TÜM KATEGORİLER
Erdoğan'dan İstifa Et Eleştirilerine Cevap: Doğru Söylüyorsun Eşit Şartlarda Yarışmıyoruz
AK Parti'nin Cumhurbaşkanı Adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanı adayı olduktan sonra Başbakanlıktan istifa etmesi gerektiği yönünde yapılan eleştirilere, "Siz canınız istediği zaman bir şey söyleyeceksiniz ona göre YSK'da adım mı atacak?
AK Parti'nin Cumhurbaşkanı Adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanı adayı olduktan sonra Başbakanlıktan istifa etmesi gerektiği yönünde yapılan eleştirilere, "Siz canınız istediği zaman bir şey söyleyeceksiniz ona göre YSK'da adım mı atacak? YSK'yı bunun için tehdit altına mı alıyorsunuz? Esiyor gidiyor "Eşit şartlarda yarışmıyoruz.' Doğru söylüyorsun, eşit şartlarda yarışmıyoruz. Şuanda siz 5-6 parti toplandınız, hep bir aradasınız. Tüm teşkilatlarınız seferber olmuş vaziyette, sizi destekleyen tüm medya onlar da bir beraber oldular hep birlikte. Karşılarında da sadece AK Parti'nin ortaya koyduğu bir aday var. O da şuan da Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakan'ı en büyük avantajı o. Bu da yasadan geliyor" diyerek cevap verdi.
Başbakan Erdoğan, Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan Kuşcağız Aile Yaşam Merkezi'nin açılışına ve ardından düzenlenen iftar yemeğine katıldı. Burada bir konuşma yapan Erdoğan, iftar yemeğinde ve tesisin yapılmasında emeği geçenlere teşekkür etti.
Bu iftar buluşması nedeniyle çok değerli bir eseri Ankara'ya ve Keçiören'e kazandırdıklarını söyleyen Erdoğan, Kuşcağız Aile Yaşam Merkeziyle sosyal belediyecilik anlayışının görüldüğünü söyledi. Bu hizmet anlayışının hem Ankara'da hem de Türkiye'de yaygınlaştığını ve yaygınlaşmaya devam ettiğini belirten Erdoğan, "Bugün Keçiören'de Kuşcağız Mahallesi'nde bugüne kadar inşa edilmiş en büyük aile yaşam merkezini açıyoruz. Bu bina Selçuklu mimarisiyle inşa edilerek hem Keçiören'e hem Ankara'ya çok farklı bir hava kattı" diye konuştu.
Bu aile yaşama merkezinin bölgedeki vatandaşların her türlü ihtiyacını gidereceğini belirten Erdoğan, burada yaşayan vatandaşların eğitimlerine, boş zamanlarını değerlendirmesinde çok önemli bir katkı sağlayacağını aktardı.
-"BİZ DAMDAN DÜŞEREK BU GÜNLERE GELDİK"-
Açılışa gelirken bu gölgenin hikayesinin anlatıldığını kaydeden Erdoğan, bu bölgenin gecekondu semti olduğunu belirtti. Bu bölgenin 1990'lı yıllarda elektrik ve suyla tanıştığını belirten Erdoğan, "40 yıl boyunca derme çatma evlerinde terk edilmişlik hissiyle yaşayan insanlar şu anda lüks dairelerde sağlam ve sağlıklı dairelerinde yaşıyorlar. Okullarıyla, parklarıyla, aile yaşam merkezleriyle her türlü imkandan istifade ediyorlar" dedi.
