Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Türkiye'nin Somali Yardımlarını Anlattı
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Türkiye'nin siyasi veya başka bir hesapla değil;sadece insani ve vicdani sebeplerle Somali'ye gitme kararı aldığını belirterek, "İnsanlar hayata yeniden tutunmak için daha güçlü bir iradeye sahip oldular,"...
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Türkiye'nin siyasi veya başka bir hesapla değil;sadece insani ve vicdani sebeplerle Somali'ye gitme kararı aldığını belirterek, "İnsanlar hayata yeniden tutunmak için daha güçlü bir iradeye sahip oldular, geleceğe dair umutları yeniden canlandı. Yarınların daha iyi olacağına dair umutları beklentileri artmış durumda. Artık kabus değil iyi rüyalar gördüklerini söylüyorlar" dedi.
Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Kızılay Dergisi'ne Türkiye'nin Somali yardımlarını anlattı. Bozdağ, Somali'ye gitmeye karar vermenin ana nedeninin insani ve vicdani olduğuna dikkat çekerek şunları dedi:
" Türkiye, siyasi veya başka bir hesapla değil; sadece insani ve vicdani sebeplerle Somali'ye gitme kararı almıştır. Somali'de her gün onlarca insanın açlıktan, susuzluktan, çaresizlikten, ilaçsızlıktan tedavisizlikten ölmesi nedeniyle Sayın Başbakanımız hem Türk milletinin, hem Türk devletinin yardım elini Somali'ye ulaştırmak hem de Somali'de yaşanan bu insanlık dramını dünyanın gündemine taşıyarak diğer ülkelerin ve toplulukların da buraya yardım etmesini sağlamak maksadıyla başta eşi Değerli Hanımefendi ve çocukları olmak üzere birçok bakanımız ve eşleri, milletvekilleri, sanatçılar, işadamları, bilim insanları, sivil toplum kuruluşu temsilcilerinden oluşan kalabalık bir heyetle Mogadişu'ya gitmiştir.
Sayın Başbakanımızla beraber Somali'ye giden ilk heyette ben de vardım. O zaman gördüğüm Somali'nin sokakları bomboştu, pazarları kapalıydı. Gıdasızlıktan, açlıktan, susuzluktan ölenler vardı, neredeyse saniyeler içerisinde onlarca çocuk ölebiliyordu. Tedavisizlik ve ilaçsızlık nedeniyle en basit bir sağlık müdahalesi yapılamadığından insanlar hayatını kaybediyordu. Gördüğümüz insanların yüzü gülmüyordu. Geleceğe dair insanların umutları tükenmiş durumdaydı. Çaresizlik, tükenmişlik ve umutsuzluk insanların her halinden belliydi.
Duvarlar, binalar bombalarla yıkılmıştı, yollar patlamalardan ciddi zarar görmüştü. Başkent Mogadişu çöp ve kemik yığınlarıyla doluydu. Neredeyse her binanın duvarı kurşun delikleriyle eleğe dönmüş gibiydi.
Sayın Başbakanımızın Somali ziyareti bütün bu olumsuzlukları tersine çevirmiştir. Türkiye'nin Somali'ye gitmesinden bugüne kadar geçen zaman içerisinde çok şey değişti.
Türkiye'nin Somali'de sağladığı yardımlar sonucunda artık insanlar açlıktan susuzluktan ölmüyor, ilaçsızlıktan ölmüyor, tedavi edilememekten ölmüyor. Somalililer bize; 'Bizler Türkler gelmeden önce hastalandığımızda Azraili bekliyorduk, şimdi Türk Hastanelerinde bizi tedavi edecek doktoru bekliyoruz' dedi."
'SOMALİ'DE HAYAT YENİDEN HAREKETLENDİ'
İnsanlar hayata yeniden tutunmak için daha güçlü bir iradeye sahip olduklarını, geleceğe dair umutlarının yeniden canlandığını, yarınların daha iyi olacağına dair umutları beklentileri artmış durumda olduğunu ve artık kabus değil iyi rüyalar gördüklerini söylediklerini belirten Bozdağ, şunları dedi:
"Sokaklarda insanların yeniden telaş içinde sağa sola koşuşturmaya başladığı, pazarların canlandığı, hayatın yeniden hareketlendiği bir evrenin başladığını görüyoruz. Eskiden binalara tek bir çivi dahi çakılmazken, tamir, bakım ve inşaat faaliyetlerinin yeniden başladığını görüyoruz.
