Haberler
Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı: İran tehdidine odaklanmak

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

Rusya bir kez daha ABD füzeleriyle vuruldu, Savunma Bakanlığı 'Yanıt verilecek' dedi

ABD füzeleriyle bir kez daha vurulan Rusya'dan dünyayı korkutan açıklama

Dha Yurt Bülteni-5

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

1)SINIFTA SABİTLENMEYEN DOLABIN ALTINDA KALAN YUSUF YOĞUN BAKIMDA BURSA'daki bir ilkokulda, üzerine sabitlenmeyen dolap düşen 2'nci sınıf öğrencisi 7 yaşındaki Yusuf Ertaş ağır yaralandı.

1)SINIFTA SABİTLENMEYEN DOLABIN ALTINDA KALAN YUSUF YOĞUN BAKIMDA

BURSA'daki bir ilkokulda, üzerine sabitlenmeyen dolap düşen 2'nci sınıf öğrencisi 7 yaşındaki Yusuf Ertaş ağır yaralandı. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılan minik öğrenci yoğun bakımda tedavi altına alındı. Olayla ilgili adli ve idari soruşturma başatıldı.

Bursa'nın merkez Nilüfer İlçesi'ndeki Canaydın İlkokul'ndaki 2-D sınıfında olay dün meydana geldi. Sınıfta bulunan 1 metre 80 santim yüksekliğindeki dolabın altında kalan Yusuf Ertaş ağır yaralandı. Bu sırada aynı okulda 4'ncü sınıfta okuyan Muhammet Said Ertaş, koşarak geldiği sınıfta kardeşini dolabın altında kanlar içersinde görünce baygınlık geçirdi. Yusuf Ertaş dolabın altından çıkartılıp Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırıldı. Başına darbe alan, vücudundaki birçok kemikte kırıklar tesbit edilen Yusuf Ertaş, beyin ameliyatı geçirdikten sonra yoğun bakıma alındı. Ağabeyi Muhammet Said Ertaş'a ise okulda sağlık ekibi tarafından müdahale edildi. O da yaşadığı şoku uzun süre üzerinden atamadı.

Olayı, kendisini telefon ile arayan sınıf annesinden öğrenen avukat baba Adnan Ertaş, geldiği Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yoğun bakım ünitesinin önünde oğlunun doktorlarından gelecek iyi haberi bekliyor. Şu anda tek beklentisinin oğlunun sağlığına kavuşması oludğunu söyleyen Adnan Ertaş, "Olayı bana okul idarecileri değil, sınıf annesi telefon ile bildirdi. Onu bu durumda gören diğer oğlumun da pisikolojisi bozuldu. Çocuk ağlıyor, yemek yemiyor. Ne yapacağımızı şaşırdık" dedi. Adnan Ertaş, daha sonra cep telefon ile arayıp "Geçmiş olsun" demek isteyen okul yönetecileri ile "Durumum iyi değil" diyerek görüşmediğini açıkladı.

Bu arada, Canaydın İlkokulu idarecileri kendilerini arayan DHA muhabirinin konuşma talebini kabul etmedi. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri ise Yusuf'un üzerine düşen dolabın geçen eğitim döneminde sabit olduğunu, yaz tatilinde boya ve badana yapıldığını, bu sırada sabit olduğu için de dolabın arkasının boyanamadığını belirtip, "Nasıl sabit olmayan hale geldi bilmiyoruz, araştırıyoruz" dedi. Olayla ilgili adli ve idari soruşturmaya başlandı.

Görüntü Dökümü:

-----------------------

-Uludağ Üniversitesinden detaylar,

-Baba Adnan Ertaş ile röportaj

-Doktor ile röp

-Okulun görüntüsü ek olarak geçilecek

SÜRE: 1. 55 DK

BOYUT: 216 MB

Enver Fatih TIKIR/BURSA, -

=======================================================

(ÖZEL)

2) KARKAMIŞ ESKİ GÜNLERİNE DÖNDÜ

SURİYE'nin Cerablus kentine komşu olan ve buranın DEAŞ terör örgütü kontrolünde olduğu dönemde yaşamın kabusa döndüğü Gaziantep'in Karkamış İlçesi, Fırat Kalkanı Harekatı ile yeniden eski günlerine döndü. Cerablus'un DEAŞ terör örgütünden temizlenmesi ile sınır kapısında hareketliliğin başlaması Karkamış'ta yaşamı yeniden canlandırdı.

