Dha Yurt Bülteni - 1

1)VEYSİ KAYNAK: İDLİP BU KADAR İNSANI BARINDIRAMAZ"

'HAZIRLIK YAPIYORUZ'

BAŞBAKAN Yardımcısı Veysi Kaynak, Cilvegözü Sınır Kapısı'ndaki incelemesinden sonra yaptığı açıklamada; Hatay Valisi, Kızılay, AFAD başkanları ve güvenlikten sorumlu komutanlarla değerlendirme yaptıklarını belirterek şöyle devam etti:

"Halep'ten İdlip'e doğru açılan tahliye koridorundan 20 otobüs, Özgür Suriye Ordusu'nun kontrolündeki güvenli bölgeye ulaşmış durumda. 30-35 civarında yaralı var. Sınırımızın hemen bitişiğindeki Sahra Hastanesi'nde bildiğiniz gibi sivil insiyatifli toplum kuruluşlarımız, hekimlerimiz orada sağlık hizmeti veriyorlar ama Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak biz de hastalar için, yaralılar için, özel bakım ihtiyacı altında olan çocuklar ve yaşları için bir çalışma yapıyoruz. Eğer ikinci 20 otobüsün çıkmasına izin verilirse onu da değerlendiriyoruz. Karşı taraftan, yani dünyanın meşru saydığı Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) tarafından ve Suriye rejimi muhalifler tarafından bizden bir talep olduğunda, yine Suriye içerisinde güvenlik bir bölgede bir merkezi kurmayı değerlendiriyoruz. Konuyu değerlendirdik. Halep'te 80- 100 bin civarında insan olduğunu, insanların Halep'i terk etmek istediği söyleniyor. İdlip'te bu kadar insanı barındıracak fiziki şartlar yok, barınacağı yerler yok. Talep olduğunda meşru muhalif gruplar tarafından bize bir talep geldiğinde hemen sınırımızın diğer tarafında oluşturacağımız bir kampta da insanların barınma ihtiyaçlarını, gıda ihtiyaçlarını, sağlık ihtiyaçlarını ve diğer bir takım insani ihtiyaçlarını karşılayacağız"

'HAZIRLIK YAPIYORUZ'

İdlip'e çadır kent kurulmayacağını belirten Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, şunları kaydetti: "Bizim için önemli olan yeni kuracağımız kampın yani gelip geçici barınma merkezinin oraya gelecek insanlar için ve ülkemiz için güvenli bir yer olması. ülkemiz içine gelecek kişilerin ülkemize zarar verecek unsurlardan olmamasına gayret edeceğiz. Onların gerekli kayıtlarını, istihbari bilgilerini alacağız. Kampın kaç kişilik olacağına dair husus talebe bağlı. Şu an bir talep yok. Ama biz diyoruz ki, kış mevsiminde günlük hava soğuk, İdlip'te bu insanların kalacakları yer yok. Biz bu ihtiyacı öngörüyor ve hazırlık yapıyoruz. Talep geldiğinde de çok kısa sürede insani ihtiyaçlarını karşılayacak şekide geçici barınma merkezini oluşturacağız"

BAKAN SINIRDAYKEN SİLAHLAR PATLADI

Saat 18.00 sıralarında Cilvegözü Sınır Kapısı Bölgesi'nde Suri tarafında önce 7 el sonra da 3 el daha uzun namlulu silah sesi duyuldu. Başbakan Yardımcısı Kaynak'ın sınırda tampon bölgede bulunduğu dakikalarda duyulan ve ışığı da havada görülen kurşunlarla ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı.

Görüntü Dökümü

-----------------------------

İHH görevlilerinin Halep'ten gelen ve İdlib'e ulaşan sivil halkla konuşması

İHH görevlilerinden genel görüntü

----------

Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak'ın açıklamaları

Sınır kapısından giriş yapan ambulanların görüntüsü

Haber-Kamera: Murat KİBRİTOĞLU-Ferhat DERVİŞOĞLU-Çağlar ÖZTÜRK/REYHANLI-HATAY,

15.12.2016 - Haber Kodu : 161215187

15.12.2016 - Haber Kodu : 161215203

================================================

HATAY GÖÇ ALARMINDA (EK)

2)15'TEN FAZLA YARALI TEDAVİYE ALINDI

BAŞBAKAN YARDIMCISI KAYNAK, YARALILARI ZİYARET ETTİ

HALEP'ten tahliye edilen ağır yaralı Suriyeliler, Cilvegözü Sınır Kapısı'nda bekleyen ambulanslarla Hatay'a getirildi. 15'ten fazla yaralı, sınıra bölgesine yakın olan Reyhanlı ve Antakya Devlet Hastaneleri ile Mustafa Kemal Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde tedaviye alındı. Yeni yaralıların getirilmesi ihtimaline karşın hastanelere ek tedbirler alınırken, Suriye'ye açılan Cilvegözü Sınır Kapısı'nda da 25 ambulansın hazır beklediği bildirildi.

BAŞBAKAN YARDIMCISI KAYNAK, YARALILARI ZİYARET ETTİ

BAŞBAKAN Yardımcısı Veysi Kaynak, Hatay'ın Reyhanlı İlçe Devlet Hastanesi'ne Halep'ten getirilen ilk yaralıyı ziyaret ettikten sonra konuştu. Başbakan Yardımcısı Kaynak, şunları söyledi:

"Cilvegözü sınır kapısında verdiğim bilgiler biraz iyimser kalmış. Biz aslında yaralıların bir kısmının, Atme civarında hastanelere yerleştirildiğini düşünüyorduk. Bu tarafa gelenler için Bab-el Hava'da müdahale imkanı olabileceğini düşünmüştük ama maalesef yaralıların durumu ağır. Buraya intikal eden hasta sayısı 10 olacak. Bu hastaların tamamının Türkiye'ye geleceği anlaşılıyor. Diğerleri için de Antakya'daki Devlet Hastanemizde hazırlıklar yapıldı. Buranın (Reyhanlı Devlet Hastanesi) kapasite az. O yüzden Antakya Devlet Hastanesi'nde tedavileri yapılacak."

