Haberler

"Cemaatin Çözüm Sürecini İstemiyor Oluşunu Kabul Etmiyorum"

Güncelleme:

Adalet ve Kalkınma Partisi ( Ak Parti ) Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla bazın kuruluşlarını ziyaret etti.

Öz Diyarbakır Gazetesini ziyaretinde gazetenin sahibi ve Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi Fahrettin Kanat tarafından gazete binasının girişinde karşılanan AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, burada gazeteci Kanat ve çalışanlarla sohbet etti. Burada konuşan İçten, demokratik hayatın vazgeçilmez unsurlarından olan, haber alma ve yayma özgürlüğünün en etkili aracı basının, demokratik toplumların sağlıklı şekilde yaşamasını ve gelişmesini sağlayan kurumların başında geldiğini hatırlattı ve tüm gazetecilerin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutladı.

17 ARALIK DEĞERLENDİRMESİ

Sohbet 17 Aralık operasyonlarından açılınca İçten, samimi ve çarpıcı açıklamalarda bulundu. 17 Aralık operasyonunun net olarak Ak Parti'ye yapılan bir darbe olduğunu dile getiren İçten, bu darbenin Türkiye'nin geleceğine, gelişmesine, büyümesine ve milli iradeye yapılan bir darbe olarak ta değerlendirilebileceğini ifade etti.

Operasyonun özellikle çözüm sürecini de yaralamayı hedeflediğini kaydeden İçten, "Ülkenin hem doğusu hem batısı, yıllardır süren, trilyonlarca dolara mal olan ve kardeşkanının aktığı ciddi bedeller ödüyordu. Ve son bir yıldır olumsuzluk olmadı bu da ülkenin büyümesi gelişmesine önemli bir faktör oldu. Birileri bunlardan rahatsız oldu. Bu rahatsızlığı duyanları bilmek çok zor değil. Çünkü Halk Bankası 87 Milyon Euro'luk bir para kaynağını buluyor. Bu para kaynağını bulduğu içinde yüzde 6-7 kredi verdiği değeri yüzde 3'e düşürüyor. Bu da özellikle yabancı menşeli finans kurumlarını ciddi derecede rahatsız ediyor. Diğer bir konuda Irak ile yapılan petrol anlaşması ve bunun halk Bank üzerinden yapılması ve ekonomiye katkısı, Azerbaycan enerji yataklarının Türkiye üzerinden transferi, üçüncü köprü, Kanal İstanbul, Marmaray tüm bunları bir araya aldığın zaman şahlanmış ve 'Ben gümbür gümbür geliyorum' diyen bir Türkiye ve bölgesel bir güç olmaya başlamıştır" dedi.

"ASIL YOLSUZLUK VE HIRSIZLIĞI SAVCILAR YAPTI"

Küresel derin güçler ile sermayeyi elinde tutan derin güçlerin, Türkiye'de vesayetçi sistemleri de kullanarak milletin iradesine darbe vurmaya çalıştığını ifade eden İçten, bunun Türkiye'ye maliyetinin 120 milyon dolar olduğunu belirtti. Eski Türkiye'de 5 milyon dolar gittiğinde devalüasyon olduğunu, ülkenin battığını anlatan İçten şöyle dedi:

"Ama şimdi işyerlerimiz açık, etkilendik mi evet etkilendik ama hepimizin cebinden çıkan para ve bunu iki savcı yapıyor. Belediye'de imar ile ilgili yolsuzluk iddiası var. Deki imarla ilgili yolsuzluk iddiası olsun tamam. Peki, bu Başsavcıyı ilgilendiren bir konumudur? İstanbul Anıtlar Kurumu'nu mu ilgilendiriyor? İstanbul Büyükşehir Belediyesi imardan sorumlu seçilmiş meclis üyelerini mi ilgilendiriyor? Yoksa Fatih meclisini mi ilgilendiriyor? Söz konusu olan savcı imar müdürü görevine soyunmuş. Savcının ilişki yumaklarına bakıyorsun, bir yıl içerisinde 22 kez yurt dışı yapmış gittiği birçok ülkede iş adamlarını finans göstermiş ve Fatih Belediyesi'ne gelmiş iki üç kaçak katın ricasında bulunmuş ve aynı savcılar 14 ay boyunca siyasetçileri dinlemiş ve bunun öncesinde yapılan operasyonlarda Bakanlıktan bilgi vermesine rağmen bu olayda hiçbir bilgi vermemiş dolayısıyla işin içinde asıl yolsuzluk ve hırsızlık orada var. Yani bu iki savcının Türkiye'ye verdiği zarardan ötürü verdiği zarardan ötürü yolsuzluk ve hırsızlık onlar tarafından sağlanmıştır.

İCTEN'DEN SAVCILARA: "NEDEN TÜRK'E AYRI KÜRDE AYRI BİR HUKUK UYGULUYORSUN?"

