Davutoğlu'dan Balkanlar'da Barış Mesajı
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Balkan turunun ilk ayağı Kosova'da Kosova Başbakanı Haşim Taçi ile bir araya gelmesinin ardından Kosova Dışişleri Bakanı Enver Hoca ile görüştü.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Balkan turunun ilk ayağı Kosova'da Kosova Başbakanı Haşim Taçi ile bir araya gelmesinin ardından Kosova Dışişleri Bakanı Enver Hoca ile görüştü.
Görüşmelerin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Davutoğlu, gösterilen konukseverlikten dolayı teşekkür ederek, kendisini evinde hissettiğini kaydetti.
Kadir Gecesi ve Ramazan Bayramı'nda genelde insanların aileleriyle evlerinde vakit geçirdiğini hatırlatan Davutoğlu, "Bense sembolik olarak buraya geldim çünkü Kosova benim kendi evim. Bir ailem de Kosova'daki kardeşlerimiz. Kendimizi evimizde ve kendi ailemizle hissediyoruz" diye konuştu.
Görüşmelerinin çok kapsamlı olduğunu, ilişkilerin siyasi, ekonomik ve kültürel boyutlarını ele aldıklarını belirten Davutoğlu, siyasi olarak Türkiye ile Kosava arasında hiçbir sorun bulunmadığını kaydetti.
Davutoğlu, Türkiye'nin Kosova'yı yazılı olarak resmen tanıyan ve bunun için ilk müracaatta bulunan ülke olduğunu bildirdi.
"Bizim için Kosova bağımsızlığı, egemenliği hak eden bir halktır" diyen Davutoğlu, Kosova'nın haklı mücadele sonunda doğmuş bir devlet olduğunu, o açıdan uluslararası toplumda hak ettiği saygınlığı kazanması ve tanınmasının kendileri için önemli olduğunu belirtti.
Bakan Davutoğlu, iki ülke arasında çok iyi ilişkiler bulunduğunu, karşılıklı ziyaretlerin çok sık olduğunu söyleyerek, Kosova'nın toprak bütünlüğünü koruyarak geleceğe emin adımlarla yürümesine büyük önem verdiklerini, bunu bir kez daha teyit etmek istediğini bildirdi.
Balkanlar'da barış ortamına da büyük önem verdiklerini söyleyen Davutoğlu, Balkanlar coğrafyasının artık karşılıklı etnik çatışmaların değil bölgesel barışın sağlandığı, ekonomik kalkınma ve çok kültürlülüğün birlikte yaşandığı bir coğrafya olması gerektiğini kaydetti.
Bu çerçevede Priştine-Belgrad diyaloğunu desteklediklerini ifade eden Davutoğlu, bu sürecin olumlu sonuç vermesini istediklerini, Balkan ülkelerinin karşılıklı saygı çerçevesinde birbirlerinin sınırlarını ve toprak bütünlüklerini tanımaları, Avrupa yapısı içinde de ortak bir barış havzası kurulması gerektiğini ifade etti.
"Balkanlar artık ortak bir barış havzasına dönüşmelidir. Türkiye'nin vizyonu budur" diyen Davutoğlu, Kosova'nın ekonomik olarak da çok önemli olduğunu çünkü Balkan coğrafyasının merkezinde yer aldığını bildirdi.
Davutoğlu, Kosova'nın Adriyatik ile Karadeniz, Ege ile Tuna arasındaki iç bütünlüğe bakıldığı zaman merkezi konumda olduğunu söyleyerek, Kosova'nın ulaşım açısından parlak bir geleceği bulunduğunu, bunun için Türk yatırımcıları Kosova'ya gitmeleri için teşvik ettiklerini belirtti.
Gerek eğitim gerekse kültürel ilişkilerin geliştirilmesi için Türkiye'nin üstüne düşen her şeyi yapmaya hazır olduğunu söyleyen Davutoğlu, iki ülkenin kültürel olarak ortak bir geçmişi paylaştıklarını, bu ortak havza üzerinde geleceği birlikte inşa edeceklerini kaydetti.