Geçtiğimiz günlerde havaalanı yolunda başka bir açılışa katılacağını fakat Musul'da yaşanan alıkoyma hadisesi yüzünden bu etkinliğe katılamadığını hatırlatan Erdoğan, havaalanı yolunda bir cazibe merkezi oluştuğunu belirtti. Kendilerinin her zaman "insanı yaşat ki devlet yaşasın" dediğini kaydeden Erdoğan, "İnsanı mutlu olmayan bir devlet baki olamaz. İnsanına değer vermeyen, insanını insan yerine koymayan bir devlet adil olamaz. Biz damdan düşerek bu günlere geldik. Şehirlerin çilesini çekerek, devletin baskısına, zülümüne, inkar ve ret politikalarına sabrederek bu günlere geldik. Her zaman bizim yaşadıklarımızı çocuklarımız yaşamasın, torunlarımız yaşamasın diye bir derdimiz oldu. Eğer devletle millet buluşmazsa, eğer devletle millet kucaklaşmazsa, devlet ayrı bir istikamete, millet ayrı bir istikamete bakarsa oradan adaletsizlik doğar" diye konuştu.
-"BİZ MİLLETİN TARAFINDAYIZ"-
12 yıl boyunca yaptıkları icraatların tümünü devletle millet arasındaki engelleri kaldırmak için yaptıklarını söyleyen Erdoğan, "Devletin milletini görmesini, milletin de devletine güvenmesini sağlamak için gayret gösterdik. Biz devlet ve millet diye iki ayrı tarafı, iki yarı cepheyi asla kabul etmiyoruz. Bu devlet milletin devletidir. Millet varsa devlet vardır. Bazıları diyor ki "Biz tarafsızız' biz tarafsız değiliz, biz tarafsız değiliz. "Başbakan'ım hangi taraftayız?' söyleyeyim, biz milletin tarafındayız. Muhalefet de devletin tarafında, aramızdaki fark bu. Peki devlet nedir? Devlet ancak milletinin hizmetkarıdır. Milletine tepeden bakan, milletini horlayan, tersleyen bir devlet anlayışı bizim devlet ve medeniyet anlayışımıza tamamen terstir" ifadelerini kullandı.
Devletin adeta milletin karşısında konumlandırıldığını kaydeden Erdoğan, "Devletin etrafında kümelenen bir bürokratik yapı oluştu. Devletin etrafında kümelenen iş adamları oldu, medya oldu, seçkinci bir çevre oldu. Mafya oldu, 24 saatte hükümeti indirdiler, yeni hükümet kurdular. Devlet milletinden koptu. Milletine mesafeli durdu" şeklinde konuştu.
-"DEVLET, "İŞÇİSİN SEN İŞÇİ KAL' DİYORDU"-
Devletin kendisine tehdit olarak gördüğü ne kadar özgürlük varsa onları zincirlerinden kurtarmanın mücadelesini verdiklerini kaydeden Erdoğan, "Devlet ne yapıyordu? "Sen başörtülüsün okula gidemezsin, kamu kurumlarında çalışamazsın, üniversite de okuyamazsın' diyordu. "Ya inancının gereği olan başörtüsünü çıkaracaksın ya da kapısı olarak, ev hanımı olarak kalacaksın. Evlerde hizmetçi temizlikçi olarak kalacaksın. Bağda, bahçede orada gideceksin meyve toplayacaksın. Yoksul geldin, yoksul gideceksin, işçisin sen işçi kal' diyorlardı. Devlet bunu söylüyordu. İşte biz devletin milletine yaptığı bu zulmü ortadan kaldırdık. Devletin tehdit olarak gördüğü bir hakkı, hak sahiplerine teslim ettik. Hem toplumsal barışı sağladık, hem de devlet millet kucaklaşmasını sağladık" dedi.
-"DEVLET İŞİNİ GÜCÜNÜ BIRAKIP KENDİSİNİ MİLLETTEN KORUMAK TEDBİRLER ALAN BİR YAPI OLMAYACAK"-
10 Ağustos'ta devlet ile millet arasındaki bir mesafenin daha kalkacağını kaydeden Erdoğan, "10 Ağustos'ta inşallah devlet ile millet daha bir muhabbetle kucaklaşıyor. 10 Ağustos'ta millet devletin zirvesine ulaşıyor. Devlet ile millet bir oluyor bütün oluyor. Çünkü ilk kez millet kendi cumhurbaşkanını seçecek. Aracılar vasıtasıyla değil direk millet oalrak kendi seçecek" diye konuştu.