Yurtdışında yaşayan Somalililerin kendi ülkesine daha fazla destek vermeye başladığını ve Somali'ye dönmek üzere arayışlar içinde olduğunu, bazılarının da döndüğünü görüyoruz. Tabi uluslararası toplumun Somali'ye ilgisinin arttığını, Türk Hava Yolları'nın Somali'ye uçmasıyla birlikte Somali'nin Türkiye üzerinden dünyaya bağlandığını görüyoruz.
Sayın Başbakanımızın ziyareti Somali'yi dünyanın gündemine taşıdı. Ancak, Türkiye bununla yetinmedi ve Somali'yi birçok uluslararası platformda bizzat kendisi gündeme getirdi. Bu çerçevede, İslam İşbirliği Teşkilatını toplantıya çağırdı, toplantıda İslam ülkelerine ve uluslararası topluma yardım çağrısında bulundu.
İstanbul'da 1. ve 2. uluslararası Somali konferansları gerçekleşti. Bu toplantılarda uluslararası toplum tarafından Somali'de olup bitenler yaşananlar çok geniş bir şekilde değerlendirildi. Somali'yi yeniden ayağa kaldıracak stratejiler üzerinde duruldu.
Ayrıca, Somali Sivil Toplum Grupları Toplantısı'nı Türkiye'de gerçekleştirdik. Somali'nin her bölgesinden sivil toplum kuruluşlarından, akademisyenlere, aksakallardan öğrenci gruplarına Somali'nin karar vericileri en geniş katılımı sağladılar. Bu sayede Somali'nin geleceğini Somali Halkı'nın bizzat kendisi Türkiye'de güvenli ve özgür bir ortamda ele aldı, değerlendirdi.
Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud ilk resmi ziyaretini Türkiye'ye yaptı. Bu çerçevede, Türkiye ile Somali arasındaki resmi temaslar da ivme kazanarak devam etmektedir. Öte yandan, Somali Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı ve Somaliland Cumhurbaşkanı uzun bir süreden sonra başlattıkları diyalog süreci kapsamında ülkemizde bir araya geldiler."
"Biz Türkiye olarak, Somali'de önce insanların açlıktan,susuzluktan ve ilaçsızlıktan, tedavisizlikten ölmesini önleyecek adımlar attık" diyen Bozdağ, bu çerçevede, binlerce ton gıda yardımı yapıldığını vurgulayarak " Kurduğumuz mobil ekmek fabrikası, aşevleri,soğuk hava deposuyla oradaki insanların sıcak yemek ve günlük gıda ihtiyacını karşılayan adımlar attık. Çadır kentler kurmak suretiyle insanların barınmasını temin ettik" ifadesini kullandı.
'TALI SU KAYNAKLARINA ULAŞTILAR'
Somali'de bölge ülkeleri dışındaki ilk Büyükelçilik olan Türk Büyükelçiliğini 1 Kasım 2011 tarihinde açıldığını hatırlatan Bozdağ şunları söyledi:
"Büyükelçiliğimiz Somali'de faaliyetlerini sürdüren kamu ve sivil toplum kuruluşlarımızı aynı çatıda buluşturdu, önemli işlere imza attı. Ülkemizin yüz akı, zor coğrafyalardaki ay yıldızlı al bayrağımız TİKA Ofisini açtık. TİKA, Somali'nin dört bir yanında sağlıktan eğitime önemli projeleri gerçekleştirmektedir. TİKA, son derece zor bir dönemde, yerel şartların tüm sıkıntılarına rağmen Mogadişu Havaalanı'nın uluslararası uçuşlara başlatılmasına ilişkin projeyi süratle bitirdi. Bu sayede, Türk Hava Yolları'nın tarifeli seferleri 5 Mart 2012 tarihinde başladı.
Açlık ve kuraklıkla mücadele eden Somali'nin temiz suya erişimini sağlamak amacıyla kuraklığın yoğun olduğu bölgelerde TİKA-DSİ ve sivil toplum kuruluşlarımız tarafından su kuyuları açılarak yüz binlerce Somalili'nin tatlı su kaynaklarına ulaşması sağlandı.
Öte yandan, altyapı alanında da önemli adımlar atıyoruz.Başkent Mogadişu'nun 28 km uzunluğundaki ana yolları TİKA tarafından yenilenmektedir. Kızılay ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi işbirliğinde şehrin altyapısı yeniden ayağa kaldırılmaktadır. Söz konusu projelerimiz tamamlandığında şehrin çehresi tamamen değişecektir.
