Antalya'da Tur Teknesinin Batması Davası
Antalya'da Kaleiçi Yat Limanı açıklarında iki kişinin hayatını kaybettiği tekne kazasıyla ilgili tutuklu bulunan kaptan Aydın Topaç'ın yargılanmasına başlandı.
Antalya'da Kaleiçi Yat Limanı açıklarında iki kişinin hayatını kaybettiği tekne kazasıyla ilgili tutuklu bulunan kaptan Aydın Topaç'ın yargılanmasına başlandı.
Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Aydın Topaç, tutuksuz sanıklar Serdar Kurt, Mehmet Kurt, Aslan Kurt, müştekiler, taraf avukatları ve yakınları katıldı.
Duruşmada ifadesi alınan sanık Topaç, suçlamayı kabul etmedi. Topaç, günlük tur teknesi olarak mürettebat ve yolcularla turu tamamladıklarını, saat 16.40 sıralarında dönüş sırasında yat limanına 1,5 mil mesafede fırtınaya yakalandıklarını anlattı.
Sanık Topaç, fırtınanın çok kuvvetli olduğunu ve hortum oluştuğunu savunarak, "Gemi ilerleyemez oldu hatta geri geri gitti. Rüzgarın gücünü yenemediği için makine stop etti ve iki dakika içerisinde alabora olduk. Kanaatimce kazada benim kusurum yoktur." dedi.
Rüzgar başladıktan sonra 5 dakika içinde alabora olduklarını iddia eden Topaç, şöyle devam etti:
"Herhangi bir yere sığınma veya limana dönme imkanımız kalmadı. Ben can yeleklerinin dağıtılması için gerekli talimatı gemicime verdim. Gemide günlük çalışırım. Aylık veya yıllık çalışmam bu nedenle geminin aksamlarına ilişkin benim kusurum yoktur. Geminin batmasının sebebi aşırı fırtına ve makinenin stop etmesidir. Makine stop etmeseydi biz fırtınayı yenebilirdik. Ben ikinci katta direksiyon başındaydım, yolcuların yardım isteme taleplerinin ve can yeleklerinin dağıtılması taleplerinin reddedilip reddedilmediğine dair bir bilgim yoktur. Ben motor stop edince liman başkanlığını aradım ancak kimseye ulaşamadım, bu nedenle yardım isteyemedim."
"86 yolcuya karşılık 110 can yeleği vardı"
Müşteki Birol Öztürk, olay günü tekne ile tura çıktıklarını, akşam üstü dönüş sırasında aniden fırtına çıktığını ve geminin sallanmaya başladığını belirtti.
Gemi mürettebatından birinin "Can yeleklerini takın" diye bağırdığını anlatan Öztürk, "Can yeleklerini taktık ancak tekne alabora oldu ve battık. Tekne alabora olduktan sonra bir süre suyun üzerinde kaldık, 10-15 dakika geçtikten sonra başka tekne geldi bizi kurtardı. Ben sanıklarda şikayetçi değilim." diye konuştu.
Sanık Serdar Kurt, olay günü gemide tayfa olarak çalıştığını, müşterilere servis yaptığını söyleyerek, havanın bir anda bozduğunu ve dönüş yolunda aniden fırtına çıktığını anlattı.
Kaptanın emriyle yolculara can yeleklerini dağıttıklarını kaydeden Kurt, gemide bazı yolcuların 2 can yeleği takmaya çalıştığını, gemide 86 yolu bulunduğunu buna karşılık gemide 110 can yeleğini olduğunu öne sürdü.
Mahkeme heyeti, sanık Aydın Topaç'ın üzerine atılı suçlar ve ölü sayısı nedeniyle tutukluluk halinin devamına karar verdi. Heyet ayrıca kazaya karışan gemi üzerinde bilirkişi raporunun alınmasını ve dosyadaki eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
Antalya'da 3 Eylül 2016 tarihinde Kaleiçi Yat Limanı açıklarında, şiddetli yağmur ve fırtınaya yakalanan tur teknesi batmış, teknede bulunan 86 kişiden 2'si hayatını kaybetmişti. Tur teknesinin batmasıyla ilgili kaptan Aydın Topaç tutuklanmıştı.