Davutoğlu, Kosova yetkililerine aydınlar ve akademisyenlerden oluşan ortak bir forum oluşturulması teklifinde bulunduğunu söyleyerek, böylelikle iki ülke aydınlarının birbirlerini daha iyi tanıyacağını, ortak kültürlerin birlikte keşfedileceğini bildirdi.
Davutoğlu, "Biz ortak tarihimizi de açık bir şekilde tartışabilmeliyiz" diyerek, gelecek nesillerin sadece Türkiye ile Kosova arasında değil, bütün Balkan milletleri arasında ortak zemin oluştuğunu görmesi gerektiğini söyledi.
-"2012 balkan barışı yılı olsun"-
Bakan Davutoğlu, Priştine-Belgrad diyaloğuna Türkiye'nin bakışıyla ilgili soru üzerine, gerek Kosova gerekse Sırbistan tarafı ile bölgesel konuları çok açık konuşabildiklerini söyleyerek, Türkiye'nin Kosova'yı tanıyan ilk ülke olduğunun bilindiğini, Kosova'nın toprak bütünlüğü ve egemenliğinden fedakarlık edilmesinin düşünülemeyeceğini belirtti.
Davutoğlu, daha geniş perspektifte sınırlara karşılıklı saygı düzeyinde gelecekte sınırların kalkması ve doğal olarak bütün bu coğrafyanın siyasetinin, ekonomisinin bütünleşmesini de arzu ettiklerini kaydetti.
2012 yılını diğer dost ülkelerle de konuşarak Balkan barışı yılı ilan etmeyi düşündüklerini açıklayan Davutoğlu, "Balkanlar'ın artık barışa, karşılıklı saygıya ihtiyacı var" dedi.
Kosova'nın toprak bütünlüğünün önemine bir kez daha işaret eden Davutoğlu, Kosova bayrağı tanındığı zaman bu bayrak altındaki haritanın da tanınmış olacağını vurguladı.
Kosova'nın toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesini beklediklerini ancak yeni bir anlayış içinde bütün bariyerlerin kalkması gerektiğini düşündüklerini de belirten Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Eğer bölge barışına, aynı Sırbistan ile Bosna Hersek arasında olduğu gibi, Sırbistan ile Kosova arasındaki sürece de katkıda bulunabileceksek bunu memnuniyetle yaparız. İki tarafın da güveni bize tamdır. Belgrad-Priştine diyaloğunu destekliyoruz ve devam eden sürece ek katkı gerekirse de katkıda bulunmaya hazırız. "
-Ortadoğu-Balkanlar karşılaştırması-
Bir gazetecinin Arap baharıyla Balkanlar'da yakın geçmişte yaşanan süreci karşılaştıran sorusuna karşılık Bakan Davutoğlu, şunları söyledi:
"Aslında 1990'larda Balkanlar'da yaşanan normalleşme süreci o dönemde Ortadoğu'da da yaşanmalıydı ancak şimdi gecikmeli şekilde yaşanıyor. O sebeple biraz daha gergin ve sert oluyor gelişmeler. Soğuk savaş Balkanlar'da bitti ama Ortadoğu'da devam etti. Şimdi bunun sancıları yaşanıyor. Bizim genel bir ilkemiz var; halkların talepleri doğrultusunda demokratik, şeffaf ve hukuk devletine dayanan rejimler kurulmalı. Balkanlar'da çok büyük acılar yaşandı, Ortadoğu'daki rejimlerin ve siyasetçilerin de bunlardan ders alması ve benzer acıların yaşanmaması için bir an önce reformları gerçekleştirmeleri lazım. Şartlar sizi zorlamadan siz kendi reformlarınızı yapın diyoruz. "
Davutoğlu, Balkanlar'ın bir avantajının NATO ve AB üyelikleri olduğunu söyleyerek, Ortadoğu'nun şu anda böyle bir bölgesel yapılanmasının bulunmadığını, bu nedenle daha çok sıkıntı yaşandığını bildirdi.