Gaziantep'in Karkamış İlçesi, komşu olduğu Suriye'nin Cerablus kentinin 2014 yılının ilk günlerinde DEAŞ terör örgütünün kontrolüne girmesiyle sıkıntılı günler yaşamaya başladı. Çiftçilik dışında Karkamış Sınır Kapısı'ndan yapılan ticaret ile yaşamını sürdüren bazı Karkamış sakinleri, zaman zaman Suriye tarafından atılan mermi, roket ve havanların da hedefinde olunca evlerini terk etmek zorunda kaldı. Sınır kapısının kapanması ve Suriye tarafından gelebilecek olası tehditler ile adeta hayalet kente dönüşen Karkamış, geçen yıl 24 Ağustos'ta düzenlenen Fırat Kalkanı Harekatı ile Cerablus'un DEAŞ'tan temizlenmesi ile rahat nefes aldı. Aradan geçen zaman içerisinde Cerablus ve çevresinin güvenli hale gelmesinin ardından Suriyeliler evlerine dönmeye başladı. Karkamış Sınır Kapısı'nın hem ülkelerine dönmek isteyenlerin hem de Cerablus'un yeniden inşası için çoğunluğu inşaat malzemesi taşıyan kamyon ve TIR'ların geçişine hizmet vermesiyle Karkamış yeniden eski günlerindeki gibi canlanmaya başladı.

İlçe esnafı, Suriye'de başlayan iç savaştan sonra ilk defa rahatladıklarını ve eski günlerdeki gibi para kazanmaya başladıklarını söyledi. Sınır hattına yüz metre mesafede bakkal işleten Mehmet Ay, uzun süredir yaşanan sıkıntıların sona erdiğini dile getirdi. Cerablus'taki DEAŞ'lılar tarafından ilçeye atılan roket ve havan mermileri yüzünden sıkıntılı günler yaşadıklarını anlatan Ay, "Daha önce çocuklarımızı dışarıya çıkaramıyorduk. Tüm ilçe korku içindeydik ama şimdi hayat normale döndü. Caddelerde, sokaklarda insanlar korkmadan rahatça yürüyor. Bizim işlerimiz de çok şükür eskisi gibi oldu. Evimize ekmek götüre biliyoruz. Devletimiz, askerimiz sağ olsun bizi bu beladan kurtardı" dedi.

İlçe sakinlerinden Erdal Çetin de Fırat Kalkanı Harekatı ile normalleşme sürecinin başladığını dile getirerek, "Daha önce, ilçe merkezine havan mermileri, roket mermileri, şarapnel parçaları düşüyordu. Şimdi bunlar bitti. Daha önce tarlamıza gidemiyorduk, çocuklarımızı ilçe dışındaki akrabalarımıza yolluyorduk. Şimdi rahatlıkla giderek tarladaki işlerimizi yapıyor, ürünlerimizi topluyoruz. İlçe halkı ve esnaf çok rahatladı" diye konuştu.

50 BİN 108 SURİYELİ DÖNDÜ

Gümrük kapısı civarında bulunan lokanta ve kebapçılar da TIR ve kamyon şoförlerinin uğrak yeri haline geldi. İlçedeki gümrük kapısından ayda 2 bin civarında TIR'ın Cerablus'a malzeme taşıdığı öğrenilirken, Fırat Kalkanı Harekatı'nın ardından sınırdan geçişlerin başlamasıyla şu ana kadar 50 bin 108 Suriyeli de yeniden doğduğu topraklara döndü.

Görüntü Dökümü:

-----------------------

Karkamış levhası

İlçedeki hareketlilik

Esnafın çalışması

Bir esnafın konuşması

Kahvenhanede oturan vatandaşlar

Bir vatandaşın konuşması

Kebapçıdaki yoğunluk

Kebapçı ile röp.