Bu iki savcının baktığı soruşturmalardan bir iki örnek vermek istiyorum. Gezi olaylarında her tarafı yakan, yıkan zarar veren gençler var. Resimleri çekilmiş, kamera görüntüleri var. Savcılar bunu alıyor ertesi gün serbest bırakılıyor. O Türk serbest bırakıldı peki güzel, gelelim Diyarbakır'a Kürt çocuklar 18-19 yaşında ellerinde taşlar, taş atmış çocuklar şu an içeride 10 yıl ceza almış. Eğer suç ise Diyarbakır'daki çocuk ta bu suçu işledi, Gezi olaylarına katılan çocuklarda bu suçu işledi. Peki, neden Türk'e ayrı Kürde ayrı bir hukuk uyguluyorsun. Balbay 35 yıl hüküm giymiş, sen bu adamı serbest bırakıyorsun. Tamam, bırak eyvallah. Peki, KCK'dan tutuklanmış ve halen hüküm giymemiş yargılanması devam eden BDP'li milletvekillerine bu direnç niye gösterildi? Allah'tan Anayasa mahkemesi bıraktı. Kaos olabilirdi. Çünkü ortada paralel yapı ve bunun sonucu var. Ben her zaman söyledim. TRT Şeş x,w, q harfleriyle yayın yapmıyor mu? Yapıyor suç değil. Peki, buradaki belediye neden 'Ahmedi Xani Kültür Merkezi' dediğinde bunu neden suç görüyorsun? Bu çifte standart böyle bir şey olabilir mi? Tutukluluk süresi, ya bir defa sen 5 yıl bunu nasıl tutuklu yargılarsın. Biz hükümet olarak bunu defalarca söyledik ama adalet buna kulaklarını kapadı. Bir belediye başkanını yargılıyorsun ve kaçma şüphesi var diye tutuklu yargılıyorsun bu olacak iş değil"

"TÜRKİYE'NİN ORTADOĞU'DA MODEL ÜLKE OLMASINDAN RAHATSIZ OLDULAR"

Küresel sermaye ve derin güçlerin, güçlü bir Türkiye ve güçlü bir lider istemediğini belirten İçten, "Bunlar kimlerdir Suriye ile ilgili 'Sana ne konuşma' diyenler, Esed'e 'ben iyi diyorum sende iyi diyeceksin' diyenler, Mısır için 'askeri darbe deme, demokrasidir de' diyenler, orada Filistinli çocukları öldürüyorlar. 'Sen susacaksın konuşmayacaksın' diyenlerdir. Küresel sermaye ve Amerika'da dahil olmak üzere bir çok ülkede yapılanmaları var. Derin devlet anlayışları var ve bu derin devletin Türkiye'de ki uzantılarıdır. Bunlar her zaman kaostan şiddetten, ülkelerin birbirine girmesinden nemalanırlar ve Türkiye'nin Ortadoğu'da model ülke olmasından son derece rahatsız oldular. Buna karşı yapılan bir darbedir. Başbakan Birleşmiş milletlerde onların gözünün içine baka baka, 'Siz katilsiniz, insan haklarına aykırı davranıyorsunuz ve söz konusu Müslümanlar olunca sizler zulüm ediyorsunuz' diyor. Bunu her liderin Avrupa Birliği Parlamentosunda veya Birleşmiş Milletlerde söylemesi mümkün değil ve bu ciddi alamda bir rahatsızlık uyandırıyor. Kimse güçlü lideri olan bir Türkiye, güçlü bir Türkiye istemiyor. Ama Allah bir kez daha bunların ayaklarını birbirine dolayacak inşallah" diye konuştu.

"PARALEL YAPILANMADAKİLERİN AYNI CEMAATTEN OLMASI DÜŞÜNDÜRÜCÜDÜR"

Cemaat ve Ak Parti'nin karşı karşıya geldiği, paralel yapı ve cemaatçilerin tasfiye edildiği görüşleriyle ilgili İçten şöyle dedi:

"Vesayetçi sistemin içerisinde yer alanların, görev alanların cemaat mensubu olmaları doğaldır. Herkesin bir STK'sı, vakfı, cemaati vardır. Şu an karşı karşıya kaldığımız paralel yapılanmada gerçektende birçoğunun da aynı cemaatten olması da düşündürücüdür. Ama burada cemaatin tamamından söz etmiyoruz ve hiçbir cemaat millet iradesinden üstün değildir. 'Ben sana oy verdim benim dediğimi yapacaksın' diyerek iktidarı ipotek altına almaya hiçbir cemaatin hakkı yoktur. Biz kimseyi milletin iradesinin üzerinde görmüyoruz dolayısıyla bu paralel yapılanmayı tasfiye edilmesi lazım bu süreç başlamıştır. Tasfiye ederken de hiç kimseyi kırmadan, üzmeden, ötekileştirmeden, kırmadan dökmeden, onların da canını incinmeden dikkat ederek yapılıyor.

