Haberler

Çarşı" Grubu Hakkında "Darbe" Suçlamasıyla İddianame

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Gezi olaylarına ilişkin Beşiktaş’ın taraftar gurubu Çarşı üyelerinin de aralarında bulunduğu 35 kişi hakkında darbe suçlamasıyla iddianame hazırlandı.

Gezi olaylarına ilişkin Beşiktaş'ın taraftar gurubu Çarşı üyelerinin de aralarında bulunduğu 35 kişi hakkında darbe suçlamasıyla iddianame hazırlandı. 35 sanık hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenilen iddianamede şüpheliler Beşiktaş'ta bulunan Başbakanlık Çalışma Ofisi'ni işgal etmeye çalışmakla suçlandı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yaklaşık bir yıldır yürütülen soruşturma tamamlandı. Cumhuriyet Savcısı Adem Meral tarafından hazırlanan iddianamede Çarşı grubunun kurucularından 'Sarı Cem' lakaplı Cem Yakışkan ile Çarşı'nın pankartlarını hazırlayan Deve Erol lakaplı Erol Özdil ile Halil İbrahim Erol, Numan Bülent Ergenç, Hakan Tezel ve Ayhan Güner'inde aralarında bulunduğu 35 şüpheli yer aldı. İddianamede 9 poliste müşteki olarak yer aldı.

Savcı Adem Meral tarafından hazırlanan iddianamede, demokratik tavır koymaya yönelik iyi niyetli gösteriler olarak başlayan Gezi Parkı eylemlerinin, marjinal grupların katılmasıyla bir süre sonra amacından saptığı belirtildi.

Marjinal grupların ' Taksim'de toplanan insanları hükümete karşı kışkırtarak, demokratik olmayan yöntemlerle hükümeti düşürmeyi amaçladığı' ifade edilen iddianamede, eylemlere Çarşı Grubu içinde katılanları Cem Yakışkan ve Numan Bülent Ergenç'in örgütlediği ifade edildi. Çarşı grubu liderlerinden Yakışkan ve Ergenç'in 'taraftar grubunu Taksim Gezi Parkı'na yönlendirerek kitlenin eyleme katılmasını sağlamaya çalıştıkları öne sürüldü.

İddianamede bu şüphelilerin, Gezi Parkı eylemleri sırasında Beşiktaş'ta bulunan Başbakanlık Çalışma Ofisi'nin de işgal etmeye çalıştığı iddia edildi. İddianamede, "Özellikle ülkede otorite zaafı oluştuğu görünümü yaratmak için Beşiktaş semtinde bulunan Başbakanlık Çalışma Ofisi'ni işgal etmeye çalıştıkları, eş zamanlı olarak Ankara'da gerçekleştirilen gösterileri organize edenlerle irtibat kurarak Ankara'daki Başbakanlık Çalışma Ofisi'ni ele geçirmeleri için teşvik ettikleri belirlenmiştir" ifadeleri yer aldı.

Şüphelilerin oluşacak zaafiyeti dünya kamuoyuna duyurmak için özellikle yabancı basının olay yerlerine girmesin sağladığı belirtilen iddianamede 'Arap Baharı' hatırlatılarak; "Yabancı basın mensupları tarafından olay yerlerinde elde edilecek görüntüleri dünya medya kuruluşlarına servis yaparak kamuoyunda 'Arap Baharı' diye adlandırılan bir kısım Ortadoğu ülkelerindeki yönetim değişikliklerini çağrıştırır şekilde imaj oluşturup Türkiye Cumhuriyeti'nin yasal olarak kurulan hükümetini yasal olmayan yöntemlerle ortadan kaldırmayı amaçladıkları belirlenmiştir" denildi.

"BU HÜKÜMETİ DÜŞÜRECEĞİZ"

İddianamede şüphelilerin telefon görüşmelerine de yer verildi. Şüphelilerin aralarında yaptıkları görüşmelerde 'Park mark benim umurumda değil', 'bana ne yemişim AVM'sini de, Gezi Parkı'nı da ağacını da, ihtilal başladı', 'bu hükümeti düşüreceğiz', 'Başbakanlık konutuna saldırı olacak bugün', 'bu bir iç savaşa dönüşebilir', 'polise güçlü saldıralım, gösterilerde ölen kişi olursa toplumsal refleks daha çok artar' şeklinde ifadeler kullandığı anlatıldı.

Eylemcilerin olayı birçok şahsa ait işyeri ve banka ofislerine maddi zarar verdiği hatırlatılan iddianamede Çarşı grubunun liderlerinden Numan Bülent Ergenç'in evinde yapılan aramada tabanca ve mermi bulunduğu belirtildi.