Sınır kapısı

Kapı önündeki TIR kuyruğu

Genel ve detay görüntüler

Haber -  Kamera: Eyyüp BURUN -GAZİANTEP-

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 287 MB

========================================================

3)SANATÇI METİN ŞENTÜRK, SURİYE'YE GİTTİ

SANATÇI Metin Şentürk, Suriye'de kamplarda kalan çocuklar ile bir araya gelmek için bu ülkeye gitti. İnsani Yardım Vakfı'nın Suriye'de düzenlediği etkinliğe katılmak üzere Kilis'e gelen Metin Şentürk, Öncüpınar Sınır Kapısı'ndan geçmeden önce gazetecilere açıklamalarda bulundu. Kilis'e daha önce de geldiğini anlatan Şentürk, bu kez Azez'deki kamplarda kalan Suriyeli çocuklara moral vermek için sınırı geçeceğini belirterek, "Azez kampındaki yavrularımıza hem moral, hem psikolojik destek verip, bir nebzede olsa acılarını paylaşmaya geldik. Bu benim için çok özel bir gün. Allah  kimseyi yerinden yurdundan, malından, mülkünden, anasından, babasından, savaş nedeniyle ayırmak zorunda bırakmasın" dedi.

Şentürk, açıklamasının ardından Öncüpınar Sınır Kapısı'ndan geçiş yaparak Azez'e gitti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------------

Şentürk'ün konuşması

Genel ve detay görüntüler

( Haber-Kamera: Reşit ÇELEBİOĞLU-KİLİS-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 347 MB

================================================

4)İTALYANLARIN SİDE ANITSAL ÇEŞMEYİ KOPYALADIĞI İDDİASI ARAŞTIRILACAK

ANTALYA Rölöve ve Anıtlar Bölge Müdürü Cemil Karabayram, 1950'li yıllarda Side'de kazılar yapan Ord. Prof. Dr. Arif Müfit Mansel'in, Side'deki anıtsal çeşmenin İtalyanlar tarafından kopyalanarak Roma'ya yapıldığı yönündeki söyleminin araştırıldığını söyledi. Karabayram, "Acaba İtalyanlar bizim çeşmemizin bir kopyasını Roma'da buradaki çeşmeden etkilenerek mi yaptı? Bu muallakta bir konu ama sanat tarihçileriyle bu konuyu da değerlendiriyoruz" dedi.

Manavgat'ın Side Mahallesi'nde bulunan anıtsal çeşmenin restorasyonunun tamamlanması amacıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı Antalya Rölöve ve Anıtlar Bölge Müdürlüğü tarafından ihale açıldı. Antalya Rölöve ve Anıtlar Bölge Müdürü Cemil Karabayram, yapılacak olan diğer çalışmalarla birlikte Side için 12 milyon liralık bir ödenek ayrıldığını belirtti. Side anıtsal çeşmenin Roma döneminin en ihtişamlı yapılarından biri olduğunu ve yapımının MS 2'nci yüzyıl ile 3'üncü yüzyıl başlarına tarihlendiğini kaydeden Karabayram, 2004'ten bu yana Barut Hotels tarafından yürütülen restorasyon çalışmalarında yüzde 20'lik bir kısımda ilerleme kaydedildiğini aktardı.

ANITSAL ÇEŞME ALGILANABİLİR HALE GELECEK

Barut grubuna bugüne kadarki çalışmalar için teşekkür eden ve anıtsal çeşmenin şu anki durumunu anlatan Karabayram, "Gördüğünüz alan çok ciddi taş bloklar var, bunların bütün parçalarına tek tek numaralar verilmiş, geçmiş yıllardan beri bu bloklar tek tek belgelenmişti. Şimdi bu blokların ve kemer yapısının üst sütunlara yerleştirilmesi ve Side anıtsal çeşmesinin algılanabilir konservasyonunun tamamlanması, konservasyonunun yapılması planlanıyor. Side anıtsal çeşmesinin ödeneği sağlandı, önümüzdeki günlerde ihalesi gerçekleşecek" dedi.

YENİ MALZEME KULLANILMAYACAK

Anadolu Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyelerinden Side Kazı Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Alanyalı başkanlığında kurulan bilimsel heyetin görüşleri doğrultusunda, anıtsal çeşmenin algılanabilir şekilde planlaması ve konservasyonunun yapılacağını anlatan Cemil Karabayram, "Bu yapının belli sütunları çok belli dönemlerde konuldu. Tamamı orijinal olan bu sütunlarda tamamen orijinal malzemeden hareket edilerek yeni bir sistem kurgulaması yapılacak. Kesinlikle yeni malzeme kullanılması şu anda söz konusu değil. Ama dengeyi sağlama adına belki belli bloklar konulabilir" diye konuştu

Cemil Karabayram, Side girişinde yola dökülen asfaltın da kaldırılarak antik kentin orijinal dokusuna kavuşturulacağını ayrıca, antik tiyatro konusunda çalışma içinde olduklarını kaydetti.