"HER GÖREV YERİ DEĞİŞEN PARALEL YAPILANMADA OLAN KİŞİ OLARAK BAKMAK DOĞRU DEĞİLDİR"

İki savcı olayından sonra paralel devlet olduğunu görüyorsak buna elbet ilişkin yumaklarını da deşifre etmemiz gerekir. Biz hiç kimseyi görevden almadık. Asaydık kılıçlar çekildi anlayışı olurdu. Biz siyasi iktidarız yaptıklarımızdan da yapmadıklarımızdan da sorumluyuz. Başarılı olmak istiyorsak daha başarılı olabileceğini düşündüğün insanlarla çalışmak lazım. Pasif, tembel olanların daha aktif olabilmelerine yönelik adımlar atmaya çalışıyoruz. Her görev yeri değişen paralel yapılanmada olan kişi olarak bakmak doğru değildir. Biz daha aksiyon ataklar yapmak istiyoruz ve bu hızımıza ayak uyduracak bir ekip kurma çabasındayız. Vatandaşa seçimlerde bedelini ben ödeyeceksem bunu da yapma hakkını hukuk veriyor zaten. Onların hepsinin görevleriyle ilgili Başbakan ve Cumhurbaşkanı'nın imzası var.

"CEMAAT, 'BEN ÇÖZÜM SÜRECİ İSTEMİYORUM' DİYEMEZ"

Allah'tan, kitaptan, değerden, insanlıktan, insanlık onurundan hizmetten bahseden bir cemaatin çözüm sürecini istemiyor oluşunu kabul etmiyorum. Cemaat, 'Ben çözüm süreci istemiyorum' diyemez. Ama cemaatin kendi içerisinde farklı ilişkiler içerisinde olan derin yapılar içinde olan insanlar olabilir. Bunların yaptıkları onları bağlar cemaatin tamamını töhmet altında tutmak çok doğru olmaz. Bu konu çok hassas bir konu sap ile samanı bir birinden ayırıp samimi olan insanlarımıza asla zarar vermeyecek adımlar atmak zorundayız. Dolayısıyla cemaat asla böyle bir şey söyleyemez"

"AK PARTİ İKTİDARDA OLMAZSA VALLAHİ, BİLLAHİ, TALLAHİ ÇÖZÜM SÜRECİ BİTER"

Ak Parti'nin çözüm sürecinin tek garantisi olduğunu dile getiren AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, "Ak parti iktidarda olmazsa vallahi, billahi, tallahi çözüm süreci biter. Bugün çözüm sürecinin tek garantisi Ak Parti'dir ve Ak Parti olmazsa çözüm süreci devam etmez. Ak Parti iktidarda olmazsa Türkiye büyüyemez gelişemez, muhalefette dahil bugün konuştuklarını konuşamaz. Bu koalisyonların çözeceği bir iş değildir. Vesayetçi bir sistem olduğu müddetçe muhalefette bundan fayda elde edemez. Muhalefet şunu yapıyor, 11 yıldır Ak Parti iktidarda, dünyada bununla ilgili tezler hazırlanıyor. Her seçime girdiğimizde daha güçlü çıkıyoruz. Muhalefet baktı ki bizi seçim ile indiremiyor. Anayasa mahkemesi o da olmadı. Askerler artık darbe yapsın oda olmuyor. Şimdi ellerinde kalan küresel derin güçler ve onlar üzerinden vesayetçi sistemden nemalanıp Ak Parti'nin gitmesi için çalışıyorlar çünkü seçimle iktidar olamıyorlar. Bu olayda da halk millet gerçekleri görüyor. Emin olun ki Ak Parti olarak bundan da güçlü olarak çıkacağız. Bu da onları sıkıntıya sokuyor. Seçimle başaramadıklarını hukukun arkasına gizlenip, hukuksuzluk yaparak bizi zorlamaya çalışıyorlar ve yaptıkları kesinlikle suçtur. Bunun cevabını millet verecek. Ne olursa olsun asla hukuk dışına çıkmayacağız.