Şüpheli Ergenç'in başka grup üyeleri tartışırken bıçaklandığı ancak bu bıçaklama olayını polisin yaptığını söyleyerek konuyu saptırmaya çalıştığı öne sürülen iddianamede Ergenç'in kitleyi Başbakanlık Ofisine doğru yönlendirdiği belirtildi.

İddianamede Ergenç'in gösteri alanında molotof atanların sivil polis olduğunu söyleyerek kitleleri harekete geçirmeye çalıştığı, gösteri alanından kaçmak isteyenlerin kaçışının engellenmesi için örgüt elemanlarına talimat verdiğinin belirlendiği iddianamede yer aldı.

"PARA TRANSFERİ TAPELERDE YER ALDI"

Çarşı Grubu'nun liderlerinden Cem Yakışkan'ın eylemlerde yönetici olarak görev aldığı ifade edilen iddianamede Çalışkan'ın "kitleleri eyleme katılmaları için teşvik ettiği, hatta bir kısım söylemlerinde meselenin ağaç meselesi olmadığını belirttiği" yer aldı. Çarşı Grubu'nun liderlerinden 'Deve Erol' lakaplı Erol Özdil'in ise Çarşı Grubu'nu örgütleyerek eylemlere katıldığı belirtildi. Özdil'in ev aramasında sis bombası ve gaz maskeleri bulunduğu belirtildi. Halil İbrahim Erol'un da Çarşı Grubu'nun Taksim protestoları yaptığı sırada grubun 'arka sıralarında yer alarak gösteriye katıldığı' belirtildi. Erol'un evinde 'uçaksavar, M16 ve kaleşnikof fişekleri' bulunduğu iddianamede yer aldı.

Şüpheli Atay Kesik'in yaptığı bir telefon görüşmesinde 'Cem Yakışkan'ın Ankaralı Ayhan isimli bir şahıstan 24 bin TL para aldığını, paranın veriliş sebebinin ise gösterileri organize etmek olduğu' sözleri de iddianamede yer aldı.

"ASIL AMAÇ AĞAÇLARIN KESİLMESİ DEĞİL, HÜKÜMETİ DEVİRMEK"

İddianamenin son bölümünde yer alan değerlendirmede, şüphelilerin eylemlerindeki asıl amacın ağaçların kesilmesini engellemek olmadığı vurgulandı. İddianamede, "Şüphelilerin telefon kayıtlarından da anlaşılacağı üzere Türkiye Cumhuriyeti'nin yasal olarak kurulmuş hükümetini gayrı yasal yollardan devirmeye amaçladıkları, bu sonucu kolaylaştırmak içinde ülkede kaos ve otorite boşluğu oluşturmaya çalıştıkları özellikle eş güdümlü olarak Ankara ve İstanbul'daki Başbakanlık Ofislerini ele geçirmeye çalıştıkları" belirtildi.

AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET VE 50 YILA KADAR HAPİS"

İddianamede, 35 şüpheli hakkında "Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi.

Ayrıca yine şüpheliler hakkında ayrı ayrı "Örgüt kurmak ve yönetmek, örgüte üye olmak, Tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurmak, Sayı ve Nitelik Bakımından Vahim Olan Silah veya Mermileri Taşınması ve Bulundurulması, görevi yaptırmamak için direnme, kamu malına zarar verme, toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanuna muhalefet, Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanuna muhalefet" gibi çeşitli suçlardan 2 yıldan 50 yıla kadar değişen hapis cezaları istendi.

Hazırlanan iddianame İstanbul Başsavcılığı tarafından İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkeme 15 gün içerisinde iddianamenin kabulü veya reddi konusunda bir karar vermesi için süresi bulunuyor.

2013 HAZİRAN AYINDA GÖZALTINA ALINDILAR

Gezi Parkı eylemleri sonrasında terör savcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında Beşiktaş Spor Kulübü'nun tribün grubu Çarşı'ya Grubu liderleri Numan Bülent Ergenç, Cem Yakışkan ve Halil İbrahim Erol'un da aralarında bulunduğu isimler gözaltına alınıp, tutuklanmıştı. Tutuklanan şüpheliler daha sonra itiraz üzerine serbest bırakılmıştı. - İSTANBUL

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel
İstanbul'da katliam: 4 kişiyi öldürüp intihar etti

4 kişiyi öldürüp canına kıydı! İntihar anı kamerada

İstanbul'daki aile katliamında yeni detaylar! Kız kardeşi ve eşini de ağır yaralamış

Katliamda her bir detay kan donduran cinsten! Tüm ailesini öldürmeyi kafasına koymuş

27 ilimizde eğitime kar engeli

27 ilimizde eğitime kar engeli

Antalya Havalimanı'na iniş yapan yolcu uçağında yangın

İçi yolcu dolu uçak, inişten sonra alev aldı

title