Asgari vicdanlı olunmalı

Merhabalar sevgili okurlarım, takdir edersiniz ki ülkemizde yakın tarihte asgari ücret komisyonu toplanmış ve 2023 yılı için ülkemizin %50 'sinin geçim miktarı olan asgari ücret rakamını bizzat Sn. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 8.506 (sekiz bin beş yüz altı türk lirası) olarak açıklanmıştı.

Öncelikle asgari ücret tanımını yapalım:

Asgari veya diğer adıyla minimum (en az) ücret, işçilere yasal olarak ödenebilecek en düşük maaş tutarıdır.Yani bir işçiye ödenebilecek minimum (en az) ücrettir.

2023 asgari ücreti ise 8.506 olarak belirlenmiştir. Konut, gıda, ulaşım ve sağlık gibi ihtiyaçların güncel fiyatları asgari ücretin hesaplanmasında kullanılır.

Peki ülkemizde bu durum gerçekten böyle mi? Yoksul bir vatandaşın temel ihtiyaçları olan konut, gıda, ulaşım ve sağlık gibi ihtiyaçları bu rakamlar ile karşılanabilir mi? Veya asgari ücret belirlenirken vatandaş mı düşünüldü işveren mi? Asgari ücret açıklandıktan sonra piyasalara etkisi nasıl oldu, bunları aktarmadan önce bir asgari ücretlinin iş verene maliyetini bilmenizi istiyorum .

01/01/2023 ile 31/12/2023 tarihleri arasında geçerli olmak üzere belirlenen asgari ücretin vergiler, kesintiler ve SGK primi dahil olmak üzere işverene maliyeti 11.759.40'dir. (on bir bin yedi yüz elli dokuz lira kırk kuruş) Buda gösteriyor ki işveren üzerine düşeni fazlasıyla yapmış. Ama şimdi gelelim asıl sorunumuz olan toplumun en çok sitem ettiği ve haklı olduğu asgari ücretlinin en temel ihtiyaçlarını karşılamaması için kalbindeki bütün kötülüğü etiketler ve fiyatlara yansıtan asgari vicdan yoksunlarına, kimdir bu asgari vicdan yoksunları peki?

- Asgari ücret açıklandığı gibi kirayı artıran ev sahipleri.

-Bahçelerdeki meyve ve sebzeleri toptan satın alıp stoklayan ve asgari ücret açıklandığı gibi fiyat artışına giden komisyon dernekleri.

-Ellerinde tablet bulunan ve eli silahlı teröristten hiç bir farkı olmayan temel ihtiyaçların Türkiye'deki tedarikçisi konumunda bulunan ulusal ve uluslararası şirketlerin art niyetli CEO'ları.

-Maliyetler yüksek diyerek ev fiyatlarını artıran müteahhitler.

-Tv başında bekleyip rakamı duyar duymaz elindeki ürünlerin etiket fiyatını vicdandan yoksun şekilde artıran zincir market sahipleri.

Bu sıralamayı daha da uzatabiliriz fakat işin özü toplum olarak asgari vicdanlı olmamız gerekiyor, şayet bir ülkede devlet kademesi asgari ücretlinin temel ihtiyaçları için bir rakam belirlerken toplum fiyat artışına gidiyorsa kimse kusura bakmasın imanımızı sorgulamamız gerekir.

Özellikle son yıllarda küresel çapta farklı nedenlere bağlı olarak (korona savaş, kuraklık vb.) enflasyonun yükselmesiyle beraber vatandaş içinden çıkılamaz bir hale gelmiş, zamlar karşısında çaresiz kalmıştır. Devletimiz 2022 de yıl içinde iki kez asgari ücrete zam yapmış, bununla beraber 2023 yılının asgari ücreti %55 oranında artırılarak 8.506 olmuş ve büyük çoğunluğun beklentisinin üzerinde bir artış yapılmıştır.

Yapılan hesaplamaya göre, dört kişilik bir ailenin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için aylık yapması gereken harcama tutarı yani açlık sınırı 7.300 TL'dir. Bunun içinde hiçbir şekilde sosyal hayat, eğlence ve aktivite giderleri yoktur.Ülkemizde 4 çocuklu bir aile eğer bu rakamın altında ücret alıyorsa bu demek oluyor ki o aile aç.!

Yoksulluk sınırı ise 25.365. Bu rakamın altında maaş alan bir aile ise aç değil ama resmi verilere göre yoksuldur.

Bütün rakamlar bu şekilde ortadayken devletimiz ve işveren üzerindeki sorumluluğu yerine getirirken, dayanaksız bir şekilde fiyat artışı yaparak halkın cebindeki parayı almaya çalışmak hem büyük bir kul hakkı hemde taşınamaz büyük bir vebaldir.

Bir babanın en büyük dramı evlatlarına ihtiyaçlarını alamamanın verdiği mahcubiyettir. O ezilmişliğin altında eşinin yüzüne bakamayışı ona bakan çocuklarının saçını okşayamaması tam bir yıkımdır. Gelişen ve modernleşen Türkiye de artık ihtiyaçlar artmış durumda, bununla beraber devletimiz bu kapitalist düzen altında halkını asla ezdirmemeli, minik yavruların yüzündeki tebessüm babanın da gururu olmalıdır. Biliyoruz ki devletimiz bunu yapabilecek güçtedir. Eğer ki yıl içinde enflasyon düşmez yada tam tersine artmaya devam ederse bu veriler yeniden gözden geçirilip asgari ücrete yeni bir zam yapılmalı yada haksız fiyat artışları yapan firmalara veya şahıslara ibretlik cezalar verilmelidir. Halkın cebindeki paraya göz dikenlere hesabı kanuna uygun sorulmalıdır. Devletimiz bunu yapacak güç ve kudrete fazlası ile sahiptir. mTemennimiz ve duamız toplum olarak asgari vicdana ulaşacağımız günlere şahitlik etmektir.!

Selam ve Dua ile…