topluyor. Bitkileri topladıktan sonra buraya geliyoruz, toptancılar geliyor ve onlara teslim ediyoruz. Gülbaharın kilosunu 1,5 liradan satıyoruz" dedi.
Görüntü Dökümü
------------------------
-Köylülerin traktörlerle Gülbaharları getirmelerinden detaylar
-Gülbahar torbalarının traktörden indirme, tartma görüntüleri
-Röportaj
-Köyden detaylar
Haber-Kamera: Eser AYDIN/ MUŞ,