Somali'nin en büyük ihtiyacının yetişmiş insan gücü olduğunu tespit ettik ve bu ihtiyacın giderilmesine öncülük edecek adımlar attık. Bu çerçevede, Somalili öğrencilerin ülkemizde eğitim alması, burada edindiği bilgisini ve tecrübesini Somali'ye taşıması amacıyla, doktora, yüksek lisans, üniversite, lise, mesleki eğitim, mesleki kurs ve diğer eğitim branşlarında toplamda yaklaşık iki bin Somalili evladımıza Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı koordinasyonunda kamu ve sivil toplum kuruluşlarımız tarafından burs sağlanmaktadır.
Somali gençliğinin iyi bir eğitim alarak doktor, mühendis ve öğretmen olabilmesi amacıyla modern okullar açıyoruz. Bu kapsamda, Somali'de İmam Hatip Lisesi, Denizcilik Okulu, Türk Okulları, Yetimhaneler, Tarım Okulu, Sağlık Meslek Yüksek Okulu projelerini hayata geçiriyoruz.
Söz konusu projelerin tamamlanmasıyla toplamda 9 okulumuzda yaklaşık 3.500 Somalili öğrenci eğitim görecektir. İnanıyorum ki, bu öğrencilerimiz en iyi şartlardave modern tekniklerle eğitim alarak Somali'nin hak ettiği yere gelmesini sağlayacaktır. İHH, Türkiye Diyanet Vakfı, Nil Organizasyon, IGMG Hasene Derneği, Beşir Derneği ve diğer kuruluşlarımız uluslararası standartlarda okul ve yetimhane kampüsleri kurarak tüm dünyaya örnek oldular.
Kalıcı yardımların en önemli ayaklarından biri de sağlıktır. Geçmişte Afrika'nın önemli sağlık merkezleri arasında yer alan Somali'de, sağlık hizmetlerinin tekrar ayağa kaldırılması gerekiyordu. İç savaş döneminde harabeye dönen 200 yataklı hastanenin ve hemşirelik okulunun TİKA, TOKİ ve Sağlık Bakanlığı işbirliğinde yeniden inşası çalışmaları tamamlanmaktadır. Bir yanda hastane inşaatı sürerken, öte yanda kurduğumuz sahra hastanesinde ve sivil toplum kuruluşlarımızın sağlık merkezlerinde Türkiye'den giden uzman sağlık personeli ve hekimlerimiz yüz binlerce Somalili hastayı ücretsiz tedavi etmiştir.
Buna ilaveten, 3 sivil toplum kuruluşumuz da kalıcı hastane konusunda girişimde bulundular. Yeryüzü Doktorları Derneği'nin 66 yataklı Şifa Hastanesi faaliyetlerini sürdürmektedir. Kimse Yok mu Derneği'nin 70 yataklı Deva Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Yardımeli Derneği'nin 100 yataklı Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi'nin de açılmasıyla, inşallah bir daha tıbbi yetersizliklerden ölen Somalili kardeşimiz kalmayacaktır.
Kamu kurumlarımızın işbirliği ve başarısı dünya çapında yankı uyandırmıştır. Bu başarıda imzası olan, Başbakanlık, Dışişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Genelkurmay Başkanlığı, AFAD, TİKA, Diyanet İşleri Başkanlığı, Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı, TOKİ, TRT, DSİ,Merkez Bankası, Türk Hava Yolları, Anadolu Ajansı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Kamu Diplomasisi Koordinatörlüğü'ne ve diğer kamu kurumlarımıza teşekkür etmek istiyorum.
Somalili resmi yetkililerin, Somali'de görev yapan akademisyenlerin, hatta kamplarda hayatını sürdüren kadınların bana söylediği şudur; Somali'nin son yirmi yılına baktığımızda Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın19 Ağustos 2011 tarihindeki Somali ziyareti Somali için bir milattır.
Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, uluslararası toplumun "bekle ve gör" yaklaşımı içerisindeyken, Somali'nin karşı karşıya olduğu sorunları çözmek için Türkiye'nin harekete geçtiğini ifade etmiştir.
Mogadişu Belediye Başkanı da, 20 yıldır Somali'ye adeta bir Berlin Duvarı inşa edildiğini, ülkelerinin bu duvarla dünyadan izole edildiğini, Somalililerin feryadına kayıtsız kalındığını, ancak Sayın Başbakanımızın Somali'yi ziyaret ederek o duvarı yıktığını ve Somali'yi dünyaya açtığını vurgulamıştır.