"ROMA'DAKİ ÇEŞME BURADAN ETKİLENEREK YAPILDI"

Antik Side'de kazıları ilk defa Ord. Prof. Dr. Arif Müfit Mansel'in başlattığını ve onun Side'yle ilgili söyledikleri ve yazdıklarının önemli olduğunu belirten Karabayram, "Arif Mansel hocamız bu çeşmenin bir kopyasının İtalyanlar tarafından alınarak İtalya'ya yaptırıldığını söylemişti. Tabi bu bir tartışma konusuydu ama bunun için de bir çalışma yapıyoruz. Acaba İtalyanlar bizim çeşmemizin bir kopyasını Roma'da buradaki çeşmeden etkilenerek mi yaptılar? Bu da tabi muallakta bir konu ama sanat tarihçileriyle bu konuyu da değerlendiriyoruz. Arif Mansel hocamızın aslında Roma'daki çeşmenin de buradan etkilenerek yapıldığını söylüyor" dedi.

Görüntü Dökümü

--------------

Side anıtsal çeşmeden genel görüntü

Anıtsal Çeşmeyi ziyaret eden turist grubu

Cemil Karabayram'ın açıklaması (3 parça)

Detay görüntüler

97.5 MB /// 03.03"

HABER- KAMERA: Mithat ABAKAN/MANAVGAT (Antalya),

=======================================================

5)ORGANLARI 3 KİŞİYE UMUT OLDU

SAMSUN'da tedavi gördüğü hastanede beyin ölümü gerçekleşen 55 yaşındaki S.F. adlı kadının organları 3 kişiye umut oldu.Ünye'de yaşayan 2 çocuk annesi ev kadını S.F. 3 gün önce beyin kanaması nedeniyle Samsun'daki özel bir hastaneye sevk edildi. Yoğun Bakım Ünitesi'nde tedavi gören S.F.'nin dün beyin ölümü gerçekleşti. Doktorların görüştüğü ailesi S.F.'nin organlarını bağışlama kararı aldı. Bu sabaha karşı aynı hastanede yapılan operasyonla S.F.'nin 2 böbreği ve karaciğeri alındı. Karaciğer buradan karayoluyla Amasya'nın Merzifon İlçesi'ne oradan da Merzifon Havalimanı'ndan askeri uçakla Ankara'ya götürüldü. Bir böbrek karayoluyla Erzurum'a gönderildi. Diğer böbreğin ise Samsun'daki bir hastaya nakledileceği belirtildi.

Eşinin cenazesini teslim alan Oktay F., "Biz eşimin rahatsızlığı dolayısıyla kısa süreli de olsa bir süreç yaşadık. Sonuçta eşimin beyin ölümü gerçekleşti. Sağlık Bakanlığı'nın organ bağışıyla ilgili yapmış olduğu bir kampanya var. Maalesef Türkiye'de organ bağışı sayısı çok düşük. Herkes başına gelmediği zaman hiçbir şeyi anlayamıyor. Böyle bir kararı vermek gerçekten zor. Sağ olsun bize destek oldular yardımcı oldular. Mutlaka organ bağışının düşünülmesi lazım. Bazen kendi aramızda yaptığımız sohbetlerde hangimize böyle bir şey olursa mutlaka bağışlayalım diye bunun sohbetini de yapıyorduk. Onun içinde hiç tereddüt etmedim. Eşim zaten böyle bir şeye duyarlıydı. Çocuklarımla ortak karar alıp organları bağışladıkö dedi.

