Haberler

Avrupa Politeknik Üniversitesi, Hayali Bir Üniversite

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Avrupa Politeknik Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde yaşanan gelişmeleri Avrupa Politeknik Üniversitesi kurucusu Yalçın Koçak, gazetecilere değerlendirdi.

Kosova'da 2011-2012 yılında eğitim hayatına başlayan ve yurt dışında ilk kez şube açtığını duyuran Ankara Üniversitesi işbirliği ile Avrupa Politeknik Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde yaşanan gelişmeleri Avrupa Politeknik Üniversitesi kurucusu Yalçın Koçak, gazetecilere değerlendirdi.

Kosova'nın Prizren şehrinde kurulan üniversitede 1 yıl eğitim gören 100'ün üzerinde Türkiye'den gelen öğrenci, üniversitenin hayali üniversite olduğunu ileri sürerek Ankara Adalet Sarayı'na şikayet başvurusunda bulunmuşlardı.

Aralarında Türkiye'den Yargıtay üyeleri, hakim, savcı, MİT ve emniyet mensuplarının çocuklarının da eğitim gördüğü üniversitenin çalışmaları hakkında açıklamalarda bulunan eski milletvekili Yalçın Koçak, iddiaların asılsız olduğunu iddia etti.

'Bu program 11 Ağustos 2011 tarihinde Avrupa Politeknik Üniversitesi ile Polonya ve Lizbon kriterlerine göre Avrupa eğitim alanında bir üniversite ile Türkiye Cumhuriyeti'nin bir üniversitesinin Kosova'nın Prizren şehrinde yapmış olduğu bir açılımdı' diyen Koçak: 'Bu iki üniversitenin yapmış olduğu çifte diploma programıdır. Bu programı imzaladık. Senatolarımızdan geçirdi. AB sözleşmelerine göre senatoların üzerinde hiçbir organ olamaz. Üniversite özerkliği ve muhtariyeti en üst düzeyde korunması gereken belgedir, kurumdur diyor. ve biz de bu inançla Kosova'da yatırımlarımızı yaptık ve üniversitemizi açtık. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ne de bilgi verdik. Dedik ki bütün akademik eğitim senindir. Sizin modelleriniz, sizin yönetmelikleriniz, ders geçme, disiplin yönetmeliği ve buna benzer her şeyi sizden uygulayacağız. Siz de bize ÖSYM'den 200 öğrenci getirin, biz de 200 öğrenciyi kaydedelim ve 400 öğrenci bu çifte diploma programında okusun. Prizren'e de büyük bir hayrı ve katkısı olsun. Yaptığımız program gayet medeni ve gayet yerel olması gereken bir ikame ve ibate projesiydi. Bu proje fevkalade güzel de çalıştı. Bir yılda biz Prizren'e yaklaşık 2 buçuk milyon ila 3 milyon Euro Ekonomi Bankası'nın kayıtlarına göre indirdiğimiz para miktarı. Bu sadece bir laboratuarla bir yılda 100 öğrenci ile yaptığımız bir hasıla. Bu kalkınma birilerinin fincancık hatırlarını ürküttü. Biz bu bölgede demek ki birilerinin ayağına bastık. Buradan başlayıp Türkiye'ye doğru devam eden bir çatapat silsilesi başladı. Bu hadise ilk olarak burada başladı. Yanımızdan ayırdığımız birisinin öğrencilerimizi kışkırtmasıyla başladı. Bu silsilenin Türkiye'deki ucu Ankara Üniversitesi'ne ulaştığında hoca bazı söylenen yalanlara inanamayarak dekana 'hocamız öyle ise ben de davacı olurum' sözünü kullandı. Bu söz gerisi kesilerek makaslanarak kullanıldı ve maalesef savcılığa kadar devam eden bir silsile-i meratip oluştu. Hadisenin zuhuru şudur, Ankara Üniversite'nin YÖK'e göndermiş olduğu dosyanın ağır ve hantal YÖK bürokrasisinde işlevsiz kalması ve dolanmasıyla bu dolanmanın tezahürü gecikmesi ve buradaki hadisenin bundan bir birlik olması yani ateşle barutun birleşmesi gibi bir hadise oluştu. ve tezahürü kötü oldu. Okulun hayali olup olmadığına baktığımızda, hayali bir okulla Türkiye Cumhuriyeti'nin Ankara Üniversitesi aynı protokole imza koyar mı? YÖK'ün tanımadığı bir üniversiteyle Ankara Üniversitesi aynı protokolleri senato kararlarını akdedebilir mi? Okulumuz Avrupa Birliği'nin içerisinde Sofya'da kurulu bulunan ve akreditasyonu olan kanunla kurulmuş Avrupa Kalibrasyon kuruluşunda sertifikası olan bir okuldur. Bu okulun biz Prizren'de bir Education Center'ini açtık. Buna da bize Avrupa Birliği yasaları müsaade ediyor. Genel otoriteye Milli Eğitim Bakanlığına bilgi vererek burada eğitim faaliyeti yapıyoruz. Ankara Üniversitesi'ni getirdik Türk hukuk sistemini eğitiyoruz, çünkü Türk hukuk sistemi Türkçe öğretilmeli. Bugüne kadar yapılmamış bir hadise. Ben şunu memnuniyetle söylüyorum bizim okulumuzda okuttuğumuz dersler ile Türk hukuk fakültelerindeki dersler yüzde yüz aynı. Müfredatlarımız eşleştirilmiş, transkriptlerimiz denkleştirilmiş bir vaziyettedir. Dolayısıyla biz zaten denkliğe en yakın ve denkliğe hazır bir model uyguluyoruz. Dolayısıyla denklik ile bir problemimiz yok iken YÖK'ün çift diplomayı geciktirmesi üstüne şifahen Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi dekanımıza bir de denklik dosyası getirin demeleriyle başlayan bir süreç geldi bir yerlerde kütlendi. Ancak Kosova'daki bazı yanlış anlaşmalardan sebep istemiş olduğumuz yerel akreditasyon gecikince bu sorunlar yaşandı. En kısa zamanda hadisenin doğrulukları ortaya çıktı. Bugün okulumuzda okuyan çocuklarımız şayet bu sene YÖK ve Bulgaristan şu sahte evraktan ötürü yatay geçişleri kapatmış olmasaydı başarılı bütün çocuklarımızın Türk üniversitelerine yatay geçme şartlarına haiz olduğu ortaya çıktı. Bu da bizi eğitimin kurucusu olarak çok mutlu eden bir hadise. Biz burada bu faaliyetimize devam edeceğiz.