'İNSANLIK KATLEDİLİYOR'

İlk gelen yaralının karın bölgesinden kurşun yarası olduğunu aktaran Başbakan Yardımcısı Kaynak, şunları kaydetti:

"Bazı görüntüler gördüm. Genel Müdürümüz bana gösterdi. Kurşun yemiş çocuklar var. Halep'te insanlık katlediliyor. Bizim hekimlerimiz, hastanelerimiz, valimiz, her organımızla hükümetimiz hastalara yaşlılara çocuklara gerekli ilgiyi göstereceğiz. Ülkemizdeki hekimlerimizin inşallah ellerinden şifa bulacaklar. Refakatçılar da var beraberlerinde. Aile bütünlüğünü bozmadan onları da misfir edeceğiz. Şu an yolda olan ilk etapta 10 yaralı geliyor. Bugün itibariyle Halep'ten çıkarılan yaralı sayısı 35'in üzerinde ve bunun tamamına yakını ağır yaralı. Onların tamamına yakını muhtemelen gelecek."

Görüntü Dökümü

-----------

Antakya Devlet Hastanesi'nin tabelası

Antakya Devlet Hastanesi Acil Servisi'nin tabelası

Acil girişinde bekleyen ambulans

Ambulansla gelen yaralının indirilmesi

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ramazan ÇELİK / HATAY,

16.12.2016 - Haber Kodu : 161216003

Görüntü Dökümü:

-------------

Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak'ın açıklamaları

Suriyeli yaralının ambulanstan indirilmesi

Ambulansların gelişi

Yaralı çocukların ambulanstan indirilmesi

Yaralı kadın ve erkeklerin acil servise girmesi

Haber: Murat KİBRİTOĞLU-Ferhat DERVİŞOĞLU -Kamera: Çağlar ÖZTÜRK-REYHANLI,(HATAY),

15.12.2016 - Haber Kodu : 161215207

==============================================

Bakan Tüfenkçi, Sarp Kapısı'nda incelemelerde bulundu (EK)

3)BAKAN TUFENKÇİ ZİYARETLERDE BULUNDU, İŞADAMLARIYLA BİR ARAYA GELDİ

ÖĞLEDEN sonra Rize'den Trabzon'a gelen Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi, Valiliği ziyaret etti. Açıklamalarda bulunan ve terörle mücadele devam ederken bir yandan da ekonomiyi geliştirmenin çabasında olduklarını ifade eden Tüfenkçi, "Geçtiğimiz hafta özellikle reel sektöre yönelik önemli bir paketi açıkladık. İş adamlarımızla paylaşmak ve yeni bir heyecanla 2017 yılını yatırım yılı ilan etmek ve teşvik etmek için buradayız. Yeni yılda iş adamlarımıza önemli vergisel avantajları sağlamış durumdayız. Gündemi terörün belirlemesine izin vermek istemiyoruz, vermeyeceğiz. Gündemin ekonomi olmasını, milletimize, gençlerimize daha çok iş, AŞ bulmak olmasını istiyoruz. Bu yöndeki çabalarımız devam edecek" dedi. Daha sonra AK Parti Trabzon İl Başkanlığı'na giden Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, ardından da Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası'nda (TTSO) basına kapalı yapılan toplantıda iş adamlarıyla bir araya geldi.

Görüntü Dökümü

----------------------------

-Valilikte konuşma

-TTSO'dan detay görüntüler

Haber-Kamera: Osman ŞİŞKO, TRABZON,

15.12.2016 - Haber Kodu : 161215212

========================================

4)BAKAN AVCI, 'DOST İSLAM'A HİZMET ÖDÜLLERİ' TÖRENİNE KATILDI

KÜLTÜR ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, Konya'da 'Dost İslam'a Hizmet Ödülleri' töreninde, Pakistanlı İslam alimi ve şair merhum Muhammed İkbal adına, torunu Walid İkbal'a ödül verdi.Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, 'Dost İslam'a Hizmet Ödülleri' törenine katılmak için dün Konya'ya geldi. Bakan Avcı, ilk olarak Mevlana'nın hocası olan Şems-i Tebrizi'nin türbesini, ardından da Mevlana Müzesi'ni ziyaret etti. Daha sonra Konya Valiliği ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı ziyaret eden Bakan Avcı, Mevlana'nın görüş ve tasavvufi düşünlerini yaşatmaya çalışan Mevlevilik ile ilgili de açıklamalarda bulundu. Mevlevilik mutfağıni dünyaya tanıtacaklarını ifade eden Bakan Avcı, "Konya'da önümüzdeki dönem ağırlık vereceğimiz konulardan bir tanesi de Mevlevi mutfağıdır. Daha doğrusu Konya mutfağının içerisinde Mevlevi mutfağının seçkin özelliklerini, kültürünü, dünyaya tanıtmak. Önümüzdeki dönemde dünya çapında mevlevihanesi olan 117 şehrin oluşturacağı birliktelik içerisinde Konya'nın kültürel özellikleri de daha fazla tanınma şansı bulacak" dedi.