Samsun Organ ve doku Nakli Bölge Koordinatörü Mehmet Kazak ise acılı aileye gösterdikleri duyarlı ve onurlu davranış için teşekkür ettiğini söyleyerek "Ülkemizde 30 bin kişi organ ve doku bekliyor. Her yıl bir kısmını kaybediyoruz. O insanların tek çaresi organ nakli olmalarında. Bizim organ bağışını artırmamız gerekiyor. Birçok insanımız organ bekliyor. 3 ayrı hastanede üç ayrı insana yeni bir yaşam için umut oldular. Merhumeye Allah'tan rahmet ailesine rahmet diliyoruzö diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

----------------------

-Hastane dışından detay

-Oktay F.'den detay

-Röportajlar

(SÜRE: 3.22 Dk) (BOYUT: 107.89 MB)

Haber-Kamera: Yaprak KOÇER/SAMSUN,

==================================================

6)TELEFONU DOLANDIRILAN BEDENSEL ENGELLİYE, HALUK LEVENT'TEN DESTEK

KONYA'da  32 yaşındaki bedensel engelli Hasan Hüseyin Eken'in, okula başlayacak olan kızının kırtasiye ihtiyaçlarını karşılamak için sosyal paylaşım sitesi üzerinden cep telefonunu satışa çıkardı. İddiaya göre telefonu 500 liraya almak isteyen kişi Eken'i dolandırdı.  Eken'in durumu basına yansıyınca sanatçı Haluk Levent, Eken'e destek çıkıp hukuki sürecin takibi için avukatını yönlendirdi. Dolandırma anları ise güvenlik kamerasına yansıdı.

Eşi de bedensel engelli olan 1 çocuk babası Hasan Hüseyin Eken, geçen 4 Eylül günü kullandığı cep telefonunu sosyal paylaşım sitesinde üzerinden ilan vererek satışa çıkardı. İlana görerek Eken ile irtibata geçen bir kişi satışa çıkarılan cep telefonunu eşine ait cep telefonuyla takas yapıp yapamayacağını sordu. Eken'in olumlu cevap vermesi üzerine garda buluşan Eken ve 29 yaşındaki Abdulkadir M. cep telefonlarını takas ederek ayrıldı.

YENİDEN SATIŞA ÇIKARDI

Hasan Hüseyin Eken, takas yaptığı cep telefonunu okula başlayacak 6 yaşındaki kızı Damla Eken'in kırtasiye masraflarını karşılamak amacıyla ayın 12'sinde yine internet üzerinden 500 liraya satışa çıkardı. İddiaya göre telefonu takas yaptığı Abdülkadir M. ilana cevap vererek cep telefonunu kendisinin tekrar alabileceğini söyledi. Eken'den olumlu cevap vermesi üzerine ikili eski garaj mevkiindeki bir petrol istasyonunun önünde buluştu. İddiaya göre cep telefonunu kutusuyla birlikte eline alan Abdülkadir M. otomobilini getireceğini söyleyerek yolun karşısına geçti. Eken de arkasından giderken şüpheli otomobiline binerek kaçtı. Yaşadığı olayın ardından dolandırıldığını anlayan Eken durumu polise bildirdi.  Adresi tespit edilen Abdülkadir M. gözaltına alındı. Suçlamaları kabul etmeyen Abdülkadir M., ifadesinde Eken ile daha önceden telefon takası yaptığını ve bir daha görüşmediğini, olay günü de evinde eşiyle birlikte oturduklarını ve evden hiç çıkmadığını söyledi.  Abdülkadir M., ifadesinin ardından serbest bırakıldı.

KAMERA GÖRÜNTÜLERİNİ SAVCILIĞA VERDİ

Abdülkadir M.'nin bedensel engelli Eken'in yanına gelerek konuşmaları ve cep telefonunu alarak uzaklaşmasına ait güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı. Aldığı güvenlik kamerası görüntüsünü Cumhuriyet Savcılığına delil olarak veren Eken,  "Benim yaptığım şikayet ve yapılan haberin ardından Cumhuriyet Savcılığı da hareket geçerek olayla ilgili soruşturma başlattı. Ben de elde ettiğim güvenlik kamerası görüntülerini delil olarak savcılığa sundum. Gerekli yasal işlemler başlatıldı. Güvenlik kamerası görüntülerinde de şahsın ben beklerken yanıma gelmesi, yaklaşık 1 dakika yanımda oturması, konuşmalarımız ve daha sonra cep telefonunu alarak uzaklaşması ile benim akülü aracımla peşine düştüğüm yer alıyor. " dedi.

