Sürdürülebilir Sağlık İçin Çözüm Arayışı Türkiye Raporu 2014"

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Türkiye'nin gerek bilimsel gerekse uygulamalardaki dinamikleriyle sağlıkta dünya standartlarıyla yarışabilen bir ülke konumunda olduğunu belirterek, "Son 10-12 yılda ise sağlık hizmetlerini topluma sunumda aldığımız mesafe gerçekten dünyaya yine farklı bir örneği getirdi" dedi.

Sürdürülebilir Sağlık için Çözüm Arayışı Kronik Hastalıklarda Sürdürülebilir Uygulamalar Projesi, Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, Sağlık, Kalkınma ve Maliye bakanlıkları üst düzey yetkilileri, Sağlıkta Kalite İyileştirme ile Artritle Yaşam dernekleri temsilcileri ve ilgili şirketlerin katılımıyla hayata geçirildi.

Bu kapsamda paydaşların katılımıyla oluşturulan Türkiye Komitesi tarafından hazırlanan "Sürdürülebilir Sağlık İçin Çözüm Arayışı Türkiye Raporu 2014", İstanbul Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen toplantıda açıklandı. 

Raporun sunumunu, Sürdürülebilir Sağlık İçin Çözüm Arayışı Komitesi Başkanı Doç. Dr. Haluk Özsarı yaptı.  

Bakan Müezzinoğlu, toplantıda, gerek bilimsel gerekse ekonomik gelişmeler sonucu sağlığın, her geçen gün daha dinamik yönetilmeyi, çözümler üreten dinamiklere sahip olmayı ve desteklenmeyi gerektiren bir alan haline geldiğini söyledi. 

Müezzinoğlu, Türkiye'nin sağlıkta önemli dinamiklerini dünyaya sunmuş bir dönemi yaşadığını vurgulayarak, "Gerek bilimsel anlamdaki dinamikleriyle gerekse uygulamalardaki dinamikleriyle gerçekten sağlıkta dünya standartlarıyla yarışabilen bir ülke konumundayız. Son 10-12 yılda ise sağlık hizmetlerini topluma sunumda aldığımız mesafe gerçekten dünyaya yine farklı bir örneği getirdi" diye konuştu. 

Türkiye'de tüm vatandaşların sağlık hizmetine ulaşmasındaki engelleri neredeyse minimuma indirmeyi başardıklarını anlatan Müezzinoğlu, şunları kaydetti:

"Bunun kendi içinde getirdiği bazı sorunlar, sıkıntılar tabii ki var. Bu sorun ve sıkıntılar yakın takip edilebilirse azaltılabilecektir ama sıfırlanabilmesi de herhalde çok mümkün değil. Çünkü her gün milyon üzerinde tıbbi işlemin yapıldığı, yüz binlerce hekim arkadaşımızın ve 500 bini aşkın sağlık çalışanının sunduğu bir işlemde, sistematiğinde hiç sorunumuzun olmamasını, sıkıntımızın olmamasını düşünmek ve konuşmak da herhalde çok mümkün değil. Ama duyarlılık ve samimiyet, çözüm yolları arama, çözüm yollarını arayanlarla birlikte olma ve onlarla omuz omuza yürüyebilme anlayışı varsa, inanıyorum ki, bir yıl sonra bugünden daha iyi noktada olacağız, geçtiğimiz dönemlere göre bugün daha iyi olduğumuz gibi."

 

"Birlikte olabilmeyi ve geliştirebilmeyi başardığımızda sürdürülebilirliği yakalarız"

 

Bakan Müezzinoğlu, sağlıkta dakikası dakikasına uymayan bilimsel gelişmeler olduğuna dikkati çekerek, bunun kendilerine sorunları her geçen gün daha dinamik takip etme görevini ve sorumluluğunu yüklediğini anlattı.

Bu alanda kamunun önemli bir öncü rol üstlenen, plan yapan konumda olduğunu vurgulayan Müezzinoğlu, ancak bu dinamiklere güç veren üniversitelerin, sivil toplum örgütlerinin ve toplumun talepleriyle bilimi bir arada buluşturabilen anlayışı birlikte oluşturacaklarını ve geliştireceklerini dile getirdi.

