Haberler

TBB Başkanı Feyzioğlu Youtube'u Açtırmak İçin Anayasa Mahkemesine Başvuracağız

Sebile ÇETİN- Hüseyin TÜCCARBURSA, (DHA) - TÜRKİYE Barolar Birliği (TBB) Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Anayasa Mahkemesi'nin Twitter kararına 'Saygı duymuyorum' açıklamasını 'üzücü' olarak değerlendirerek, tekrar kapatılan Youtube'nin açılması için Anayasa Mahkemesi'ne başvuracaklarını söyledi.

Sebile ÇETİN- Hüseyin TÜCCARBURSA, (DHA) - TÜRKİYE Barolar Birliği (TBB) Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Anayasa Mahkemesi'nin Twitter kararına 'Saygı duymuyorum' açıklamasını 'üzücü' olarak değerlendirerek, tekrar kapatılan Youtube'nin açılması için Anayasa Mahkemesi'ne başvuracaklarını söyledi.

Bursa Barosu tarafından 5 Nisan Avukatlar Günü nedeniyle 'Adalet İstiyoruz' yürüyüşü gerçekleştirildi. Avukatlar, sivil toplum örgütleri, akademik odalar ve siyasilerin katıldığı yürüyüşe TBB Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu ve Ankara Baro Başkanı Sema Aksoy da destek verdi. TBB Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, yürüyüş öncesi gazetecilerin sorularını yanıtladı. Feyzioğlu, Anayasa Mahkemesi'nin 'twitter'ı açma karanına Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Saygı duymuyorum' açıklamasının üzücü bir cümle olduğunu söyledi. Yargı kararlarına saygı duymanın yürütme ve yasama organının görevi olduğunu belirten Feyzioğlu şöyle konuştu

Anayasaya göre yargı kararları herkesi bağlar. Ülkenin Başbakanı 'Yargı kararına saygı duymuyorum' diyor ise, silsile halinde aşağıya doğru kararlara saygısızlık alır gider. Zaten bu Türkiye'de hukukun üstünlüğünün artık tartışıldığı, hatta askıya alındığı anlamına geliyor. Oldukça üzücü. Barolar Birliği, Ankara, Bursa barosu, çok sayıda baro olarak gerekli müracaatları yapmıştık. Hem Twitter hem de Youtube ile ilgili. En son Youtube ile ilgili verilmiş olan açılmasına ilişkin kararı da Asliye Ceza Mahkemesi'nin kaldırdığını öğrendik. Ona karşı Anayasa Mahkemesi'ne gidilecektir. Bir daha açtırırız. Anayasa Mahkemesi bu dönemde Türkiye Barolar Birliği ve barolarla birlikte Türkiye'yi özgürleştiren bir yapı olarak ortaya çıktı. Anayasa Mahkemesi'nin üstlendiği, yeni üstlenmeye başladığı bu işleve 5 Nisan Dünya Avukatlar gününde teşekkürlerimi dile getiriyorum. Bizim hukuka güvenmekten, hukuku işletmeye gayret etmekten başka bir çıkış yolumuz yok. Türkiye'de hangi soruna el atsanız, onun altında hukukun üstünlüğünün ortadan kaldırılması yatıyor. Siyaset kurumunun da yıpranmasının arkasında bu var. Siyasetin de hukuku yıpratmasının arkasında, hukukun üstülüğüne bir türlü sahip çıkılmaması var. Bugün 82 bin 260 meslektaşımıza, 79 baroya ve bize destek veren on milyonlarca yurttaşımıza hukukun üstünlüğü mücadelesinde birer nefer olarak çalıştıkları için, el ele verdiğimiz için çok teşekkür ediyorum.

BAROLAR TOPLUMUN KUTUP YILDIZI

Son dönemde Barolar Birliği ve baroların siyaset kurumunun, yasama ve yürütme organının, yargının genel olarak güven yitirmesine bağlı olarak en güvenilir yapılar haline geldiğini savunan Feyzioğlu, toplumun doğruyu tespit etmek için kutup yıldızı olarak barolara baktığını kaydetti.

Barolara seçimlerden sonra büyük görev düştüğünü anlatan Metin Feyzioğlu, Yarından itibaren Türkiye'yi bir arada tutmak ve hukukun evrensel dilini tüm Türkiye'ye hakim kılmak için eskisinden de daha çok çalışan, daha aktif bir Barolar Birliği ve Barolar göreceksiniz dedi.

