Danimarka Inanca Hakaret Yasasını Yürürlükten Kaldırdı
Danimarka Parlamentosu, 151 yıldır var olan inanca hakaret yasasını yürürlükten kaldırdı.
Danimarka Parlamentosu, 151 yıldır var olan inanca hakaret yasasını yürürlükten kaldırdı.
Danimarka Parlamentosu, 151 yıldır var olan inanca hakaret yasasını oy çoğunluğuyla yürürlükten kaldırdı. Muhalefette bulunan Birlik Listesi partisi tarafından meclise sunulan inanca hakaret yasası tasarısının kaldırılması yönünde tüm partiler olumlu oy verirken bir tek ana muhalefet partisi Sosyal Demokratlar olumsuz oy kullandı. İnanca hakaret yasasının ortadan kaldırılmasıyla, Kur'an, İncil, Tevrat, Zebur ve diğer dini kitaplar herhangi bir cezai işlem görmeden yakılabilecek ve bir din hakkında eleştiride bulunulabilecek. Danimarka Gizli Servisi (PET), ceza yasasının 140. Maddesi olan inanca hakaret yasasının kaldırılmasının Danimarka'nın güvenliği açısından sorunlar oluşturacağını ve tehdit unsurlarını artacağı yönünde uyarıda bulunmalarına rağmen yasanın kaldırıldığına dikkat çekildi. Maddenin kaldırılması konusunda hükumetin en büyük ortağı Liberal Parti ise bir süre karşı çıktıktan sonra yasayı destekledi.
İnanca hakaret yasasının kaldırılması tartışmaları, Kur'an yakma videosunu Facebook'ta paylaşan bir kişi hakkında dava açılmasından sonra başlamıştı.
ADALET BAKANI SÖREN PAPE: "İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ AĞIR BASIYOR"
Danimarka Adalet Bakanı Sören Pape, yasanın kaldırılması sonrası yaptığı açıklamada, "İfade özgürlüğünü en yüksek noktaya koyuyoruz. Aptalca şeyler yapan insanları cezalandırmamalıyız. Herkesin konuşma hakkı olmalı. Ben, bu şekilde insanları korumamız görüşündeyim " dedi.
Karikatür krizinde çok ölen olmuştu
Bilindiği gibi, 30 Eylül 2005 tarihinde Danimarka'nın Jyllands-Posten gazetesi, Hz. Muhammed'i hiciv eden 12 tane ayrı karikatür yayınlayarak Müslüman dünyasında büyük tepkiye neden olmuş onlarca kişi hayatını kaybetmişti. Zamanın Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen, aralarında Türk büyükelçi Fügen Ok'unda olduğu 11 Müslüman ülkenin büyükelçisinin görüşme talebini "ifade özgürlüğü" kapsamında kabul etmeyerek reddetmişti.
(Sadi Tekelioğlu/İHA)