Müezzinoğlu, birlikte olabilmeyi ve geliştirebilmeyi başardıkları zaman sürdürülebilirliği de yakalayacaklarına işaret ederek, "Bilimsel dinamiklerin daha iyi bir noktaya taşınabilmesiyle ilgili bize düşen görev ve sorumlulukları daha iyi bir noktaya taşıyabildiğimizde inanıyorum ki, dünyayla olan yarışımızda bugüne göre daha iyi noktalarda olacağız" dedi.

 

"Türkiye yakın coğrafyasının sağlık bölgesi olmayı başarabilmeli"

 

Bakan Müezzinoğlu, sivil ve özel sektörün dinamiklerini çok daha iyi bir noktaya taşıyabilmeyi, başarılarının temelinde yatacak önemli bir unsur olarak gördüklerini dile getirerek, "Bu anlamda önümüzdeki dönemde Türkiye bütün bunları iyi planlarken geliştirilebilirliği sağlayabilmeli ki, sürdürülebilirliği sağlayabilelim. Bu anlamda Türkiye, sağlıkta yakın coğrafyasının sağlık bölgesi olması gibi bir hedefi başarabilmeli" diye konuştu. 

Müezzinoğlu, Türkiye'de tıbbi araştırma ve çalışmalara, ilaç sanayi ve üretimine, tıbbi teknolojiye ve bu konudaki dinamiklere verilecek destekle ilgili yeni bir yasal düzenlemeyi bir ay içerisinde TBMM'ye sunacaklarını aktararak, bu anlamda ülkeyi bölgede sağlıkta merkez olabilecek bir noktaya taşımayı başaracaklarını kaydetti.

Ülkenin zenginliklerini millete daha güçlü sunabilmenin önemine değinen Müezzinoğlu, sağlıkta sürdürülebilirlik için çözüm arayışlarının farklı farklı boyutlarıyla devam edeceğini söyledi. 

 

"Sağlıkta çok başarılı ve dünyaya örnek olan plan ve stratejiler var"

 

İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.  Yunus Söylet de kronik hastalıkların ülkenin sağlık bütçesine çok ciddi yükler getirdiğini vurguladı.

Söylet, Türkiye'de son 10 yılda çok şeyin farkedilerek hesabının yapıldığını anlatarak, "Bunlar arasında çok başarılı olan, dünyada örnek gösterilen aşılama kampanyası, sigarayla ve obeziteyle mücadele için ne kadar ciddi planlamalar ve stratejiler geliştirildiğini görüyoruz" dedi.

Türkiye'nin, dünyada en geniş sağlık teminatı paketine sahip ülke olabileceğini düşündüğünü dile getiren Söylet, şöyle devam etti:

"Bu kadar sosyal, toplumun her türlü sağlık sorununu karşılamaya çalışan, Türkiye'de yapılamayan bazı tedavilerin yurt dışında yapılmasına varıncaya kadar vatandaşını destekleyen bir programa sahibiz. Biz, orta gelir grubunda bir ülkeyiz. Ama henüz orta gelir tuzağını aşmış değiliz. O yüzden dünyanın en gelişmiş ülkelerinin bile sağlık bütçeleri konusunda ne kadar sıkıntılar yaşadığını düşünürsek bizim de hesabımızı çok iyi bilmemiz lazım."

Söylet, toplumun tüm fertlerinin önlenebilir sağlık problemlerinin, hem toplumun tümünü ilgilendiren finans boyutuyla hem de şahıs ve aileleri ilgilendiren toplumsal boyutuyla ele alınmasının önemli olduğunu sözlerine ekledi.

Toplantıya, Abbvie Türkiye Genel Müdürü Dr. Mete Hüsemoğlu, Artrit Yaşam Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Emre Ardaç ve Sağlıkta Kalite İyileştirme Derneği Genel Sekreteri Dr. Ömer Güzel de katıldı. - İstanbul