"EĞER SEN BENDEN RAHATSIZ İSEN GİT PARTİNİ KUR SEÇİMLERE GİR"

Adalet Komisyonu'nda görüşülen HSYK'nın yapısını değiştiren kanun teklifi ile ilgili olarak İçten, "HSYK'yı yeniden yapılandırıyoruz. Bunu neden yapıyoruz? Adalete darbe vurmak için mi? Yoksa gerçekten adaletin halka kadar inmesini sağlamak için mi? HSYK tarihte ilk defa bu ülkede basın bildirisi okumaya başlamıştır. Bu kabul edilir bir durum değildir. Dolayısıyla bunun politize edilen bir durumdan çıkması lazım. 22 HSYK üyesinden 13'ü basın bildirisine imza atıyor. Sen burada siyasallaşıyorsun dolayısıyla siyasallaştırmadan da çıkarmamız lazım. Bizde diyoruz ki o bildiri de imzası olan tüm üyelerin istifa etmesi lazım doğrusu budur. Birileri Ak Parti'nin büyümesinden endişe ediyorsa doğru bir endişedir. Kendilerine göre haklı bir nedendir. Rahatsız olabilirler, rahatsız ediyoruz çünkü ama biz rahatsız etmeye devam edeceğiz. Eğer sen benden rahatsız isen git partini kur seçimlere gir millet seni seçsin başım gözüm üstüne hiçbir sıkıntı yok. Bu yolun dışındaki yollarda ne Kürtler ne Türkler, özellikle Kürtler, çünkü bu çözüm sürecine yönelik bir adımdır ve Kürtler buna müsaade etmeyecektir. Ve bakın olaylara yine bu süreçte en çok katkı sağlayan Kürtlerdir. Çünkü bizim canımız çok fazla acıdı artık o eski günlere geri dönmek istemiyoruz" dedi.

"SUİİSTİMALE UĞRAMIŞ VEYA SIKINTILI DAVALAR OLABİLİR"

Yeniden yargılanma tartışmaları için ise İçten şöyle dedi:

"KCK ve Ergenekon davalarında son olaylara da bakılırsa şu görüldü ki, demek ki bazen bazı savcı ve hakimler aslında farklı tavırlar içinde olabilir. Bu noktada suiistimale uğramış veya sıkıntılı davalar olabilir eğer varsa. Bu suiistimalleri ispat edecek bilgi ve belgeler varsa Sayın Başbakan'ın da dediği gibi 'Buyurun gelsinler, değerlendirecek yanı varsa hukuk bunu değerlendirecek' eğer bunun sonucu yeniden yargılanma ise belki de yeniden yargılanacak. Bunun sonucu başka şey ise bu yapılar ama tartışma safhasındayız"

İçten'in basın ziyaretlerine Ak Parti Medya İşlerinden sorumlu Başkan Yardımcısı Mesna Şimşek ve yardımcıları da eşlik etti.

Kaynak: Temsilci / Barış Süreci

Diyarbakır Cuma İçten Ak Parti Cemaat Güncel - Operasyon Barış Süreci Politika Haberler

Bakmadan Geçme

Cemil Akkoçak kimdir? Zafer Partisi Hatay- Antakya Belediye Başkan adayı Cemil Akkoçak kaç yaşında, nereli? Osman Yılmaz kimdir? Zafer Partisi Hatay- Altınözü Belediye Başkan adayı Osman Yılmaz kaç yaşında, nereli? Melis Yıldız Akın kimdir? Zafer Partisi Hakkari- Merkez Belediye Başkan adayı Melis Yıldız Akın kaç yaşında, nereli? Tulin Yüksel kimdir? Zafer Partisi Hakkari- Derecik Belediye Başkan adayı Tulin Yüksel kaç yaşında, nereli? İSTANBUL SEÇİM ANKETİ! İmamoğlu mu Kurum mu? İstanbul seçimlerinde kim önde? Dilan Polat, Nez Demir olayı! Dilan Polat, Nez Demir'i affetti mi? Duruşmada neden ağladılar? Çocuklar Duymasın'ın Duygu'su, Hayal Garip eski sevgilisinden şiddet mi gördü? Hayal Garip ne söyledi? Survivor Aysu Keskin kimdir? Aysu Keskin kaç yaşında, nereli? Berat Kandili ne zaman 2024? Berat Gecesi hani güne denk geliyor? Berat Kandili'nde oruç tutulur mu, hangi ibadetler yapılır? Mesut Turan kimdir? Zafer Partisi Hakkari- Çukurca Belediye Başkan adayı Mesut Turan kaç yaşında, nereli? Emekliye zam var mı? Emekliye zam yapılacak mı? Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bakan Şimşek üzerinden emeklilere mesaj verdi! ZİRAAT BANKASI EMEKLİ PROMOSON ÖDEMESİ NE KADAR 2024? Ziraat Bankası, emekli promosyon ödemesi kaç TL oldu? 2024 YEREL SEÇİM OY KULLANMA SAATLERİ! 31 Mart oy kullanma saati ne zaman başlıyor, ne zaman bitiyor? Emeklilere promosyon ödemesi ne zaman yapılacak? Başvuru nereden yapılır? E- Devlet başvuru ekranı! Promosyon ödeme başvurusu nereden yapılır? Promosyon ödeme başvurusu nasıl yapılır?
500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title