Demokratikleşme Paketi, Güneydoğu'yu Tatmin Etmedi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün açıkladığı 'Demokratikleşme Paketi'ne Güneydoğu'dan farklı tepkiler geldi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün açıkladığı 'Demokratikleşme Paketi'ne Güneydoğu'dan farklı tepkiler geldi. Mardin Bağımsız Milletvekili Ahmet Türk paketi kabağa benzeterek, beklentilerinin boşa çıktığını söyledi. Türk, "Bu paket Kürt sorunun çözümünü sağlayacak, çözüme katkı sunacak bir paket olmaktan uzak. Kürt halkının bir halk olarak beklentilerini karşılayacak bir anlayıştan bir yaklaşımdan çok uzak olduğunu görüyoruz" dedi.
Mardin Bağımsız Milletvekili ve DTK Genel Başkanı Ahmet Türk, aylardır kamuoyunun beklediği paketin kamuoyuna yansıyan tartışma ve tahminlerin ötesinde bir şey olmadığını söyledi. Türk, paketle ilgili görüşlerini şöyle açıkladı:
"Bu paket Kürt sorunun çözümünü sağlayacak, çözüme katkı sunacak bir paket olmaktan uzak. Kürt halkının bir halk olarak beklentilerini karşılayacak bir anlayıştan bir yaklaşımdan çok uzak olduğunu görüyoruz. Evet küçük şeyler var, zaten bunlar toplumun vicdanında meşru olan şeylerdir. Mesela Kürt alfabesindeki üç harfin ilave edilmiş olması, zaten bu mücadelemizle meşrulaştırdığımız bir şeydir.Yine köy isimlerinin serbest bırakılması, bugün zaten Kürtlerin kendi köylerinde, kendi yaşadıkları yerde eski isimleri kullandığını biliyoruz. Yine anadilde eğitim önü açılmıyor, sadece özel okullarda bir eğitimin yapılması konusunda bir şey var. Zaten geçmişte de bu imkanlar sağlanmıştır. Toplumsal beklentiyi karşılayacak ve toplumu rahatlatacak bir paket olmaktan uzaktır. Bugün binlerce Kürt siyasetçisi içerdedir. Fikirlerinden, düşüncelerinden dolayı, kendilerini ifade ettikleri için binlerce insanımız içeride. Bunların dışarıya çıkması veya o fikir inanç özgürlüğünün sağlanması konusunda bir yenilik yok. Hala o insanlarımız o düşüncelerinden dolayı, kimliğini savunduğu için, inkar politikasına karşı çıktığı için düşüncelerini dile getiren insanlar bugün yine yargılanmaya devam edecek, bu bir yenilik değildir. Bu bir açılım değildir. Bu gerçekten toplumsal barışı ve uzlaşıyı sağlayacak bir anlayıştan uzak olan bir pakettir."
KABAĞA BENZETTİ
Ahmet Türk doğru şeyleri, toplumsal uzlaşıyı, barışı sağlayacak projelerin her zaman yanında olduklarını ifade ettiklerini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ancak bugün bu beklentiler adeta boşa çıkmıştır. İzin verirseniz bu paketi biraz şeye benzetmek istiyorum. Bir kabağa baktığınız zaman çok büyük görünüyor, görkemli görünüyor. Ama kabağı ikiye böldüğünüz zaman bakıyorsunuz içi bomboş. O kabağın içi bomboş, bu paketin de içi bomboştur. Biz bu paketi onaylamıyoruz. Bu paketi yeterli bulmuyoruz. Bu paketin toplumsal barışa katkı sunacağına da inanmıyorum."
DİYARBAKIR BAROSU BAŞKANI ELÇİ: HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRAMADIK
Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi de düzenlediği basın toplantısında, demokratikleşme paketiyle ilgili hayal kırıklığına uğramadıklarını, ancak paketin çok sayıda eksiği bulunduğunu söyledi. Paketin çok ciddi bir reform olmadığını, mütevazi bir adım olduğunu belirten Elçi, şöyle dedi:
"Paketin toplumun beklentilerine tam olarak cevap vermediği açıktır. Ancak hayal kırıklığına uğramadık. Demokratikleşme konusunda atılan her adım olumludur. Pakette ana dilde eğitim ile ilgili eksik düzenleme öngörülmüş. Kürt halkının temel bir hakkı olan ana dilde eğitim hakkının, yabancı dil eğitimi biçimindeki bir yasal düzenleme kapsamında değerlendirilmesini rahatsız edici buluyoruz. Şiddeti sonlandırıcı bazı yasal adımlar atılabilirdi. Bu ciddi bir ihtiyaçtı. Alevi toplumunun beklentilerine ciddi bir cevap verilmemiştir. Düzenleme eksik ve yetersizdir. Hassas bir süreçten geçiyoruz. Türkiye barış yolundan sapmamalıdır. Silah ve şiddet yeniden toplumun gündemine gelmemelidir. Silahsızlanma süreci şu anda önemli mesafe kat etmiştir. Bir yasal düzenleme olmalıdır. Bunun adı af olmazsa bile, bir sinyal verilebilirdi. Paketin önemli handikabının bu olduğunu düşünüyoruz. Muhtemelen o tarafın da (PKK tarafı) beklentilerine cevap vermeyeceğini düşünüyoruz. Özellikle anadil, KCK yargılamaları, Öcalan'ın koşullarına ilişkin beklentilerini açıklamışlardı. Paketin o tarafta da hayal kırıklığı yaratacağını düşünüyoruz."