Geçmişte Turgut Özal, Süleyman Demirel ve Abdullah Gül gibi sivil cumhurbaşkanları olduğunu kaydeden Erdoğan, "Cumhurbaşkanlığı makamı öyle şekillenmişti ki devlet millet kucaklaşmasını tam olarak tesis edemiyordu. 10 Ağustos'ta inşallah bu ayrım ortadan kalkıyor. 10 Ağustos'ta cumhurun başına cumhurun içinden direkt olarak halkın seçtiği, halkın vereceği oylarla cumhurbaşkanı geliyor. Devlet artık tamamen milletin egemenliğine kesinlikle "evet' diyor. Devlet ile millet ayrı olmayacak, artık devlet milletine bir öcü gibi, bir tehdit gibi bakmayacak. Devlet işini gücünü bırakıp kendisini milletten korumak için anlamsız tedbirler alan bir yapı olmayacak. Millet ne tarafa bakıyorsa devlet o tarafa bakacak" diye konuştu.
-"YSK'YI BUNUN İÇİN TEHDİT ALTINA MI ALIYORSUNUZ?"-
Bu akşam burada, ne CHP'nin ne MHP'nin ne de diğer partilerin eleştirisini yapmayacağını kaydeden Erdoğan, cumhurbaşkanlığına aday olduktan sonra istifa etmesi gerektiği yönündeki açıklamaları değerlendirdi.
"Bunların tek işi var, bol bol iktidara küfür etmek" diyen Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Başbakan çekilsin, çekilmesin, şöyle olsun böyle osun, bunların cevabını vermeye gerek yok. Bunlar ne siyaseti biliyorlar, ne siyasi tarihi biliyorlar. Şurada kendileri dahi aday olurken, acaba milletvekilliğini bırakıp da belediye başkanı mı oldular? Bunlara bakmak lazım. Veya dünyaya baksınlar Sayın Obama acaba seçime girerken, adaylıktan çekilerek aday oldu öyle mi? Şansölye Merkel'e bakın acaba adaylıktan çekilip öyle mi aday oldu? Hiç böyle bir şey söz konusu değil. Türkiye'de de böyle değil dünyada da değil. Yok böyle bir şey. Geçmişimize bakalım Demirel'de de, Özal'da da aynı şeyi görürsünüz. Bunlar bizim geçmişimizden de bir haberler. Ortada yasalar var. Yasalarla oturmuş sistem var. Siz canınız istediği zaman bir şey söyleyeceksiniz ona göre YSK'da adım mı atacak? YSK'yı bunun için tehdit altına mı alıyorsunuz? Esiyor gidiyor "Eşit şartlarda yarışmıyoruz.' Doğru söylüyorsun, eşit şartlarda yarışmıyoruz. Şuanda siz 5-6 parti toplandınız, hep bir aradasınız. Tüm teşkilatlarınız seferber olmuş vaziyette, sizi destekleyen tüm medya onlar da bir beraber oldular hep birlikte. Karşılarında da sadece AK Parti'nin ortaya koyduğu bir aday var. O da şuan da Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakan'ı en büyük avantajı o. Bu da yasadan geliyor. Tayip Erdoğan milletin adayıdır. 77 milyon un adayıdır. Cumhurun adayıdır. İnşallah seçimi kazanacak olursak, statüko kazanmış olmayacak. Emin olun ki millet kazanmış olacak, Türkiye kazanmış olacak. 77 milyon kazanmış olacak."
Başbakan Erdoğan, millete hizmet götürürken hiçbir ayrım yapmadıklarını söylerken, tüm illete eşit mesafede olduklarını söyledi.
Erdoğan kendisini dinleyen vatandaşlara, "Bir olun, iri olun, diri olun, beraber olun, kardeş olun, hem birlikte Türkiye olun" dedi.