Bakan Avcı daha sonra Ak Parti İl Başkanlığı'nı ziyaret etti, Türk Kadınları Kültür Derneği İstanbul Şubesi, Kerim Eğitim Kültür ve Sağlık Vakfı tarafından düzenlenen 'Dost İslam'a Hizmet Ödülleri' törenine katıldı. Törende ödüller Pakistanlı İslam alimi ve şair merhum Muhammed İkbal ve Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Tasavvuf Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Süleyman Uludağ'a verildi. Bakan Avcı, Muhammed İkbal adına ödülü, torunu Walid İkbal'e verdi.

Görüntü Dökümü

------------------

Bakan Avcı'nın ziyaretlerinden detay

Ödül töreninden detay

Genel ve detay

Haber- Kamera: Mehmet Kayhan YILDIZ- Hasan DÖNMEZ / KONYA,

16.12.2016 - Haber Kodu : 161216004

=============================================

5)OĞLUNU KEMERLE DÖVEN BABA YİNE SERBEST KALDI

MUĞLA'nın Milas İlçesi'nde, 13 yaşındaki oğlu İsmail Ç.'yi kemerle dövdüğü iddiasıyla gözaltına alınıp serbest bırakıldıktan sonra savcının itirazı üzerine tekrar gözaltına alınan 39 yaşındaki Özay Ç., bir kez daha tutuksuz yargılanmak üzere serbest kaldı.

Baharlı Mahallesi Koru Sanayi Sitesi'nde dün öğle saatlerinde bir çocuğun üzerindeki elbiselerinin çıkarılarak kemerle dövüldüğünü görenler, cep telefonuyla görüntüleyip, durumu jandarmaya bildirdi. İhbar üzerine olay yerine giden jandarma ekipleri, ortaokul öğrencisi olan oğlu İsmail Ç.'yi döven oto tamirhanesi işleten Özay Ç.'yi gözaltına aldı. Özay Ç. ifadesinde, okul idaresinin oğlunun okula gitmediğini bildirdiğini belirtip, "Aramaya çıktım. Okula yakın bir yerde sigara içerken yakaladım, çok sinirlendim" dediği belirtildi. Jandarmadaki işlemlerinin ardından aynı gün adliyeye sevk edilen Özay Ç., serbest bırakıldı.

Özay Ç., savcının itirazı üzerine bugün tekrar gözaltına alındı. Özay Ç., kemerle dövdüğü oğlu İsmail Ç. ve eşi Songül Ç. ile adliyeye getirildi. İfadesine başvurulan İsmail Ç. ve anne Songül Ç., ifadelerinde şikayetçi olmadı. Anne-oğul ifadelerinin ardından adliyeden ayrılırken, mahkemeye sevk edilen Özay Ç., tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Görüntü Dökümü

------------

Oğlunu kemerle dövdüğü ileri sürülen Özay Ç.'nin görüntüsü

Babası tarafından kemerle dövülen İsmail Ç.'nin görüntüsü

Anne Songül Ç.'nin görüntüsü

Adliyeden görüntü

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Oktay ÇAYIRLI / MİLAS ( Muğla ),

15.12.2016 - Haber Kodu : 161215188

=============================================

6)ŞEHİT OĞLUNUN YASTIĞINI KOKLAYARAK, GÖZYAŞI DÖKTÜ

ANKARA Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığı önünde hayatını kaybettiği belirtilen Kara Harp Okulu Bando Komutanlığı'nda görevli 31 yaşındaki Astsubay Başçavuş Ziya İlhan Dağdaş'ın, şehit olduğunu duyurdu. Muğla Vali Yardımcısı Ekrem Aylanç, Garnizon Komutanı Yarbay Erkan Manavoğlu, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdür Vekili Hüseyin Erkek, Muğla'da yaşayan acılı anne Bilsen Dağdaş'ı evinde ziyaret ederek, başsağlığında bulundu. Protokol üyelerinin ziyaretinin ardından anne Dağdaş, oğlunun dolabından aldığı yastığını koklayarak uzun süre gözyaşı döktü. 15 Temmuz darbe girişiminden 4 gün önce Erzincan'dan Ankara'ya Kara Harp Okulu Bando Bölük Komutanlığı'na tayin edilen ve bekar olan Astsubay Başçavuş Ziya İlhan Dağdaş, kiraladığı eve yerleşme hazırlıkları yapıyordu. Darbe gecesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın halkın sokağa çıkması çağrısı üzerine sivil kıyafetle Genelkurmay Başkanlığı'nın önüne gitti. Astsubay Dağdaş, başına isabet eden tek kurşunla yaşamını yitirdi. Dağdaş'ın Muğla'da yaşayan ailesi, darbe girişimi sonrası oğlundan haber alamayınca Ankara'ya gitti. İlk etapta oğlunun gözaltına alınan askerler arasında olduğunu düşünen işçi emeklisi anne Bilsen Dağdaş, listede çocuğunun adını bulamayınca bu kez hastanelerin yolunu tuttu. Altı gün oğlunu arayan anne Dağdaş, son çare olarak istemeyerek de olsa Ankara Adli Tıp Kurumu'na gitti. Burada kimliksiz cenazeler olduğunu öğrenen Bilsen Dağdaş, DNA örneği verdi. Darbe girişiminden tam 8 gün sonra adli tıp kurumundaki görevlilerin kendisini aramasıyla acı haberi alan anne Dağdaş, oğlunun cenazesine ulaştı. Ancak Dağdaş, darbeci asker olabileceği şüphesiyle ilk başta şehit sayılmadı.