"Bu sürecin en az sancısız şekilde tamamlanması ve Ortadoğu'da Soğuk Savaş kültürünün bitmesini istiyoruz" diyen Davutoğlu, böylelikle Türkiye'nin çevresinde bir demokrasi havzası oluşacağını kaydetti.
-Tarih kitapları-
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'in Kosova'daki tarih kitaplarının değiştirilmesi gerektiğine ilişkin sözlerine Kosovalılar tarafından yapılan eleştirilerin hatırlatılması üzerine Davutoğlu, bu soruyu bir aydın olarak yanıtlamak istediğini, "tarihin değiştirilemeyeceğini ancak yorumları ve algılamasının değiştirilebileceğini" söyledi.
Davutoğlu, tarihin değişik zamanlardaki yorumunun değişebileceğini, ancak tarihin sabit olduğunu söyleyerek, hiçbir kimsenin bir milletin tarihini değiştirmesini teklif dahi edemeyeceğini ama algılayış biçimlerinin değiştirilebileceğini bildirdi.
Soğuk savaş dönemlerindeki ders kitapları okunduğu zaman bütün Balkanlar'ın nasıl kutuplara ayrıldığının görüleceğini söyleyen Davutoğlu, kendisinin Türkiye'de de tarih kitaplarına meydan okuduğunu, bütün ön yargıları kaldırmak istediklerini, Yunanistan ile bunun için komisyonlar kurulduğunu anlattı.
Gelecek nesillerin kafasında olumsuz bir şey olmasını istemediklerini belirten Davutoğlu, kimsenin kimseye bir şey dikte edemeyeceğini ancak ön yargıların da yıkılması gerektiğini belirtti.
"Kosova tarihi Kosova tarafından yazılır, ama 2011 Kosovalıları tarafından, yoksa Tito ya da Enver Hoca zamanındakiler tarafından değil" diyen Davutoğlu, karşı çıktıklarının soğuk savaş dönemi tarihçiliği olduğunu bildirdi.
Davutoğlu, Türkiye'nin bölgesel rolü hakkında da konuşarak, Türkiye'nin kimseye bir şey dikte etmediğini, aynı bölgede yaşayanlar olarak birbirlerinin dertleri ile ilgilenmeleri gerektiğini kaydetti.
-Kosova Dışişleri Bakanı Hoca-
Bakan Enver Hoca, Davutoğlu'nun ziyaretinin kendileri için önemli olduğunu söyleyerek, iki ülke arasında çok iyi ilişkiler bulunduğunu belirtti.
Türkiye'nin Kosova'ya verdiği her türlü destek için teşekkür eden Hoca,
"Türkiye bölgesel ve küresel anlamda önemli bir güce sahip ve ağırlığı olan bir ülke" dedi.
Türk yatırımları için Kosova'nın çok cazip bir yer olduğunu söyleyen Hoca, eğitim, sağlık ve kültür alanlarında da çok iyi iyi ilişkiler bulunduğunu kaydetti.
İki ülkede de ortak etnik kimliğe sahip olan birçok vatandaş olduğunu, kendilerinin Türk toplumuyla çok iyi ilişkiler sürdürdüklerini söyleyen Hoca,
"Bir Türk vatandaşı konuşmasına burada Türkçe başlar Arnavutça devam eder sonra yine Türkçe bitirir" diye konuştu.
Kosovalı Bakan da tarih kitaplarıyla ilgili soruya verdiği yanıtta, Davutoğlu'nun ve Türkiye'nin Kosova'nın dostu olduğunu söyleyerek, iki ülke ilişkilerinin çok iyi düzeyde olduğunu, iki ülke arasındaki bu ilişkilerinin tartışmalardan etkilenmesine izin vermeyeceklerini kaydetti.
"Tarihi akademisyenlerin yazması gerekir, siyasilerin ya da hükümetlerin değil" diyen Hoca, siyasetçilerin tarih kitaplarının içeriği ile ilgili beyanda bulunmasının doğru olmadığını söyledi. - PRİŞTİNE