Haberler
MSB kaynaklarından Halep'te başlayan savaşla ilgili ilk açıklama

Türkiye'den sınırımızda başlayan savaşla ilgili ilk açıklama

Sahte dolar iddiaları sonrası Merkez Bankası ve TBB'den art arda açıklamalar

Sahte dolar iddiaları sonrası Merkez Bankası ve TBB'den art arda açıklamalar

Milli Savunma Üniversitesi'nin kitabındaki Türkiye haritası ortalığı karıştırdı

Kitaptaki Türkiye haritası Milli Savunma Bakanlığı'nı karıştırdı

Yerine kayyum atanan muhtar sessizliğini bozdu

Yerine kayyum atanan muhtar sessizliğini bozdu

Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Çalışkan: "15 Temmuz'da Türk Milleti ve Cumhurbaşkanımızın duruşu dünyadaki darbelerin kaderini değiştirdi"

Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Çalışkan:
Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Çalışkan: "15 Temmuz'da Türk Milleti ve Cumhurbaşkanımızın duruşu dünyadaki darbelerin kaderini değiştirdi" "15 Temmuz'u 2-3 sene erteleselerdi anahtar teslim ülke teslim edilecekti" "15 Temmuz 2016'daki darbe bir konsorsiyumdur" Erciyes Üniversitesi...

Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Çalışkan: " 15 Temmuz'da Türk Milleti ve Cumhurbaşkanımızın duruşu dünyadaki darbelerin kaderini değiştirdi"

" 15 Temmuz'u 2-3 sene erteleselerdi anahtar teslim ülke teslim edilecekti"

"15 Temmuz 2016'daki darbe bir konsorsiyumdur"

KAYSERİ - Erciyes Üniversitesi tarafından düzenlenen 15 Temmuz Darbe Girişimi ve Milletin Zaferi konferansına katılan Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Çalışkan, "15 Temmuz'da Türk Milleti ve Cumhurbaşkanımızın duruşu dünyadaki darbelerin kaderini değiştirdi" dedi.

ERÜ Turizm Fakültesi Konferans Salonu'nda düzenlenen programa Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Çalışkan, ERÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Altun, Kayseri İl Emniyet Müdürü Atanur Aydın, protokol üyeleri, akademisyenler ve vatandaşlar katıldı.

Darbe kültürünün kansere ya da bir virüse benzediğini söyleyen Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çalışkan, "Maalesef bir darbe kültürümüz ve ona paralel olarak darbeler tarihimiz var. 2016'da biz isim olarak 'Hain Darbe Girişimi' diyoruz ve ondan öncesinde de yapılan darbeler var. Bunlar bizim tarihimizde bire bir yaşadığımız, ülkemizi ve bizleri etkileyen darbeler veya darbe girişimleridir. Darbeyi virüse ya da kansere benzetebilirsiniz. Bünyeye girdikten sonra çıkması çok zordur. Maalesef bizim ordumuzda da böyle bir hastalık, Osmanlı'nın son zamanlarından böyle bir virüs bizim ordumuza sirayet etmiştir. 15 Temmuz 2016'daki darbe bir konsorsiyumdur. Amerika vardır, NATO vardır, İngiltere vardır, Almanya vardır, İsrail vardır. Daha birçok devlet de bu darbeyi desteklemiştir. İç dinamikler kadar dış dinamiklerin de çok önemli olduğu darbelerde iç dinamiklerle ilgili bütün sinir uçlarımıza dokunmuşlardır. Nedir bizim sinir uçlarımız? Mezheple ilgili sinir uçlarımız var. Laik-Antilaik gibi bir takım sinir uçları var. Alevi-Sünni gibi, Türk-Kürt gibi bir takım sinir uçlarımız var. Aslında büyük sorunlarımız yok ama bu sinir uçlarımıza dokunduğunuzda iç dinamikler faaliyete geçebiliyor" dedi.