"CENAZE NAMAZI, VATAN HAİNİ SUÇLAMASIYLA KILDIRILMADI"

Bu gelişme üzerine Astsubay Dağdaş'ın annesi Bilsen Dağdaş, oğlunun darbeci askerlerin öldürdüğünü söyleyerek, 'şehit' sayılmasını istedi. Şehitlik verilmesini beklediği oğlunun tören yapılmadan mezarlıkta kılınan cenaze namazıyla toprağa verildiğini, camide mevlit okutma isteklerinin de kabul edilmediğini söyleyen Bilsen Dağdaş'ın bu isyanı ulusal ve yerel basında yer aldı. Bilsen Dağdaş, oğlunun şehit sayılması için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na da başvurdu. Savcılık, soruşturmanın ardından Dağdaş'ın FETÖ'cü askerler tarafından şehit edildiğini duyurdu. Gelişmelerin ardından Muğla Vali Yardımcısı Ekrem Aylan, Muğla Garnizon Komutanı Yarbay Erkan Manavoğlu ile Aile ve Sosyal Politikalar Muğla İl Müdür Vekili Hüseyin Erkek, bugün Muğla'da yaşayan acılı anne Bilsen Dağdaş'ı evinde ziyaret etti.

Ziyarette konuşan Yarbay Erkan Manavoğlu, "Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturmanın ardından astsubay Ziya İlhan Dağdaş'ın şehit olduğuna dair resmi yazı Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na gönderildi. Sizin münacatlarınız ve yetkililerin çalışmaları biraz zaman aldı. İşlemlerin tamamlanmasının ardından Şahadet Belgesi en kısa zamanda gönderilecektir. Bundan sonra sürekli irtibat halinde olacağız. Başınız sağolsun, acınızı paylaşıyoruz" dedi.

ŞEHİT OLAN OĞLUNUN EŞYALARINI İSTEDİ

Şehit olan oğlunun dolabından aldığı yastığını koklayarak ağlayan Bilsen Dağdaş ise, "Çocuğumun eşyalarının bize verilmesini talep ediyorum. Onları hatıra olarak saklayacağım. 5 ay boyunca hak etmediğimiz şeylerle karşılaştım. Tek isteğimin evladımın 15 yıllık emeğinin boşa gitmemesiydi. 'Mezarında rahat uyusun' diye çaba gösterdim. Rüyalarıma girip, anne videoyu izle diyordu. Bir anne evladının ne olduğunu bilmez mi? Diğer oğlumda astsubay. Bugüne kadar hiç sorguya çağrılmadı. Camide bir mevlit bile okutamadık. Kendi akrabalarım bile kapımızı çalmadı. 10 çocuğum olsa vatan uğruna seve seve canlarını feda ederim. Diğer arkadaşları gibi gidip eve saklanmadı. Paşasının orada tutuklu olduğunu duyunca, cumhurbaşkanının televizyondaki çağrısı üzerine çatışarak şehit düştü. 8 gün boyunca kimse bana Whatsapp yazışmalarını vermedi. Sonra vicdana gelip yazışmaları verdiler. Bir annenin morgda çocuğunu aramasını sizlere soruyorum. Çocuğumu sırtımda tek başıma ambulansa koyup Muğla'ya getirdim. 'Belge yok' diye camide cenaze namazını bile kılmadılar. Çocuğum her gece rüyama girdi" diye konuştu.

"MEVLİT OKUTULMASINA İZİN VERİLMEDİ" DEMİŞTİ

Anne Bilsen Dağdaş, 2 Eylül'de yaptığı açıklamada, 25 Temmuz'da Muğla'daki Akyol Camii'nde oğlunun cenaze namazının vatan haini suçlamasıyla kıldırılmadığını söylemişti. Oğlunun mezarlıkta kılınan namazın ardından toprağa verildiğini belirtmişti. Anne Bilsen Dağdaş, "Oğlum için camide Kuran okutmak istedim. Rahmetli evladımı yıkayan, aynı zamanda 7'sine kadar gelip Kuran'ını okuyan hoca, gidip camiye ne demişse kabul etmemişler. Annem ile oğlum bunun üzerine Vali ve müftüye gitmişler. Müftü bey, 'Elimizde yazı var. İsmi muallakta kalanlar için camide Kuran okutamayız' demiş. Vali bey ise 'Ben de anneme evde okutuyorum. Siz de evde okutun' demiş. Hayatta insan her şeyle karşılaşıyor. Vatanı için canını veren Ziyam bunların hiçbirini hak etmedi" diye konuşmuştu.

Görüntü Dökümü

--------------------------------

-Apartmandan görüntü

-Protokol üyelerinin apartmana girişi

-Protokol üyelerinin kapıda karşılanması

-Garnizon Komutanı Yarbay Erkan Manavoğlu'nun konuşması

-Anne Bilsen Dağdaş'ın konuşması

-Protokol üyelerine çay ikramı ve uğurlanması

-Anne Bilsen Dağdaş'ın oğlunun özel dolabını açması ve yastığına sarılması

-Anne Bilsen Dağdaş'ın uzun süre gözyaşı dökmesi

Haber-Kamera: Cavit AKGÜN / MUĞLA,

15.12.2016 - Haber Kodu : 161215197

15.12.2016 - Haber Kodu : 161215198

========================================

7)KÜTAHYA BELEDİYESİ'NİN 'EVLİLİK' KİTABINA CHP'NİN KADIN İL BAŞKANINDAN TEPKİ

KÜTAHYA Belediyesi'nin yeni evlenen çiftlere dağıttığı ve içerisinde kadını ikinci sınıf gören ifadelerin yer aldığı 'Evlilik ve Aile Hayatı' adlı kitabına CHP Kütahya İl Başkanı Zeliha Aksaz Şahbaz tepki göstererek, "bu kitapta son derece mantık dışı fantezi boyutlarına varan kadını aşağılayan söylemler var" dedi.

CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet'in TBMM Genel Kurulu'nda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bütçesi görüşmelerinde de gündeme getirdiği Hasan Çalışkan'ın yazdığı 394 sayfalık 'Evlilik ve Aile Hayatı' adlı kitap Kütahya'da yeni evlenen çiftlere ücretsiz olarak veriliyor. Kitabın girişinde Kütahya Belediye Başkanı AK Parti'li Kamil Saraçoğlu'nun 'Ebedi sevgi yolunda atılan bu ilk adımda evlatlarımıza iki cihan saadeti dilerim' ifadeleri de yer alıyor.

Kitapta 'Kadın cilvesini ve süslenmesini kocasına karşı yapmalı' denilerek "Dinimiz, kadınlara süslerini ve güzelliklerini sadece kocalarına karşı sergilemelerini emretmiştir. Kadın efendisinin karşısında güzel elbiselerini giyerek lüzum eden süslenmesini yapmalıdır. Müslüman hanımlar en güzel ve albenili elbiselerini kocasının yanında giyinmeli ve pespaye eski elbise ve zevksiz bir görünümle onun yanında dolaşmamalıdır. Günümüzde ne yazık ki bazı hanımlar en güzel kıyafetlerini sokaklarda yabancı erkeklere sergilerken kocalarının yanında ise eski kıyafetlerle dolaşmaktadırlar. Bu yanlış bir harekettir" ifadelerine yer veriliyor.

'KADINI CİNSEL KÖLE OLARAK SUNAN BİR KİTAP'

CHP Kütahya İl Başkanı Zeliha Aksaz Şahbaz, Kütahya Belediyesi'nin yeni evlenen çiftlere dağıtığı 'Evlilik ve Aile Hayatı' adlı kitabının kadınları ikinci sınıf vatandaş olarak gösterdiğini söyledi. Şahbaz şöyle konuştu:

"B kitabı direk evlendirme memurumuz nikahı kıyan görevlimiz kendi elleriyle vermektedir. Bu kitabın içeriğine baktığımızda burada kadını ikinci sınıf bir vatandaş olarak, bir cinsel köle olarak ve bir erkeğin tamamen egemenliği altında bulunan bir kişi olarak tanımlayan bir kitap ve içinde son derece mantık dışı fantezi boyutlarına varan kadını aşağılayan söylemler var. Bunlardan bir tanesi kadının kocaya karşı görevleri nelerdir? Kocası ne zaman isterse onun cinsel olarak isteklerini karşılamak zorundadır. Bunu yapmaz ise bundan imtina ederse melekler sabahlara kadar lanet eder gibi söylemler var. Kocanın kıskanma hakkı diye bir şey var. Erkek kadını kıskanır bu nedenle kadın yabancı erkeklerle kocasının izni olmadan konuşamaz evden çıkamaz, çalışamaz gibi söylemler var. Onun dışında boşanma ile ilgili bazı çağ dışı söylemler var. Bunlar erkek karısını üç defa boş ol diyerek boşar ise tekrar evlenmek için bir başkasıyla gerçek bir evlilik ve cinsel birliktelik yapmak zorundadır diye bir söylemler var. Bunlar tamamen kadını aşağılayan, kadını tabiri caiz ise tam anlamıyla cinsel bir köle olarak sunan bir kitap. Bu kitabın kamu eliyle, belediye vasıtasıyla evlenen çiftlere dağıtılması son derece sakıncalı buluyoruz. Kocanın haklarından bir tanesi de karısını dövme hakkı. Buna da yer verilmiş. Kadın eğer eşinin isteklerini yerine getirmiyor ise bunlar dövülebilir şeklinde tanımlamalar anlatımlar da var."

2002 YILINDAKİ EVLİLİK REHBERİ KİTABI DA TEPKİ GÖRMÜŞTÜ

Kütahya Belediyesi'nin tartışma yaratan ilk evlilik kitabının sadece bu olmadığını söyleyen CHP İl Başkanı Şahbaz, 2002 yılında da 'Evlilik Rehberi' adlı kitabın yeni evlenen çiftlere dağıttığını ve bu kitabın da kamuoyunda tepkiyle karşılandığını söyledi.

Kütahya Merkez Vaizi Mustafa Gazal'ın hazırladığı ve 2002 yılında Saadet Parti'li Kütahya Belediye Başkanı Süleyman Canan döneminde yeni evli çiftlere verilen kitapta "Kadın, kocasının evinde oturup yemek ve temizlik gibi ev işlerinde kocasına ve çocuklarına hizmet etmekle mükelleftir. Kadının anne ve babasından başka hısımlarını senede bir defa ziyaret etme hakkı vardır. Koca yabancıları ziyaretten ve düğünlere gitmekten hanımını men edebilir" ifadeleri yer almıştı.

Görüntü Dökümü

--------------------------------

-CHP İl Başkanı Zeliha Aksaz Şahbaz'ın konuşması,

-Kütahya Belediyesi'nin dışından çekilen görüntü,

-Kitabın çekilen görüntüsü bulunuyor.)

Haber-Kamera: Oğuzhan KILIÇ-KÜTAHYA,

15.12.2016 - Haber Kodu : 161215199

==========================================

8)ZONGULDAK'TA HEYELAN NEDENİYLE 11 EV TAHLİYE EDİLDİ

ZONGULDAK'ın Kozlu İlçesi'nde öğrenci yurdu inşaatı için isitinat duvarı yapılan alanda heyelan meydana geldi. Bölgede risk altında bulunan 9 binadaki 11 aile tahliye edildi.

Heyelan dün sabah saatlerinde Kılıç Mahallesi Güfte Sokak'ta öğrenci yurdu inşaatı için istinat duvarı yapılan alanda meydana geldi. Kar ve yağmur yağışı nedeniyle toprağın yumuşaması sonucu oluşan heyelanda istinat duvarının bir kısmı da çöktü. İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü ekipleri, heyelan bölgesindeki incelemede 9 binanın risk altında olduğunu belirledi. Bu binalarda oturan 11 aile, ilçedeki bir otele yerleştirildi.

