Velilere Karne Uyarısı
Ailelerin karnelere yönelik gösterdiği tepki, çocuğun kişisel gelişiminde önemli rol oynuyor.
Aile ve Evlilik Terapisti Uzman Doktor Taner Canatar, ebeveynlerin karnelere yönelik gösterdiği tepkinin, çocuğun kişisel gelişimi ve okul başarısında önemli olduğunu ifade ederek, çocuğun karnesi nasıl olursa olsun, anne ve babaların onu kucaklayıp, sevgisini dile getirmesini istedi.
Karnenin, bütün dönem boyunca yapılanların bir geri bildirimi olduğunu vurgulayan Canatar, "Gelen sonuç istenildiği gibiyse çocuğu takdir etmek gerekiyor. İstenilen sonuç gelmediyse de çocuğu aşağılamadan yetişkin gibi dinleyerek, ileride nasıl bir çalışma yöntemi izleneceği konusunda ortak bir plan yapılmalı. Çocuklar, ilkokul birini sınıftan itibaren karnenin, kendisinin değerlendirildiği bir araç olduğundan çok tatil anlamına geldiğini düşünür" dedi.
Karnenin, bir tatil anlamı yerine kaygı uyandırıcı bir şekilde değişmesinin en önemli nedeninin ebeveynler olduğu yorumunda bulunan Canatar, "Karnelerin alındığı gün çocuklar sevinç, mutluluk, hüzün, kaygı ve bazen de öfke duygusunu birlikte yaşar. Artık çocukların İlköğretim birinci sınıftan itibaren yarışa hazırlandığı, okuldan çok dershanelere gittiği, sosyal ve duygusal gelişimlerinin yetersiz olduğu bir dönemdeyiz" ifadesini kullandı.
Kendi ruh durumunu kontrol altına alamayan anne-babaların, çocuğunu kendi kaygılarına kurban eden velilerin oranının giderek arttığına işaret eden Canatar, karnenin çocuğun tüm performansını yansıtmayacağını kaydetti. Notların değerlendirilebileceğini, ancak bunun çok fazla abartılmaması uyarısında bulunan Canatar, anne ve babalara karne ile ilgili olarak uyarılarda da bulundu.
Uzm. Dr. Taner Canatar, açıklamasını da şöyle sürdürdü:
"Küçük yaşlardan itibaren çocuklarına yapabilecekleri görevleri veren, bunları yaptıklarında da olumlu söz ve tutumlarla, olumlu davranışların ortaya çıkmasına katkıda bulunan destekleyici aile tipinin, çocuğun kendine güven duygusunun gelişmesine katkıda bulunur. Çocuklardan sürekli en iyi olanı beklemek ve onlara bu düşünceyi yansıtmak, onların iç dünyasında huzursuz olmalarına neden olur."
Çocuğun karnesi her nasıl olursa olsun anne ve babaların onu kucaklayıp, sevgisini dile getirmesi önerisinde de bulunan Dr. Canatar, dikkat edilmesi gereken konuların başında; çocuğun bireysel özellikleri, genel kapasitesi ve güçlü olduğu alanların geldiğini anlattı. Canatar, "Sadece bir tek zeka veya yetenek olmadığını biliyoruz. Bu nedenle çocuk, örneğin sayısal alanda zorlanıyorsa onun yeterince akıllı olmadığını düşünmek hata olur" diye konuştu.
Bu durumun aynı zamanda da çocuğun sözel alanlara, müziğe, spora ya da doğa bilimlerine karşı bir eğilimi olabileceğini de ortaya koyduğunu belirten Canatar, eğer çocuk başarılı ise anne ve babaların ona gurur duyduğunu söylenmesi gerektiğinin altını çizdi. Canatar, "Çocuklar, bisiklet veya bilgisayar yerine takdir ve gururla ödüllendirilmeli. Çünkü çocuklar kendi içlerinden gelerek çalıştıkları zaman daha başarılı oluyor. Ödül almak için çalıştıkları andan itibaren motivasyonları düşüyor ve daha az başarı gösteriyorlar. Hediyenizi çocuğunuza okulda gösterdiği başarıdan dolayı değil de ona olan sevginizden dolayı alın. Hediye almaktan çok onlarla vakit geçirin, onlara sevginizi hissettirin, yargılamadan dinleyin ve onlara destek olun, o zaman başarıları daha çok artacaktır" dedi.
Sert ve baskıcı ailelerdeki çocuklarının, zayıf karne korkusunu, diğer ailelerin çocuklarına göre daha fazla yaşadıklarının altını çizen Canatar, bu çocukların evden kaçma, intihar, karne notlarını değiştirme, yalan gibi istenmeyen davranışlara daha fazla yöneldiklerini anlattı. Canatar, burada anne ve babaların yapması gerekenin, çocuklardan fedakarlık yapmaları değil, empati kurmaları olduğunu dile getirdi. Canatar, "Çocuklarımızı sadece getirdikleri karne ile değerlendirmeyelim. Elbette ki zayıf getirmişse onları düzeltmenin çarelerini arayacağız.
Zayıf notlardan dolayı çocuğunuzu eleştirmeyin, aşağılamayın. Başarısızlığın kaynağını bulmaya çalışıp, başarıyı artırıcı önlemler alın. Yarıyıl tatili anne ve babaların, çocuklarıyla birlikte vakit geçirmeleri için çok iyi bir fırsat" ifadesini kullandı.
"Çocuğunuzun okul başarısını, diğer çocuklarla karşılaştırıp kıyaslamayın" uyarısında bulunan Canatar, "Yetenek, ilgi ve beceri olarak bakıldığında her çocuğun kendine özgü özellikleri olduğu unutulmamalı. Çocuğunuza eğitiminde ve öğreniminde yardımcı olmak istiyorsanız ona yeterli zamanı ayırmanız gerektiğini unutmayın. Çocuk, her şeye rağmen koşulsuz sevildiğini ve ona güvenildiğini hissetmeli" dedi. - ADANA