Haberler

Bu Belge Kıyamet Koparır

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Marmara İletişim Fakültesi'nde skandal! İşte öğretim üyesinin gerçek yüzünü belgeleyen sınav tutanakları.

Marmara İletişim Fakültesi'nde yaşananların perde arkası zaman geçtikçe gün yüzüne çıkmaya başladı.

İddiaya göre bir öğretim üyesi kendi listesini dayatamayınca iftiralar ve asılsız belgelerle ortalığı karıştırdı. İddialara ilk cevap Marmara İletişim Fakültesi Dekanı Yusuf Devran'dan geldi.

Devran'ın açıklaması şöyle:

"Bazı medya kuruluşlarında ''İşte Marmara İletişimdeki fişlemenin belgesi''başlığı ile yer alan haber tamamen asılsız ve iftira dolu bilgiler içermektedir. Hiçbir resmi tarafı olmayan, üzerindeki notların kimler tarafından hangi maksatla alındığına dair hiçbir emare bulunmayan bir listenin fişleme belgesi olarak lanse edilmesi kabul edilebilir bir durum değildir. Bu iftiralar karşısında hukuki haklarımıza başvurmakla birlikte bu iddiaları gündeme taşıyanların kamuoyunun kafasını daha fazla karıştırmaması adına şu noktalara dikkat çekmek isteriz: -Yüksek lisans ve doktora sınavları Sosyal Bilimler Enstitüsünde yapılmaktadır. Denetime açık bu sürece bizim müdahalemiz söz konusu değildir. Yani iddia edildiği gibi komisyon üyesi birine liste dayatmamızın mantıklı hiçbir gerekçesi yoktur. Zaten böyle bir durum da olmamıştır"

BELGE DEĞİL FOTOKOPİ!

Olayın tersi olduğunu ifade eden Dekan Devran, "Aksine asılsız iddialarda bulunan Öğretim Üyesi Doç Dr. Gözde Yılmaz'ın sınav tarihinde kendi listesini dayattığı bunu başaramayınca da kavga çıkardığı resmi belgelerle sabittir. Söz konusu olaya ilişkin tutanaklara bakıldığında bütün gerçekler gün yüzüne çıkmaktadır. Yani bir fişleme veya dayatmadan söz edilecekse bunu yapan fakülte yönetimi değil, öğretim Üyesi Doç. Dr. Gözde Yılmaz'ın bizzat kendisidir ve bu da belgelerle sabittir. Medyanın haber yaparken kendisine sunulan ve belge olduğunu iddia edilen evraklara dikkatli bakması ve iftira ve asılsız iddialarla gündem oluşturmaya çalışanlara alet olmaması gerekir. İşte bu yüzden kime ait olduğu bilinmeyen ve üzerindeki notları kimin yazdığı belli olmayan evrak yerine gerçek belgelerle hareket edilmesi şarttır. Aksi durumlara meydan vermek hem hukuki olarak suç hem de mesleki olarak etik değildir."

Tutanakta da görüldüğü gibi Gözde Yılmaz istediği kişilerin kabul edilmesi için jüride dayatma yapmış ve jüri başkanı Prof. Dr. M. İhsan Özgen ve Yrd. Doç. Dr. Emel Poyraz bu dayatmayı reddetmiştir. Bunun üzerine jüri başkanı Prof Dr. Özgen, Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdür Prof. Dr. Gürbüz Gökçen'i arayarak Gözde Yılmaz'ın dayatmasında söz ederek sınavın nihai değerlendirmesinin enstitüde ve Gürbüz Gökçen beyin kendi nezaretinde yapılmasını rica etmiştir. Gürbüz Gökçen bu öneriyi kabul ederek sınav değerlendirmesinin kendi nezaretinde ve ofisinde yaptırmıştır. Bu ortamda dayatma yapamayan Gözde Yılmaz sınav sonuçlarını imzalamıştır.

HER ÜYENİN HAKKI YÜZDE 5

Halkla İlişkiler Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. M. İhsan Özgen, dayatmaları reddettiğinin belirtirken sınava başvuran 115 öğrenci arasında hiçbir şekilde torpil yapılmadığını, yüksek puan alan 20 öğrencinin yüksek lisans yapmaya hak kazandığını belirtti.

Sözlü sınav sırasında üç kişilik kurulunda başkanı olan Prof. Dr. Özgen ise şunları söyledi:

"Üç kişilik jüri arasında birbirini etkileme söz konusu değildir. Jüri üyelerinin oyları sınav ortalamasındaki payı yüzde 5'tir. Böyle bir durumda üç jüri üyesitam puan verseler bile diğer puanlar düşükse işlem yapılamamaktadır.

Daha önce torpil iddiaları yer alan Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde bu yıl puanlar baz alınmıştır. Bu olay bugüne kadar istedikleri kişiyi istediği programlara şartsız kabul edenlerin canını sıkmıştır. İstediklerini yapamadıkları için de dekanı karalamaya çalışmıştırlar. Kime ait olduğu belli olmayan bir fotokopi dikkate alınamaz"

Kaynak: Haberler.Com / Güncel
title
Close