AFAD İl Müdürü Ahmet Güngör, heyelan bölgesindeki incelemelerin devam ettiğini belirterek, "İlk gözlemde yağmurla birlikte toprak, istinat duvarına ve oradaki evlere zarar vermiş. İstinat duvarının bir kısmı yıkılmış. Jeolojik etüt raporu düzenleyeceğiz. Kaymakamlık ve belediyeye resmi yazıda yazılacak evler için. Öğrenci yurdu inşaatı da şu an için durduruldu" dedi.

Heyelan nedeniyle evlerinden tahliye edilenlerden 62 yaşındaki Saime Yavuz, sabah gürültüyle uyandıklarını belirterek, "Baktık ki üstten aşağıya toprak indi. Benim evim de oraya sınır. Hiçbirşey almadan çıktık. Çoluk-çocuk sokakta kaldık. Bizi otele yerleştirdiler" dedi.

Görüntü Dökümü

---------------

-Heyelanın meydana geldiği alandan görüntü

-Çöken istinat duvarı

-Mahalleden görüntü

-Binalardan detay

-Röportajlar

Haber-Kamera : Gürkay GÜNDOĞAN- Durmuş SEVİNDİK/KOZLU (Zonguldak),

15.12.2016 - Haber Kodu : 161215185

=======================================================

9)SİLAHLA YARALAMA ANI GÜVENLİK KAMERASINDA

SAMSUN'da çıkan kavgada 54 yaşındaki Murat Dinç'i tabancayla ateş ederek bacağından yaraladığı ve silahın kabzesiyle başuna vurduğu iddia edilen 64 yaşındaki Kemal Ö. ile olaya karışan 34 yaşındaki Alparslan Murat T. polis tarafından yakalandı.

Olay dün İlkadım İlçesi Çay Mahallesi Irmak Caddesi üzerinde meydana geldi. İddiaya göre, kahvehane önünde duran Murat Dinç ile kahvehanenin sahibi Kemal Ö. arasında sözlü tartışma başladı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine üzerindeki tabancayı çıkaran Kemal Ö., Murat Dinç'e 4 el ateş ederek sağ bacağından yaraladı. Daha sonrada tabanca kabzesiyle başına vurdu.

Bu sırada olay yerine gelen Alparslan Murat T. de yerde kanlar içinde yatan Dinç'e yumruk atıp başına tekmeyle vurdu. İki şüpheli görgü tanıklarının ifadesine göre olay yerinden bir kamyona binerek kaçtı. Yaralı ise olay yerine gelen ambulans ile Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı.

Olayla ilgili soruşturma başlatan polis silahla yaralama olayını gerçekleştiren Kemal Ö. ile darp olayına karışan Alparslan Murat T.'yi yakalayarak gözaltına aldı.

Öte yandan silahla yaralama anı kahvehanenin güvenlik kamerası tarafındran saniye saniye görüntülendi.

Görüntü Dökümü :

---------------------

Olay yerinden detay

112 ekiplerinin müdahalesi

Güvenlik kamerası görüntüleri

Haber-Kamera : Hakan ÇELİKBAŞ/SAMSUN,

15.12.2016 - Haber Kodu : 161215184

=====================================================

10)AŞIRI YÜKLENME NEDENİYLE 45 GÜNDE 214 TRAFO YANDI

MERKEZİ Diyarbakır'da DEDAŞ tarafından yapılan açıklamada, Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak'ta havaların soğumaya başlamasıyla birlikte aşırı tüketim nedeniyle 45 günde 214 trafonun yandığını açıkladı.

Dicle Elektrik Dağıtım Hizmetleri Anonim Şirketi (DEDAŞ)'tan yapılan yazılı açıklamada, 1 Kasım tarihinden bu yana geçen 45 günlük süre içerisinde 214 trafo, aşırı tüketim nedeniyle yanarak kullanılamaz hale geldiği belirtildi. Elektriğin, amacı dışında daha çok ısınmada kullanılması ve trafoların yanması nedeniyle yüzlerce konut ve işyerinde uzun süreli elektrik kesintileriyle karşı karşıya kalındığı belirtilen açıklamada, "Elektrik enerjisinin bölge genelinde amacının dışında ağırlıklı olarak ısınmada kullanılması yüzünden sık sık trafo yangınları yaşanmaktadır. Hava sıcaklığının düşmeye başladığı 1 Kasım tarihinden bu yana geçen süre içerisinde tamamı aşırı yüklenmeden dolayı Diyarbakır'da 59, Şanlıurfa'da 85, Mardin'de 22, Batman'da 26, Siirt'te 7 ve Şırnak'ta ise 15 olmak üzere 214 trafo yanarak kullanılamaz hale geldi. Vatandaşlarımız maalesef kış mevsimi olduğu için elektriği amacının dışında ısınmada da kullanıyorlar. Bu nedenle şebekelere hesapta olmayan aşırı bir yük biniyor ve sonucunda da trafolarımız yanıyor. Çoğu kayıt dışı olan bu aşırı tüketim yüzünden de usun süreli elektrik kesintileri yaşanabiliyor. Bu nedenle, arızalar, dolayısıyla da elektrik kesintileri yaşanmaması için vatandaşlarımızdan elektriği israf etmeden ve amacına uygun biçimde kullanmalarını istiyoruz" denildi.