HALUK LEVENT'TEN DESTEK

Yaşadığı olayın  basında yer almasının  ardından bir çok kişinin kendisine ulaştığını da belirten Eken, sanatçı Haluk Levent'in de soruşturmayı takip etmesi için avukatını gönderdiğini vurguladı. Yaptığı şikayetin avukatı aracılığıyla takip edildiğine de dikkat çeken Eken, şöyle dedi:  "Yaşadığım olay basında yer aldıktan sonra bir çok kişi yardım etmek için beni aradı. Ama ben yardım kabul etmiyorum. Ben yardım alabilmek için yaşadığım bu olayı haber yaptırmadım. Amacım bu şahsın bir şekilde caza almasını sağlamak. Ama ben işsiz birisiyim. Bana yardım etmek isteyenler iş bulabilirlerse kabul edebilirim."

Eken, hukuki mücadelesini sonuna kadar sürdüreceğini de sözlerine ekledi.

Görüntü Dökümü

----------------------

Eken röp.

Güvenlik kamerası

(Haber- Kamera: Mehmet Kayhan YILDIZ KONYA DHA))

=============================================

7)İZMİR'DE FETÖ OPERASYONU: 83 GÖZALTI

İZMİR'de, Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik düzenlenen operasyonda örgüte ait kapatılan okullarda öğretmenlik yapan ve yine örgüte ait şirketlerde çalışan 83 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında emekli bir emniyet müdürünün de olduğu öğrenildi.

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, FETÖ'ye yönelik soruşturma kapsamında kent merkezi ile Menemen, Aliağa, Bergama, Ödemiş, Tire, Torbalı, Kemalpaşa ve Menderes ilçelerinde operasyon düzenledi. Belirlenen adreslere bu sabah yapılan eş zamanlı baskınlarda, haklarında yakalama kararı çıkarılan 98 şüpheliden, aralarında 2015 yılında resen emekli edilen bir emniyet müdürünün de bulunduğu 83 şüpheli gözaltına alındı. Şüphelilerden bazılarının örgüte ait kapatılan okullarda öğretmenlik yapan ve örgüte finansal destek sağlayan şirketlerde çalışan kişiler olduğu belirtildi. Gözaltına alınan şüpheliler sağlık kontrolünün ardından sorgulanmak üzere Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne götürüldü. Operasyon kapsamında 15 şüphelinin yakalanması için çalışmaların devam ettiği belirtildi.

Mehmet CANDAN / İZMİR,

===================================================

8)SEVGİLİSİNİ ÖLDÜRÜP, JANDARMAYA TESLİM OLDU

GAZİANTEP'te, birlikte yaşadığı Ahmet Arif Arhan'ı bıçaklayarak öldüren Dilara A., jandarmaya teslim oldu. Dilara A., kendisine tecavüz ettiği için cinayeti işlediğini öne sürdü.

Olay, gece geç saatlerde Beştepe Mahallesi'nde meydana geldi.  Dilara A. ile beraber yaşadığı Ahmet Arif Arhan arasında bilinmeyen nedenle tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesiyle Dilara K. mutfaktan aldığı ekmek bıçağıyla Arhan'ı vücudunun çeşitli yerlerinden bıçakladı. Dilara A., olayın ardından telefonla annesini arayarak yardım istedi. Eve gelen annesi, jandarmayı arayarak kızı Dilara K.'nın birini bıçakladığını söyledi. Olay yerine gelen jandarma ekiplerinin çağırdığı sağlık görevlilerinin kontrolünde Arhan'ın öldüğü belirlendi.

Jandarma tarafından gözaltına alınan Dilara A., jandarmaya verdiği ifadesinde sevgilisi olan Arhan'ın kendisine tecavüz ettiğini bu sebeple cinayeti işlediğini öne sürdü. Arhan'ın cesedi ise evde yapılan inceleme sonrası otopsi için Adli Tıp Kurumu morguna götürüldü.

Jandarmanın olayla ilgili başlattığı soruşturma sürdürülüyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------

-Ahmet Arif  Arhan'ın fotoğrafı

Adli Tıp Kurumu

-Cenaze aracı

-Genel ve detay görüntüler

(Haber-Eyüp BURUN Kamera: Mustafa KANLI-GAZİANTEP-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 26 MB

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title