Ankara Üniversitesi ile çifte diploma verileceği söylenmişti. Daha sonra burada bulunan üniversitenin akreditasyonu olmadığı ileri sürülerek üniversitenin hayali üniversite olduğu ileri sürüldü bu konu hakkında bilgi verebilir misiniz?

Türk devletinin bir üniversitesi bir fakültesi, Yüksek Öğrenim Kurumu (YÖK) tanımadığı, kabul etmediği bir üniversiteyle karşılıklı anlaşmasını bile cevaz vermez. Bizim elimizde Sofya Büyükelçiliğimizden alınmış bir Avrupa Politeknik Üniversitesi adına tanınan bir üniversite olduğuna dair bir belge var. Var olan iki üniversitenin birlikte burada açtıkları bir ortak eğitim programı. Buna Türkiye'de Fakülte diyoruz biz. Avrupa Birliği'nde fakülte kalmadı bölüm açıyor. Bizim de burada okuttuğumuz çocuklarımızı Bölüm Kamu Yönetimi Hukuk Lisans Bölümü 240 bakaloryalı bir programda okuyorlar. Çocukların da ders programı elimizde. Türkiye ile yüzde yüz aynı; eşleştirilmiş bir program. Beni üzen şahsımla ilgili atılan iftiralar. Elimde Adapazarı Cumhuriyet Savcılığı'ndan almış olduğum sicil kaydım var.

Bundan sonra Avrupa Politeknik Üniversitesi, Ankara Üniversitesiyle işbirliğine devam edecek mi?

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi bizim mevcut öğrencilerimize akademik destek vermeye devam edecek. Ancak ben Ankara Üniversitesi'nin YÖK nezdinde bizi yeteri kadar savunmadığı için bundan sonraki programım da onlarla birlikte devam etmek istemiyorum. Ben İstanbul üniversitelerinden hocalar getirip burada çocuklarımızın eğitimine devam edeceğiz.

Olumsuz haberleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bizim okulumuzda polis çocukları, savcı, Yargıtay üyeleri yanı sıra çok büyük avukatların çocukları var. Bu kadar avukat anne baba dururken daha hukukun birinci yılında birazcık mürekkep yalayan ve kendini avukat zanneden bazı çocuklarımızın maksadını aşan ifadeleri hoş değil tabi. Medyada bunun muhabbet tarafında. Oysaki ortada ne dolandıran var ne de kaçıran var. Gerçek bir okul var, gerçek bir üniversite var kısaca gerçek bir verilmiş eğitim var. Verdiğimiz eğitim Anadolu da birçok üniversitenin eğitiminden çok çok üstedir. 12 ders verdik bu sene, bu derslerin 2 tanesini doçent verdi diğer 10 dersi Türkiye'nin kaliteli profesörlerinden aldılar. Biz çok kaliteli bir eğitim yaptık ve onun için başarımızda yüzde 50'nin üzerinde. Bu başarı trendini devam ettireceğiz.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title
Close