Çin, Tayvan'ın yeni liderini bağımsızlık yanlısı olarak eleştirdi
Çin, egemenlik ihtilafı içinde olduğu Tayvan'ın yeni göreve başlayan lideri Lai Ching-te'yi ilk konuşmasında "bağımsızlık yanlısı" olduğu gerekçesiyle eleştirdi.
Çin, egemenlik ihtilafı içinde olduğu Tayvan'ın yeni göreve başlayan lideri Lai Ching-te'yi ilk konuşmasında "bağımsızlık yanlısı" olduğu gerekçesiyle eleştirdi.
Çin'in Tayvan İlişkiler Ofisi Sözcüsü Çın Binhua, yaptığı açıklamada, Lai'nin konuşmasının, onun "Tayvan'ın bağımsızlığı için çalışan biri" olduğunu gözler önüne serdiğini savundu.
Lai'nin ilk konuşmasında Tayvan Boğazı'nda barış ve istikrarın altını oyacak bağımsızlık arayışında olacağına dair "tehlikeli işaretler" verdiğini öne süren Sözcü Çın, "Lai'nin konuşması, Tayvan'ın bağımsızlığı duruşuna inatla bağlı kalıyor, ayrılıkçılık yanılgısını teşvik ediyor ve bağısızlık için dış güçlere bel bağlayarak Tayvan Boğazı'nın iki yakası arasında cepheleşmeyi kışkırtıyor." dedi.
Çın, "Tayvan'ın bağımsızlığına yönelik ayrılıkçı eylemlerin hiçbir türünü kabul etmeyeceğiz." ifadesini kullandı.
Dışişleri Bakanı Vang'dan "tek Çin" vurgusu
Çin Dışişleri Bakanı Vang Yi de, Şanghay İşbirliği Örgütü Dışişleri Bakanları Konseyi toplantısına katılmak için bulunduğu Kazakistan'ın Astana kentinde yaptığı açıklamada, "tek Çin" ilkesinin uluslararası toplumun kabulü ve "Tayvan Boğazı'ndaki barışın çıpası" olduğunu vurguladı.
İkinci Dünya Savaşı'nda imzalanan 1943 tarihli Kahire Deklarasyonu ile 1945 tarihli Potsdam Deklarasyonu'nunda Tayvan'ın açıkça "Japon işgali altındaki Çin toprağı" olduğu ve Çin'e iade edilmesi gerektiğinin belirtildiğine dikkati çeken Vang, "Bu belgeler, yasal etkileriyle İkinci Dünya Savaşı sonrası uluslararası düzenin ve uluslararası toplumun kolektif hafızasının ayrılmaz parçası olmuştur." dedi.
Vang, "Tayvan Adası'ndaki durum nasıl değişirse değişsin bu Tayvan'ın Çin'in parçası olduğuna dair tarihsel ve yasal olguları ve Çin'in yeniden birleşmesine yönelik kaçınılmaz tarihsel eğilimi değiştirmeyecektir." ifadesini kullandı.
"Tayvan ve Çin birbirinin boyunduruğunda değildir"
Tayvan'da 13 Ocak'ta yapılan başkanlık seçimini kazanan iktidardaki Demokrat İlerici Partinin (DPP) adayı Lai Ching-te, bu sabah yemin ederek görevine başlamıştı.
Lai, başkan olarak yaptığı ilk konuşmada, Tayvan Boğazı'nın iki yakasındaki statükoyu koruma sözü verirken Çin'e Tayvan'ı askeri olarak tehdit etmeye son verme çağrısında bulunmuştu.
Tayvan hükümetinin egemenliğe, demokrasiye, özgürlüğe ve statükonun korunmasına bağlı kalacağını dile getiren Lai, "Anayasaya göre Çin Cumhuriyeti'nin (Tayvan) egemenliği bütün olarak halka aittir. Çin Cumhuriyeti ve Çin Halk Cumhuriyeti birbirinin boyunduruğunda değildir." diye konuşmuştu.
Çin, Lai'yi "bağımsızlık yanlısı" ve "ayrılıkçı" görüyor
Lai, Çin tarafından "bağımsızlık yanlısı" ve "ayrılıkçı" görülüyor. Çinli yetkililer, seçim öncesinde Lai'yi birçok kez "iflah olmaz", "sorun çıkaran" gibi ifadelerle anmıştı.
Pekin yönetimi, seçim arifesinde Lai'nin Tayvan'ı bağımsızlık doğrultusunda "tehlikeli bir yola" sokacağı uyarısı yapmış, seçilmesi halinde çatışma ve savaş riskinin doğabileceği imasında bulunmuştu.
Çin'in tepkisi, DPP'nin genel siyasi çizgisine karşıtlığından kaynaklanıyor. Parti, Ada'nın egemenliğinden taviz verilmemesini, fiili bağımsızlığının korunmasını savunan siyasi çizgiyi temsil ediyor.
Tayvan'da çok partili döneme geçilmesinden sonra kurulan DPP, Çin'deki iç savaşta komünistlerle mücadelede eden kurucu parti Koumintag'ın "Çin'in meşru temsilcisi olma iddiasından" çok "Tayvan'ın bağımsızlığı" fikrine yakın duruyor.
Çin-Tayvan anlaşmazlığı
Çin'de İkinci Dünya Savaşı'nın ardından Çan Kay-şek liderliğindeki Çin Milliyetçi Partisi (Koumintag) güçleri ile Mao Zıdong önderliğindeki Çin Komünist Partisi (ÇKP) güçleri arasında yaşanan iç savaşta galip gelen komünistler, 1 Ekim 1949'da Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşunu ilan etmişti.
İç savaşı kaybeden Koumintag üyeleri ise Tayvan'a yerleşip 1912'de kurulan "Çin Cumhuriyeti" iktidarının Ada'da devam ettiğini ileri sürerek, burada geçici hükümet kurmuştu.
Çin Halk Cumhuriyeti'nin kendi topraklarının parçası olduğunu savunduğu Tayvan, 1949'dan bu yana fiili bağımsızlığa sahip bulunuyor. Çin ana karası ile Tayvan arasındaki ayrılık hala sürüyor.
Son yıllarda Tayvan üzerindeki askeri baskıyı artıran Pekin yönetimi, Ada'nın ana kara ile yeniden birleşmesi için gerekirse güç kullanımını dışlamayacağını vurguluyor.