TÜRKİYE ELDEN GİDERSE KOLTUKLARIN ANLAMI KALMAZ

Metin Feyzioğlu, siyasete girip girmeyeceğinin sorulması üzerine şu yanıtı verdi

Bu spekülatif bir soru. Şu anda kanaatimce Türkiye elden giderse bütün sandalyeler, bütün koltuklar anlamsızdır. Biz Türkiye mücadelesi veriyoruz. Bu mücadele de hukukun üstünlüğü mücadelesidir. Cumhuriyetin temel değerlerini koruma mücadelesidir. Şu anda Türkiye Barolar Birliğini ve baroları güvenilirlikte zirveye taşıdık. Bunun gururunu yaşıyoruz. Bu gurur bize bulunduğumuz yerlerde çok daha fazla çalışma, hizmet etme görevi de yüklüyor. Dolayısıyla bizim şu an işimiz, siyasetçilerin de siyaseti hukuka uygun ve ahlaklı yapmalarını sürekli olarak hatırlatmak. Toplumu hukukun üstünlüğü ilkesi çerçevesinde örgütlemektir.

Ergenekon Davası'nın gerekçeli kararının geç açıklandığını söyleyen TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, kararın bu kadar geç açıklanmasının arkasında, 'önce hüküm verilip daha sonra mahkumiyetlere hangi gerekçeyi bulacağız' diye düşünülmesinin yattığını öne sürdü.

'SEÇİMDE AVUKATLAR DESTAN YAZDI'

Türkiye'de oyların yeniden sayılmasını ve tartışmaları değerlendiren Feyzioğlu şunları söyledi

Seçimin seçim hukukuna uygun yürümesi için barolarımız ve avukatlarımız üstün gayret gösterdiler. Kriz masaları kuruldu. Yurttaşlardan her ihbarı avukatlar masada ve sahada değerlendirdiler. Ankara'da en ciddi tartışma yaşanıyor. Kıl payı durum görünüyor. Biz 750'ye yakın avukat arkadaş seçim gecesinden beri yurttaşın oyuna sahip çıkmak için ter döktük. Bu arkadaşların hiç biri uyumadı. Destan yazdılar. Sivil girişim oylara sahip çıkmak için mücadele verdi. Meslek örgütleri ve barolar müthiş bir mücadele verdi. Ama oylara asıl sahip çıkması gereken sandıklara, torbalara, sayıma asıl sahip çıkması gerekenler bazı siyasi partiler maalesef gerekli organizasyonu yapmamıştır. Sandığa sahip çıkamadılar. Sonradan dile getirilen pişmanlıklar, atılan manşetler işe yaramıyor. Madem ki seçime bir takım sıkıntıları, yolsuzlukların karıştırılacağını aylardır birileri söylüyor. Bu iddiayı ortaya atanların sandığa da sahip çıkmak için dört dörtlük bir organizasyon kurması gerekir idi. Bu organizasyonu kurmayıp ardından 'vah vah' demenin yurttaşın oyuna ve iradesine maalesef faydası yok. Biz hala çırpınıyoruz. Ama işin öncelikli sahibi kendilerine oy verilen siyasi partilerdir. Eğer sahtekarlık yapıldı, oylar çalındıysa, bu konuda ciddi duyumlarımız var. Bunun yapılmasına organizasyon bozukluğu sebebi ile izin veren siyasi partileri de, emekleri harcamış meslektaşlarım adına kınıyorum ve eleştiriyorum. Oyumuza, milli iradeye sahip çıkılmamasının mazereti yoktur.

'GAZETECİYİ VE YURTTAŞI AZARLAMAK KİMSENİN HADDİ DEĞİL'

Metin Feyzioğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Zaman gazetesi muhabirini Egemen Bağış hakkında sorduğu soru nedeniyle azarlaması ile ilgili de şu değerlendirmeyi yaptı

İster Cumhurbaşkanı olsun, ister Başbakan olsun gazetecileri veya yurttaşları azarlamak kimsenin haddi değildir. Siyasetçilerin de hukuk kurallarına göre eleştirilere tahammülü olması gerekir. Maalesef biz o tahammülü bugünün siyasi iktidarında görmekte zorlanıyoruz.

Açıklamaların ardından 3 bin kişi Nilüfer İlçesi'nde bulunan Fatih Sultan Mehmet Bulvarı Camisi önünden yürüyüşe başladı. Feyzioğlu, avukatlarla birlikte yürüyüş sırasında getirilen beyaz güvencileri uçurdu. Avukatlar ellerinde pankartlarla, sloganlar atarak Barbaros Caddesi'nde Gençlik Parkı'na kadar yürüdü.

(Tür: Yurt)

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Recep Tayyip Erdoğan Anayasa Mahkemesi Metin Feyzioğlu Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title