Hayvan Yetiştiricilerinin Büyük Sermaye Korkusu
Büyük sermaye sahiplerinin hayvancılık sektöründe haksız rekabete yol açtığını savunan hayvan yetiştiricileri, AB ülkelerinde olduğu gibi işletmelerdeki hayvan sayısına kota uygulanmasını istediler.
Büyük sermaye sahiplerinin hayvancılık sektöründe haksız rekabete yol açtığını savunan hayvan yetiştiricileri, AB ülkelerinde olduğu gibi işletmelerdeki hayvan sayısına kota uygulanmasını istediler.
Bursa İli Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği(BDDKYB) Başkanı Yıldırım Oran, hayvancılık sektörüne giren dev bütçeli şirketlerin haksız rekabete yol açtığını belirterek, bu durumun sosyal dengeyi bozacağı ve ileride kartelleşmeye yol açacağı görüşünü savundu. Oran, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın yetkilerinin de birliklere, ziraat odalarına ve kooperatiflere bırakılmasını istedi.
YETİŞTİRİCİLERİN SIKINTILARI ELE ALINDI
BDKKYB'nin Bursa Büyükşehir Belediyesi'ne ait Gemlik Ata Tepe Sosyal Tesisleri'nde gerçekleştirdiği yemekli istişare toplantısında hayvancılığın sıkıntıları masaya yatırıldı. Toplantıya Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü yetkilileri, Gürsu İlçe Tarım Müdürü, Bursa'daki Ziraat Odaları başkanları, birlik yöneticileri ile Kocaeli, Yalova ve Balıkesir Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği başkanları katıldı.
"YANLIŞ KIYASLAMA VAR"
Toplantıda konuşan BDKKYB Başkanı Yıldırım Oran, Türk köylüsünün zor koşullarda hayvancılık yaptığını söyledi. Türkiye'de hayvancılık ve hayvansal üretim konusunda kamuoyunun yanlış bilgilendirildiğini öne süren Oran, şöyle konuştu:
'Sık sık et fiyatlarının yüksek olduğu gündeme getiriliyor. Bu konuda hükümet ve bakanlık yanlış yönlendiriliyor. Bakanlık da hayvancıları baskı altına alıyor. Kıyaslama da yanlış yapılıyor. Et fiyatı neye göre yüksek. Et fiyatlarının kıyaslandığı ülkelerle bizim ülkemizin şartları farklı. Aynı mantıkla bakarsanız Avrupa'da benzin fiyatları, GSM konuşma ücretleri, akıllı telefonlar, arpa ve buğday da ucuz. Ama bunlar Türkiye'de pahalı. Şartlar doğru değerlendirildiğinde et fiyatlarının normal olduğu görülecektir. Sektörde başarısızlık yoktur. Meralar tamamen doludur. Yanlış bilgilerle üreticileri başarısız göstermek doğru değildir. Ayrıca, Türkiye'de meralar çok kötü ve yetersizdir. Meraların önemli bir bölümü orman arazisi olmuştur. Her türlü canlı kasaplık ve et ithalatı hayvancılığı çökertir. Buradaki esas sorun damızlık kalitesi ve verim düşüklüğü sorunu dur'
"KARTELLER DOĞAR"
Hayvancılığın en önemli problemlerinden birinin de büyük sermaye gurupları ile geçimini havyacılıktan sağlayan köylüler arasındaki haksız rekabet olduğunun altını çizen Yıldırım Oran, bu durumun sosyal dengeyi bozduğunu dile getirdi. Büyük sermaye sahiplerinin 10 binin üzerinde hayvana sahip işletmeler kurduklarına dikkat çeken Oran,'Bu durum ahlaki değildir. Süt sektöründe olduğu gibi karteller ortaya çıkar. Türkiye uyum yasalarıyla birlikte hareket ettiği AB ülkelerinde olduğu gibi kota uygulamalıdır. Sürü büyüklükleri 500 başla sınırlandırılmalıdır' şeklinde konuştu.
"TARIM BAKANLIĞI KÜÇÜLMELİ"
Yıldırım Oran, bakanlığın küçülmeye giderek yetkilerini sivil toplum örgütlerine devretmesi gerektiğini de savundu. Tarımsal yapıların ruhsatlandırılmasının temel sorunlardan biri olduğuna değinen Oran, 'Bakanlık her türlü ürüne ruhsat verirken, basit tarımsal yapılara ruhsat vermemektedir. Bu konudaki yetki tarım müdürlüklerine, projelendirme yetkisi de biyo-sistem mühendislerine verilmelidir' dedi. - BURSA