Kızılay Kampı ve diğer kamplardaki yerlerinden edilmiş kişilerle konuştuğumda, bir Somalili annemiz açlıktan ölmeyi beklerken Türklerin yetiştiğini, diğer bir Somalili annemiz çatışmalardan kaçarken bir çocuğunun yolda öldüğünü, hayattan umudunu kestiğini ve öleceğini düşündüğü bir anda bizim o Somalili annemizin elinden tuttuğumuzu ve bu nedenle binlerce kez teşekkür etmek istediğini söyledi.
Somali Devleti'nin ve Halkı'nın ifade ettiği bu teşekkürleri bende bu vesileyle, harçlıklarından, maaşlarından artırarak yardımlarını Somali'ye gönderen milletimize iletmek istiyorum, asıl teşekkür edilmesi gereken onlardır."
'TÜRK KIZILAY'I 30 BİN SOMALİLİ'YE KUCAK AÇTI'
Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Türk Kızılay'ın Somali'deki faaliyetlerini ise şöyle değerlendirdi:
"Türk Kızılayı Somali'deki açlık krizinin en şiddetli olduğu günlerde, uluslararası yardım kuruluşlarının feryadını duymadığı Somali halkının yardımına koştu, sıcak yemek dağıtımı, kurban kesimi, aşevleri, soğuk hava deposu, mobil ekmek fırını açılması gibi birçok projeyi çok kısa bir süre içerisinde hayata geçirerek bizleri gururlandırdı.
Türk Kızılayı tarafından kurulan Hayat Kampı savaş nedeniyle evini topraklarını bırakarak memleketini terk eden yaklaşık otuz bine yaklaşan Somalili'ye kucak açtı. Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası örgütlerden üst düzey heyetler Hayat Kampının yüksek standartlarını görmek için kampa sık sık ziyaretler gerçekleştirmektedir. Söz konusu kampta TİKA-DSİ işbirliğinde derin sondaj yapılarak su kuyuları açıldı,Kızılay tarafından gıda dağıtımı yapılıyor, ülkemizce sağlık hizmetleri sağlanıyor.
Öte yandan, Sayın Başbakanımız ile Somali'ye gittiğimizde kemik dağları ile karşılaştık. Yıllardır çöplerin toplanmadığı Mogadişu'da kemikler artık dağ olmuştu, oradan yayılan hastalık Somalili aileleri ve çocukları tehdit ediyordu. Kızılay o kemik dağlarının ortadan kaldırılması için makine kurdu ve artık temizlenen kemik dağlarının yerinde çocuklar futbol oynuyor. Sayın Kızılay Başkanımız da kemik dağlarından temizlenerek açılan futbol sahasında Somalili gençlerle futbol oynayarak onların hayata tutunmasına bizzat destek olmuştur.
İç savaş sonrasında altyapısı çökmüş başkent Mogadişu şehrinin ve fiziki imkanları kullanılamaz hale gelmiş Mogadişu Belediyesi'nin tekrar ayağa kaldırılması amacıyla Kızılay, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Mogadişu Belediyesi işbirliği tesis etmiştir. İki değerli kurumumuz Somali'nin gözbebeği olan Mogadişu'da altyapı ve üst yapı konularında belediyecilik alanında yaşanan temel sıkıntıları giderecek Fen İşleri Tesisini kurmuştur. Kamyon'dan kepçeye 49 büyük iş makinesi ve modern ekipmanlar gönderilmiş, beton santrali kurulmuştur. Bu sayede söz konusu tesisimiz,kaldırım taşlarının üretiminden çöplerin günlük toplanmasına kadar bir şehri şehir yapan temel hizmetleri sağlamaktadır. Şimdi, Mogadişu sokaklarında dolaştığınızda Kızılay-İBB kamyonlarının yollarda çöp topladığını, İstanbul standartlarında ve kalitesinde belediyecilik hizmeti verildiğini görebilirsiniz.
İfade ettiğim bu başarılı projeleriyle Türk Kızılay'ı Somali Halkı'nın umudunu kaybettiği günlerde, onlara umut ışığı olmuştur. Milletimizin gönül hazinesinden kopan yardımları işin zorluğuna aldırmadan bir lokma ekmek bekleyen ihtiyaç sahiplerine ulaştırmıştır." - ANKARA