Görüntü Dökümü :

---------------------

-Yanan trafolar

-Trafolarda meydana gelen patlamalar

-Çevredeki vatandaşların kaçışmaları

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: DİYARBAKIR,

15.12.2016 - Haber Kodu : 161215180

======================================================

11)AKARYAKIT TANKERİYLE TIR ÇARPIŞTI: 2 ÖLÜ

GİRESUN'un Tirebolu ilçesinde, TIR ile akaryakıt yüklü tankeri çarpıştı, sürücüler öldü.

Sürücüsü ve plakası henüz belirlenemeyen akaryakıt dolu tanker, Tirebolu-Torul Karayolu Örenkaya mevkiinde, karşı yönden gelen TIR ile çarpıştı. Çarpma sonrasında meydana gelen patlama sonucu araçlar alev aldı, parçalandı. İlk belirlemelere göre isimleri henüz belirlenemeyen iki sürücünün öldüğü olaydan sonra başlayan ve giderek büyüyen yangın Tirebolu ilçesinden gelen itfaiye ekiplerince söndürüldü.

Vali Hasan Karahan da olay yerine gelerek yetkililerden bilgi aldı. Ulaşıma kapanan karayolunu açmak için başlatılan çalışmalar sürüyor.

Görüntü Dökümü :

---------------------

-Güvenlik kamerası görüntüsü

Haber: Hakan KABAHASANOĞLU / GİRESUN,

15.12.2016 - Haber Kodu : 161215179

=========================================

12)TIR İLE OTOMOBİL ÇARPIŞTI: 2 ÖLÜ, 1 YARALI

DENİZLİ'nin Serinhisar İlçesi'nde, yoldaki buzlanma nedeniyle kontrolden çıkan TIR, karşı şeride geçip otomobille çarpıştı, 2 kişi öldü, 1 kişi de yaralandı.

Kaza, dün saat 15.00 sıralarında Denizli-Antalya Karayolu Çaylıhan mevkiinde meydana geldi. Antalya yönüne giden 57 yaşındaki Mehmet Acungan yönetimindeki 35 AN 2182 plakalı çiçek yüklü TIR, yoldaki buzlanma nedeniyle kontrolden çıktı. Karşı şeride geçen TIR, 33 yaşındaki Ali Dönmez yönetimindeki 09 NR 739 plakalı otomobille çarpıştı. Kazada otomobil sürücüsü Dönmez ile yanındaki 43 yaşındaki Fikret Tınaz, olay yerinde feci şekilde can verdi, TIR şoförü Acungan ise yaralandı.

Mehmet Acungan, olay yerine sevk edilen ambulansla Acıpayam Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedaviye alındı.

Dönmez ve Tınaz'ın cesetleri, yapılan incelemenin ardından Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Adli Tıp morguna kondu.

Görüntü Dökümü :

---------------------

Olay yerinden görüntü

Otomobilden ve TIR'dan görüntü

Ekiplerden görüntü

Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Deniz TOKAT / DENİZLİ,

15.12.2016 - Haber Kodu : 161215214

============================================

13)BU DEFA DA BİR İŞHANININ ÇATISINI ATEŞE VERDİ İDDİASI

DENİZLİ'de, daha önce babasının evini ateşe verdiği için tutuklanan, tahliyesinin ardından kaldığı inşaatta, eline geçen ne varsa atarak park halindeki iki otomobile zarar veren uçucu madde bağımlısı 24 yaşındaki Ü.U.K., bu kez de 5 katlı bir iş hanının çatısını ateşe verip, kaçtı. Yangın itfaiye tarafından söndürülürken, polis, Ü.U.K.'nin yakalanması için çalışma başlattı. 1970-1975 yılları arasında Denizlispor, Göztepe ve Şekerspor'da profesyonel olarak oynayan eski futbolcu ve antrenör Zafer K.'nin 3 çocuğundan uçucu madde bağımlısı olan Ü.U.K., 16 Eylül 2016 tarihinde Hacıkaplanlar Mahallesi'ndeki evlerini ateşe verdi. Alevler itfaiye ekipleri tarafından söndürülürken, Ü.U.K. tutuklandı. Bir süre cezaevinde kalan Ü.U.K., geçen 8 Aralık'ta tahliye edildi. Tahliyesinin ardından kaldığı 15 Mayıs Mahallesi, 715 Sokak'taki bir inşaatta yapıştırıcı madde soluduğu belirlenen Ü.U.K., ertesi gün saat 11.00 sıralarında, eline geçen tuğla, demir çubuk, tahta parçası ne varsa sokağa fırlatmaya başladı. Tuğlalardan, park halindeki iki otomobilin camları kırıldı, kaportalarında maddi hasar meydana geldi. Olay yerine gelen polis ekipleri tarafından güçlükle ikna edilerek binadan indirilen Ü.U.K., gözaltına alındı. Ü.U.K., polisteki işlemlerinin ardından serbest bırakıldı.

Ü.U.K., iddiaya göre, dün saat 14.00 sıralarında, bu defa da kaldığı Sırakapılar Mahallesi'ndeki beş katlı bir iş merkezinin çatısını ateşe verip, kaçtı. Dumanları farkeden çevredekilerin ihbarı üzerine gelen itfaiye ekipleri yangını söndürdü. Polis, Ü.U.K'nin yakalanması için çalışma başlattı.

Olay yerine gelen Zafer K., oğlunun çıkardığı yangının ardından isyan etti. Oğlunun yakalanması için iki gün önce Valiliğe ve İl Emniyet Müdürlüğü'ne dilekçe verdiğini belirten Zafer K., "Bu durum ilk değil, son da olmayacak. Korktuğum başıma geldi. Çevreye zarar vermemesi için oğlumla kalıyorum. Ancak, ben bile hakkından gelemiyorum. Devletten oğlumun tedavi olması için yardım istiyorum. Yıllardan beri uğraş veriyorum, başarılı olamadım. Ben çağrı yapmaktan bıktım ama yorulmadım. Çünkü sonuçta o benim oğlum. Toplumun karayan bir yarası. Oğlum ve diğer benzer durumdaki bağımlılar için rehabilitasyon merkezleri açılmasını istiyorum" dedi.