"15 Temmuz gecikseydi anahtar teslim olarak ülke teslim edilecekti"

Mustafa Çalışkan, 15 Temmuz darbe girişiminin 2-3 yıl daha gecikmesi halinde ülkenin darbeciler tarafından teslim edileceğini söyleyerek, "15 Temmuz 2016'ya gelindiğinde darbeler NATO üyeliğimizle beraber daha kontrollü ve neye hizmet edeceği önceden belirlenen kısaca 'Gladyo' özetlenen yapıca yönetilmektedir. 2004'te başlayan yapılanma ile kurum ve kuruluşların birçok noktasına nüfus ederek, kılcal damarlarına indiler. 2016'ya gelindiğinde onlarca general, rektör, vali, emniyet müdürü, STK başkanı pozisyonlarını işgal ettiler. Neredeyse ülkeyi anahtar teslimi edecek duruma geldiler. Anadolu'da çok konuşulan bir söz vardır; "Olanda hayır vardır" deriz. 15 Temmuz'un hayrı neydi? Eğer 15 Temmuz 2016'da bu darbeyi yapmasalardı ve ya bu darbe bastırılmasaydı, ortaya çıkmasaydı ve 2-3 yıl daha sabretselerdi inanın anahtar teslim ülke teslim edilecekti. Bunu bütün kurumlar üzerinden söylüyorum" ifadelerini kullandı.

"Türkiye'nin ve Cumhurbaşkanımızın duruşu dünyadaki darbelerin kaderini değiştirdi"

15 Temmuz'da Türk Milleti'nin ve Cumhurbaşkanının duruşunun dünyadaki darbelerin kaderini değiştirdiğini söyleyen Çalışkan, sözlerine şu şekilde devam etti:

"15 Temmuz'dan sonra halkın gücü görüldü, dünya siyaset tarihinde örnek bir mücadele olarak geçildi. Türk siyasi tarihinde ilk defa darbeciler tarumar edildi. Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Türk Milleti'nin darbeye karşı başarılı duruşu dünyadaki darbelerin de kaderini değiştirdi. Bunu bu günlerde yaşıyoruz. Rusya'da darbe yapmaya kalktı birisi cevabını aldı. Venezuela'da darbe yapıldı, Amerika destekledi ama başarısız oldu. Kolombiya'da çok yakın zamanda darbe girişimi oldu ama başaramadılar. Mali'de, Çad'da, Gine'de, Nijer'de, Kırgızistan'da 15 Temmuz'dan sonraki dönemden bahsediyorum; 12 tane darbe girişimi oldu. Başarısız oldular. Burada hiç mütevazı davranmaya gerek yok; Türkiye'nin duruşu, Türk Halkı'nın duruşu, Türk Devleti'nin duruşu ve Cumhurbaşkanı'nın duruşu dünyaya örnek oldu."

ERÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Altun ise konuşmasında, "Özellikle 15 Temmuz 2016 günü ordumuz başta olmak üzere devletimizin kolluk kuvvetlerine sinsice sızmış kendini bilmez bir avuç hain, azınlık olan FETÖ/PDY terör örgütü mensupları milli irademizi ve ülkemizin geleceğini hedef alan menfur bir darbe teşebbüsüne kalkışmışlardır. Yaşanılan o kara gecede kendini bilmez hainler devletimizin maalesef tüm imkanlarını kullanarak meydanlarda insanlarımıza silah doğrultarak zulüm etmişlerdir. 15 Temmuz 2016'da yaşanılan bu hain kalkışmayı unutmamaları ve unutturmamaları için yaşanılanları anlatmaya devam edeceğiz. 15 Temmuz gecesi milletimizin varlığına, istikbaline kast ederek darbe girişiminde bulunmak isteyen hainlere karşı canlarını feda eden aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet, kahraman gazilerimize şükranlarımı sunuyorum" ifadelerini kullandı.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Genel
title