ULUDERELİ AİLELER DE İZLEDİ
Şırnak'ın Uludere İlçesi Irak sınırında 28 Aralık 2011 gecesi düzenlenen ve ölen 34 kişinin yakınları Başbakan Erdoğan'ın açıklamalarını Uludere'nin Gülyazı Köyü'nde televizyonları başında izledi.
Olayda ölen Serhat Encü'nün annesi Halime Encü, paketin kendileri için boş olduğunu savundu. Encü, "Paketten çok umutlanmıştık ama bizim için boş çıktı. Kürtlere yönelik, çözüme yönelik bir şey yok. Uludere'de ölen 34 kişinin faillerinin bulunması, siyasi tutukluların serbest bırakılması gibi şeyler yok. Sadece seçim barajının düşürülmesi tartışması biraz etkiledi" dedi.
DİĞER GÖRÜŞLER
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı pakete ilişkin diğer görüşler şöyle:
Sedat Yurtdaş (DEP eski Milletvekili): Yetersiz bir paket. 11 yıllık demokratik hafıza ile daha demokratik bir paket hazırlanabilirdi. Çok önemli adımlar var ama bunlar kalıcı ve kesin çözüm için yetersizdir. Yasal değişiklikler sırasında bunların genişletilmesini umuyorum.
Mehmet Emin Aktar (Diyarbakır Barosu eski Başkanı): Demokratikleşme paketinin maddeleri tek tek ale alandığında olumlu ancak, biz hükümetten sorunun kesin ve kalıcı çözümü için daha radikal adımlar bekliyorduk. Bu konuda hiç bir adım atılmadı. Binlerce siyasetçi cezaevinde bunlarla ilgili bir adım yok. TMK'ya hiç dokunulmadı. Bunlar sorunun çözümü için çok önemli adımlardı. Ana dilde eğitim ile ilgili şaşırmadık. Yani yine fakirler ana dilini öğrenmek ve eğitimini almak için bunu para ile yapacaklar. Bu konuda tatmin edici bir çözüm yapılmadı.
Serdar Çelebi (İHD Genel Başkan Yardımcısı): Süreci baştan beri gözlemliyorduk. Demokratikleşme paketi Kürt sorununun çözümü ile ilgili olması gerekirken, ancak Başbakan bir defa bile Kürt sözcüğünden söz etmedi. Bu sürecin devam etmesi için talep edilen hiç bir değişiklik yoktur. Çatışmasızlık sürecinin sürmesi için demokratik siyasetin önünün açılması gerekirdi. Özel okullarda Kürtler dilini askeri sıkı yönetim dönemlerinde olduğu gibi para ile öğrenecekler. Bununla mı kalıcı ve kesin çözüm bulunacak? Paketteki bir çok madde zaten tartışılan ve fiili olarak hayata geçirilen konulardı. Başbakan seçim barajını tartışmaya açacağını söylüyor. Zaten yıllırdır bunu tartışıyorduk. TCK ve TMK'da hiç bir değişiklik yok. Bu paket ile demokratik siyasetten umudunu kestiği için silaha sarılan silahlı gücü nasıl ikna edeceksiniz. Bu paketin çözüm sürecine bir etkisinin olacağını sanmıyorum.
Ahmet Sayar (Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Bakanı): Demokratikleşme paketi içersinde, uygulamada bölgeyi ilgilendiren en önemli madde seçim sistemine yönelik yapılması planlanan değişiklik olacak. Seçim barajının aşağı indirilmesinin tartışmaya açılması, partilerin hazine yardımı alabilmesi için oy oranının yüzde 7'den yüzde 3'e çekilmesi ve İlk okullarda andın kaldırılması, yerleşim yerlerinin eski isimleri ile tekrardan adlandırılması olumlu karşılanan maddeler. Ancak, paketten özellikle barış sürecinin ruhuna uygun gerçekleşmesi gereken, siyasi tutsakların serbest bırakılmasına yönelik herhangi bir düzenlemenin olmaması ciddi bir eksiklik. Yine özellikle koruculuk sisteminin kaldırılmasına yönelik düzenlemenin ve köye dönüş ile ilgili bir çalışmanın olmaması sürece olan katkıyı azaltacaktır. Anadilde eğitimin özel okullarda değil de, kamuya bağlı okullarda eğitime açılması ile ilgili bir çalışma olması gerekirdi. Genel olarak paketi değerlendirdiğimiz zaman; uygulamada bölgeye hitap eden önemli değişiklikler olsa da genel olarak oluşan beklentiyi karşıladığını düşünmüyorum. Paketlerin süreç ile beraber devam edeceğini ve eksik olan maddelerin de kısa zaman içersinde mecliste ek maddeler ile gündeme gelmesini umut ediyorum. - Şırnak