Görüntü Dökümü :

---------------------

-Yanan çatının görüntüsü

-İtfaiyenin söndürme çalışmasından görüntü

-Ü.U.K.'nin (Ümit Uğur Kış) fotoğrafı

-Baba Zafer K. ile röp.

-Genel ve detay görüntümler

Haber-Kamera: Deniz TOKAT / DENİZLİ,

15.12.2016 - Haber Kodu : 161215218

================================================

14)FALEZLERDEN DÜŞEN KADINI POLİS KURTARDI

ANTALYA'da, falezlerden düşüp yaralanan kadın, boğulmak üzereyken deniz polisi tarafından kurtarılarak hastaneye kaldırıldı.

Olay, dün akşam saat 21.30 sıralarında Muratpaşa İlçesi Lara bölgesi Falez Park'ta meydana geldi. Kemliği henüz öğrenilemeyen 25-30 yaşlarındaki yabancı uyruklu olduğu tahmin edilen kadın, falezlerin üzerinde alkol alırken, dengesini kaybedip 30 metre yükseklikten denize düştü. Olayı fark eden bir balıkçı, durumu polis ve sağlık ekiplerine bildirdi. Deniz polisinin botla ulaştığı kadın, boğulmak üzereyken sudan çıkarıldı. Kaleiçi Yat Limanı'na getirilen kadın, burada hazır bekleyen ambulansla, Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürüldü. Tedaviye alınan kadının, sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu belirtildi.

Polis, kadının kimliğini belirlemek için çalışma başlattı.

Görüntü Dökümü

------------

-Deniz polisi bottan detay

-Deniz polisinin kadını battaniyeye sarması

-Genç kadına müdahale edilmesi

-Polisin kadının kıyafetini incelemesi

-Kadının ambulansa alınması

Haber-Kamera: Alparslan ÇINAR / ANTALYA,

16.12.2016 - Haber Kodu : 161216002

==========================================

15)DÜĞÜN'E DÜNYA PRÖMİYERİ

MERSİN Devlet Opera ve Balesi (MDOB), Mehmet Balkan'ın koreografisini yaptığı 'Düğün' adlı tek perdelik balenin dünya prömiyeri yapıldı.

Mersin Kültür Merkezi Opera Sahnesi'nde sahnelenen 'Düğün'ü, Vali yardımcıları Süleyman Deniz, Cemal Yıldızer, Mezitli Belediye Başkanı CHP'li Neşet Tarhan, MDOB Sanat Yönetmeni ve Müdürü Ufuk Kasar ile çok sayıda sanatsever izledi. Uzun süredir hazırlık çalışmaları süren eseri, 'Dostum Akdeniz', 'Bach Oryantal', 'Mevlana'nın Çağrısı', 'Fındıkkıran' ve 'İlişkiler' balelerinin koreografisine imza atan Mehmet Balkan, Lale Balkan ile birlikte sahneye koydu. İki kız kardeşin aynı gence aşık olmasını, geleneksel motifler, folklorik adımlar ve müzikle harmanlayarak anlatan eserin müziğini Erim Ardal, dekor tasarımını Tayfun Çebi, kostüm tasarımı da Sevtaş Demirer Ulaş üstlendi.

İstanbul Devlet Opera ve Balesi'nin baş dansçıları Deniz Kılınç ve Tuncay Tunçeli'n görev aldığı eserde, MDOB'dan Büşra Ay, Ozan Demirbaş, Özlem Şenormanlılar, Meltem Ayar, Ender Üçdemir, Miray Boyacıoğlu, Tutku Barın Tümen ve Niyazi Cingöz rol aldı.

ÇOK YORUCU VE UZUN BİR SÜRECİ OLDU

Kareograf Mehmet Balkan, eser için uzun bir çalışma süreci geçirdiklerini belirterek, "Eserin çok yorucu ve uzun bir süreci oldu. Çok uzun bir eser olmamasına rağmen teknik açıdan modern ve folklorik stepleri bünyesinde barındıran bir bale olarak görüyorum. Takriben 15 dakikalık bir süreçten oluşuyor. 35 dakikada içerik olarak iki kız kardeşin, açık olduğu bir erkeğin ve bir ailenin yaşadığı, aslında mutlu sonla bitmesi gereken dediğimiz, bir drama ile sonlanan bir eser" dedi.

Gösterimde ayrıca, Arturo Marquez'in 'Danzon' müzikleri dizisinin ilk iki bölümü üzerine Armağan Davran ve Volkan Ersoy'un koreografisiyle hazırlanan bir perdelik 'Danzon' balesi de sahneye konuldu. Gösterinin sonunda sanatçılar, sanatseverlerin alkış yağmuruyla sahneden ayrıldı. 'Düğün', 17 Aralık Cumartesi saat 20.00'de Kültür Merkezi Opera Sahnesi'nde yeniden sahnelenecek.

Görüntü Dökümü

-----------

-Kültür Merkezi girişi

-Kültür Merkezi'ne giren sanatseverler

-Salonda bulunan sanatseverler

-Temsilden genel ve detay görüntü

-Mehmet Balkan ve Lale Balkan salonda bulunanları selamlarken

-Sanatçılar salonda bulunanları selamlarken

-Salonda bulunanlar sanatçıları alkışlarkan

Haber-Kamera: Mustafa ERCAN / MERSİN,

16.12.2016 - Haber Kodu : 161216008

========================================